8

1.3K 120 8
                                    

"Aramızda bir şey geçti mi ?"

"Öpüştük,seviştik falan önemli şeyler değil."

Benimle dalgamı geçiyordu ? Yok ya,yapmış olamam. Yok..yok. Sarhoşum tamam da yok ya.

Hatırladığım en son şeyin dans edişim olması beni karmaşık durumun içine sürüklüyordu.Kaşlarım çatık bir şekilde Ali'ye bakarken bir anda kahkaha atmaya başlamıştı.

"Tamam sakin. Hiç bir şey olmadı. İçtin,dans ettin ve güvenliğin için seni kendi evimd getirdim. Oldu mu ?"

İkna olabilmem için mantıklı bir açıklamaydı.Kaşlarımın çatıklığını bozup nötr bir duruşa geçtim Ali'nin karşısında.

Vücuduma aniden gelen bir hatırlama beni panikliğe sürüklemişti. Yengem! Nasıl hesap verecektim ? Bu işin içinden nasıl çıkacağımı bilmiyordum. Saçlarımı elim ile düzeltip ne yapacağımı düşünüyordum. Birden aklıma onca geldiğini tahmin ettiğim cevapsız aramalar,mesajlar geldi. Koşarak merdivenden çıkıp beni yatırdığı odaya girdim. Kenarda duran çantamdan telefonumu çıkarttım ve açtım. 46 cevapsız arama ve yedi sekiz tane azar ağırlıklı mesaj. Bakmaz olsaydım!
Yengemi aramak hiç iyi bir fikir olmadığından güzel bir yalan tasarlayıp bu evden çıkmam gerektiğini düşündüm.

Işık hızıyla kendime çeki düzen verip hızlıca merdivenleri indim. Ali arkamdan adımı seslenirken onu duymamazlıktan gelip kapıyı açtım ve sertçe kapatışım ile gidişimi gerçekleştirdim.

Buradan otobüs falan geçmiyor muydu ? Taksiye verecek param yoktu. Şuan aklıma gelen tek çare Kumsal.

Alıcı : Kumsal

Sorgusuz sualsiz atacağım konuma bakıp buraya gelir misin ? Gelirsin. Hadi bekliyorum seri ol.

Kumsal'a mesaj attıktan sonra hemen konumu gönderdim. Bir yandan da yalan bulmaya çalışıyordum. Kendi kendime deli misali mırıldanırken yengem tekrar tekrar aramaya başladı. Elim titriyordu âdeta. Açmayacaktım. En azından eve gidene kadar zaman kazanırdım vereceğim hesap için.

Bir taraftan da bunun bir bedeli olduğunu bilip hüzünleniyordum. Yengemin bana neler yapacağı aklımda teker teker sıralanıyordu.

"Selin Hanım ne işin var burada ?"

"Kumsal iyiki geldin hadi gidelim."

Kumsalın gelişi ile içime bir miktar su serpildi diyebilirim.

Kumsal'ın benden bir açıklama beklediğini bildiğim için onun konuşmasına izin vermeden her şeyi A'dan Z'ye kadar anlattım.

Kısa sürelik şok geçirişinden sonra bu seferde işin dalga kısmına geçmişti.

"Kızım sen ne ayaksın ya ? Böyle Ali'nin evinde kalmalar onunla gezmeler falan." diye gülüşü ile benim sinirlerimi bozarken konuyu değiştirip kendi halime odaklanmayı denedim.

"Yengeme ne söyleyeceğim ?"

"Hesap vermek zorunda değilsin!"

Keşke sormasaydım! Bu soruma sinirleneceğini biliyordum.Şuan sağlıklı düşünemiyordum bile.

Yol ilerledikçe,zaman azaldıkça içimi bir korku kaplıyordu. Camdan bakarak yolu izlerken geçirdiğim bir günü düşündüm.

Annemin kutusu! Çantamın fermuarını açıp içindeki her şeyi arabaya döktüm. Kutuyu bulamamıştım. Nerde bıraktığıma dair hiç bir fikrim yoktu. Gittiğimiz mekanda kalmaması için şuan dua edebilirdim. Ali aklıma geldiğime telefonu elime alıp hemen aradım.

"Ali,kutum sende mi ? Lütfen sende olsun. Sendedir değil mi ? Hem niye sende olmasın ? Almışsındır degil mi ? Bıraktık yoksa ? Kaybettim mi ben ? Cevap verecek misin ?"

"İzin verirsen,evet."

"Tamam dinliyorum umarım güzel şeyler söylersin."

"Çok güzelsin."

"Ali!"

"Güzel şeyler söyle dedin..Neyse tamam kutun bende ha bu arada bakmadım için rahat olsun.Gece vermeye gelirim."

GÖK GÜRÜLTÜSÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin