TERESA
İnsanlar etrafımda bağırıyor ve koşuyorlardı. Sanki bütün dünya bende etkisini kaybetmişti. Hareket edemiyordum. Ben gidiyorum derken o mu gitmişti? Ölmek istediğimi söylemiştim ama sadece kurtarılmaya ihtiyacım vardı. Adımlarımı yavaşça attım. Bunun sonucundan korkuyordum. Yere çöktüm. Beyaz derisi yanmıştı. Her yeri yara içindeydi. Hâlâ benim için dünyadaki en güzel insanıydı. Tıpçılardan biri beni geri itti. Eski yerime dönmek istiyordum ama sadece durdum. Sanki beynim onun öldüğünü kabul ederek anıları hatırlatıyordu . Eski hiç bakılmayan tozlu raftan...
FLASHBACK
Küçük kız oğlanın peşinden zorlukla koşuyordu. Oğlan karanlık ve sessiz koridoru ayak sesleriyle inletti . Küçük kız koridora geldiğinde durdu. Korkuyla gözlerini sımsıkı kapatmıştı. Oğlan koridorun tam ortasında küçük kızın hıçkırıklarını duyduğunda kızın yanına geldi. Kız korkuyla bir köşeye sinmişti. Oğlan, kızı sakinleştirmeye çalıştı. Başardı da. Ama unuttuğu bir şey vardı. İçinde attığı çığlıklar... Bütün dünyaya yayılan ışıldan daha kötü bir hastalık vardı. Korku...
FLASHBACK 2
Kız kendisine bağıran doktorların sesiyle açtı gözlerini. Burada kaç yıl geçirdiğini sayamıyordu. Ama artık küçük bir kız değildi. Demir yatağından hızlıca kalktı. Banyoya girdi. Uzun kahverengi saçlarını topladı. Ellerini yıkadıktan sonra doktorların yanına döndü. Doktorlar onu kontrol ettikten sonra bilgisayarlarla dolu bir odaya götürdü. Oğlan bir sedyenin üstünde yatıyordu. Gözleri açıktı. Gözlerinde hiçbir duygu yoktu. Bilgisayarın başındaki adam onu yanına çağırdı. Adam kızın saçlarını okşadı. Kız korkarak geri çekildi. Adam hafifçe gülümsedi ve önündeki renkli düğmelerden birine bastı. Oğlanın acı dolu çığlığı kızı yere düşürdü. Kız, oğlanın kızarmış yüzüne baktı. Acıyı bütün hücrelerinde hissetti.
FLASHBACK 3
Kız dışarıyla tek bağlantısı olan pencerenin önündeydi. Manzarası büyük gri duvarlardı. Ama dışardan bir parçayla birlikteydi. Bir gün bu gri duvarlardan gitmek istiyordu. Düşüncelere daldığı sırada bir çığlıkla yerinden sıçradı. Pencerenin altına sığınarak aşağı baktı. Günlerce kabustan uyuyamayacağı deli adama baktı. Her yeri kan içindeydi. Dişlerinin çoğu yoktu. Adamın karısı olduğunu tahmin ettiği kadın elinde bir bebekle çaresizce bakıyordu. Kadın, adam koşmaya başlayınca binaya doğru koşmaya başladı. Görevliler kadını görünce kapıları kapattılar. Kadın ağlayarak binaya yaslandı. Deli adam kadına doğru gelirken kadının gözlerindeki umutsuzluğu gördü. Sonrada çığlıklarını...
FLASHBACK END
Anılar akın ederken zorlukla tıpçıları dinledim. '' Yıldırım sonucunda beyni vücudu korumak için komaya almış. Koma hakkında neredeyse hiçbir bilgimiz yok. Sadece kendi kendine uyanmasını bekleyeceğiz.'' dediğini duydu. Çocuklardan biri korkuyla sordu. '' Ya uyanmazsa?'' Tıpçı zorlukla yutkundu. '' Sonsuz uykuya yatacak.''
Selam! Birazcık kısa oldu ama bu geçiş bölümü. Doğum günümde yeni bölüm yazdım. Haberiniz olsun:)Yorum yazmayı unutmayın!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teresa Ölmeseydi Thomesa
FanfictionSon isyanda, Teresa taşın altında kalıp gerçekten ölmeseydi hikaye nasıl devam ederdi? (Yazım yanlışlarıyla dolu utandığım bir kitap. Hatırası olduğu için burada⚘)