Koltukda uyanmıştım ve saate baktığımda saatin 6 olduğunu gördüm.Ayden odasında uyuyordu her halde.Arkama döndüğümde Aydeni görmemle küçük bir çığlık atdım.
"Korkma benim" dedi.E zaten o yüzden korkuyorum ya.Saçma bir cümle kurduğunu fark etmiş olacakki kafasını iki tarafa sallayarak mutfağa girdi.
"Evi dolaşa bilirmiyim" diye sordum.Bana bakarak düşündü ve
"Kaçmaya çalışırsan öldürürüm" diyerek suyunu içti
Sıkıntıyla nefes vererek mutfakdan çıktım.Odaları geziyordum ve hepsi çok sıkıcıydı.Odalar eski ve tozlu eşyalarla doluydu.Ev koyu renklerle döşenmişti.Acaba burası onun evimiydi.Ev kaleksiyonu var her halde. Bir çatı katı kalmıştı ve oraya çıkıyordum.Kapıyı zorlukla olsada açtım.
Uzun süredir buraya girilmiyordu qaliba.Odayı sadece pencereden düşen işık aydınlatıyordu.Bir sürü kullanılmayan eşyalar vardı.Duvarın kenarında bir sandık dikkatimi çekdi.Sandığa yakınlaşarak açtım.Içinde eski oyuncaklar vardı.Tren, küçük arabalar ve bir sürü oyuncak.Oyuncakların arasında bir oyuncak ayı görmemle duraksadım.Oyuncak ayıyı elime alarak dikkatle baktım.Bu oyuncak ayının aynısından bende vardı.
Küçük olduğumda annem doğum günüme almıştı.Eski günler ve annem aklıma gelince kendimi tutamamıştım.Sandığın önünde dizlerimin üzerine oturmuş elimde oyuncak ayıyla ağlıyordum.
Odayı kapının gıcırtı sesi doldurdu.Ayden olmalı.Bana yakınlaşarak şaşkınca baktı.Elimdeki ayıya bakdı ve kaşını çatdı.Oyuncak ayıyı elimden sakin ve ince bir şekilde alarak inceledi ve sandığa koyarak kapatdı.Elimden tutarak beni ayağa kaldırmıştı ve yüzüme bakıyordu
"Ne oldu" diye sordu.Sakinleşerek yere baktım
"Hiç..Bir şey hatırladımda."dedim sakin bir şekilde
"Ne" diye sordu düz bir sesle
"Annem..Doğum günüme öyle bir hediye almıştı.Bu oyuncak ayının aynısından.Annemi hatırladım" dedim ve yine ağlamaya başlamıştım.Elimi ağzıma koyarak sakinleşmeyi bekledim.
Ayden bana acıyan gözlerle bakıyordu.
"O oyuncak ayıyı bana büyük babam almıştı" dedi "Onu çok özledim"
"Bu ev onunmuydu?" diye sordum.Kafasını salladı ve elimden tutarak beni çatı katından indirdi.Elimden tutuşu çok inceydi..sert değildi.
Aşağı indiğimizde Aydenin adamlarının salonda olduğunu gördüm.Ilk gün bana dayak atan adamda buradaydı.Ona nefret dolu bakışlarımı atdım.Ayden bana dönerek
"Ölmemen için yemek ye.Gidiyorum birazdan dönerim.Bir sorun çıkarma" dedi ve evden çıktı.Aydenin adamlarıyla baş başa kalmıştım.Harikaa.
♦♦♦♦
Akşam olmuştu.Bir kere yemek yemiştim.Onuda zorla yedim zaten.Midem bulanıyordu.Sandelyede oturup haraket etmeden saate bakıyordum.10 dakika falan böyle oturuyordum.Aydenin adamları evin önündeydiler.Kapının gürültülü bir şekilde açılmasıyla Ayden içeriye girdi.Şaşkınca ona baktım.Bana bakmayarak sinirli bir şekilde odasına gitdi ve kapıyı kıracak bir şekilde kapadı.Ne olmuşdu acaba.Yanına gidersem beni bu sinirle öldürür.Neden gideyimki zaten.Başımı masaya koydum ve karşı duvarı izlemeye başladım.Ne kadarda ilginç bir duvar kağıtı öyle...
♦♦♦
Uyandığımda yumuşacık ve sıcak bir yatakdaydım.Uykulu bir şekilde odaya gözümü gezdirdiğimde Aydeni gördüm.Yatağın kenarında durmuş kaşları çatık bir şekilde beni izliyordu.Gözleri yorgunlukdan kıpkırmızıydı.Uyumamışmıydı acaba.Ona şaşkınlıkla baktım
"Ayden?" diye sordum.Beni korkutuyordu.
"Kalk gidiyoruz"dedi boğuk bir sesle
"Nereye?" diye sordum bu sefer ama cevap vermedi ve odadan çıktı.Yorgun,bitkin,ve çok düşünceliydi.Içimi yavaş-yavaş korku sararken ayağa kalkarak lavaboya gitdim.Işlerimi bitirdikden sonra aşağıya indim.
Ayden pencerenin önünde durmuş dışarıya bakıyordu.Bu adam dün böyle değildi.Ayak seslerimi duyduğu için bana baktı ve kapıyı açarak "Gel" diyerek arabaya doğru gitdi.Içimdeki korku tumurcukları gitdikce büyüyordu.Derin bir nefes alarak arabaya gitdim ve bindim.
"Ne oluyor" diye sordum.Sesim titrek çıkmıştı
"Soru sorma" dedi ürkütücü bir sesle.Ellerimle kendimi sardım ve koltuğa sindim.
♦♦♦♦
Uzun süren sessiz yolculuğumuz devam ediyordu.Ormana doğru yaklaşıyorduk...Nefes alış verişim yavaşca hızlanıyordu.Aydene baktığımda her zamanki gibi kaşlarını çatmış yola odaklanmıştı.Direksiyonu çok sıkı tutuyordu.Araba ormanlığa girdi ve ani bir şekilde durdu.Arabanın durmasına bakmayarak Ayden hala aynı şekilde direksiyonu sıkarak karşıya bakıyordu.Yutkundum ve ağzımı açarak bir şey demek isterken Ayden
"Konuşma" dedi.Beni nasıl görüyordu.
Arabadan indi ve benim kapıma doğru yakınlaşarak kapıyı açdı.Elimden sıkıca tutarak beni arabadan indirdi.Canımı acıtıyordu.Ilerlemeye başladık.Ona ayak uyduramıyordum ve tökezliyordum.Nereye gidiyoruz?
Bir anda durdu ve beni ağaça dayadı.Korkuyla ona bakıyordum
"A ayden.."dedim titrek bir sesle
"Ona bir söz verdim" dedi dişlerini sıkarak "sözümü tutmam gerek".Neden bahs etdiğini anlıyordum.Demek bu gün ölecekdim ha.Kendimi tutamayarak ağlamaya başlamıştım.Göz yaşlarım yanaklarımdan usulca akıyordu.
"Sözümden geri dönemem" diyerek gözlerimin içine baktı.Ne diye bilirdimki.
"Ayden lütfen.."
"Bunu yapmam gerek" diyerek bana daha çok yaklaştı ve gözünü kapatarak derin bir nefes aldı.Geriye çekilerek eline silahı aldı.Biri için yaşamıyordum.Hiçkimsenin umrunda değildim belkide ama..Aydenin elinden kurtuldukdan sonra kendime güzel bie hayat kurucam diye bir sürü hayeller kurmuştum.Ama o hayeller bir bir çöpe gidiyordu.
Ayden silahı bana taraf tutmuştu.Hayat buraya kadarmıydı??..
Vote ve yorum gelirse yeni bölüm daha çobuk gelir.Umarim beğendiniz))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vasiyet
RomanceSadece bir vasiyet..Bir adamın ölmeden önce oğlu kadar yakın olan Aydene söylediği vasiyet..Ya kız yada babası ölecek.. Jessica hiç bir suçu olmasada bir vasiyet için kurban seçilen masum kız..