Şarkıyla okuyun :p
♡♡♡
"Şimdi seninle ne yapmalıyım Venesa ?" tahta kapıyı sertçe kapatmıştı ve öfkeli bakışlarını bana çevirmişti. Tamam, belki şu an benimle olması sessizliğinden daha iyiydi ama içimden bir ses başımın büyük belada olduğunu söylüyordu.
"B-Bak sandığın gibi değil Harry, as-"
"Harry?" dedi sorarcasına. Gözlerini kısıp bana biraz daha yaklaştığında yutkundum. "Bay Styles diyeceksin." adımlarımı bana biraz daha yaklaşırken bunun hoşuma gitmediğini söylemek yalan sayılabilirdi. Bilemiyorum, ergen bel altı şakalarına yeğlerdim. Belki de en başından beri beni ona çeken sert çıkışları ve baskın oluşuydu.
"Sandığınız gibi değil Bay Styles." derin bir nefes alıp gözlerinin içine baktım. "Yani Kyle'ın kucağında onunla ayak üstü sevişmiyordun?" diye cevapladığında içimden binlerce küfür savurdum.
"Aslında sandığınız gibi ama," hemen önümde durmuştu ve burnundan soluyordu. Yeşil gözleri öfkeyle parlıyordu ve kaşları çatıktı. "Aması yok." diye bitirdi cümlemi. Aslında ona yalan söylemeyi planlıyordum ama öfkesi karşısında dilim tutulmuş gibiydi. Bu bir yandan ödümü koparıyordu ama diğer yandan heyecanlanmamı sağlıyordu.
Aniden bileklerimi kavrayan elleri beni sıkıca sarmalamıştı. Arkamı döndürerek sırtımın göğsüne çarpmasına neden olmuştu. Bu nefesimi keserken, tutuşu yüzünden canım acımaya başlamıştı. Hemen ensemde hissettiğim nefesiyle birlikte dudaklarını kulağıma yaklaştırdığını hissedebiliyordum. Fısıltısı içimi ürpertmeye ve Kyle'ın dokunuşlarıyla yapamadığını hissetmeme neden olmuştu. "Söyle bana Venesa, şimdi seninle ne yapmalıyım?"
Bu bir sorudan çok emir gibi geliyordu. Aslında cevap verip vermemem gerektiğini de bilmiyordum ama her halükarda onun istediğini yapacağından eminim. Bu yüzden oyuna dahil olmaya karar verip kalçalarımı ona bastırdım. "Cezalandırman gerekiyor babacık."
Dudaklarından kaçan 'hah' nidasıyla gülümserken bileklerimi kalçalarımda tek eliyle sabitleyip diğer elini sırtıma yerleştirdi. "Haklısın kedicik."
Nazik olmayan bir şekilde sırtımı iterken yüzümü daha önce farketmediğim masaya yaslamıştı. Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atarken kendini kalçalarıma bastırdı. Dudaklarımın arasından kaçan derin inlemeyle birlikte sırtımdaki elini saçlarıma doladı.
Dudaklarımı birbirine bastırırken eteğimi kalçalarımdan sıyırdığını hissettim. Nefeslerim boğazımda takılı kalmış gibiydi, sıcak parmak uçları iç çamaşırımın lastiğinde geziniyorken sanki dünya dönmeyi durdurmuş gibiydi. Üzerime eğilip dudaklarını boynuma bastırdığında inledim, şu an her ne yapacaksa ona bunun için yalvarabilirdim. "Teşekkür etmeyi unutma." dedi çamaşırımı indirdiğinde. Avucunu kalçama yaslarken kaşlarımı çattım. Ne için teşekkür etmem gerekiyordu?
"Ne için teşek-SİKTİR" kalçamda hissettiğim keskin acı ve kulaklarımda yankılanan ses çığlık atmama neden olmuştu. Nefeslerimi düzene sokmaya çalışırken bileklerimi daha sıkı kavrayıp beni uyardı. Yavaşça azalan acıya rağmen sakinleşmeye çalıştığımda küfür etmemeye çalıştım. "Teşekkür ederim Bay Styles." oldukça kısık çıkan sesimi ben bile zor duymuşken avucu tekrardan aynı noktaya vurdu.
İlkine göre daha çok acıyan darbe tırnaklarımı masaya geçirmeme neden olurken dudaklarımdan oldukça derin bir inleme çıktı. "Teşekkür ederim Bay Styles!" yanağımın ıslandığını hissettiğimde hemen sildim, ağlamak için fazla eğleniyordum.
Kıkırdadığını duyduğumda sinirlerim bozulmuş gibiydi, el izlerinin açıkça görünür olduğunu hissedebiliyor gibiydim. Acı sanki tüm vücuduma yayılmış gibiydi ama azaldığında iyi hissettiren tarafı da vardı.
Eli son kez, ve daha sert, kırmızı tenime değdiğinde çığlığım beni bile rahatsız etmişti. Üçüncüsü en sert ve en kaba olanıydı. "TEŞEKKÜR EDERİM BAY STYLES!" diye ciyakladığımda bileklerimi bırakıp kollarımı serbest bıraktı. Dizlerim titriyorken doğrulmak işkence gibi geliyordu, ağır nefeslerimin eşliğinde elleri popomun üzerinde geziniyorken yakıcı etkiyi hissedebiliyordum. Tenim büyük ihtimalle kızarmış olmalıydı, yumuşak elleri kırmızı tenimin üzerinde gezinirken birden duraksadı ve yanan yeri öptü.
Eteğimi düzeltip beni kendine çektiğinde, bana istediğini yapabileceğini biliyordum. Ona fazlasıyla ihtiyacım vardı, okuldaki hiç bir sürtük veya kalçamdaki keskin acı umurumda değildi.
"Şimdi ben akşam yemeği için diğerlerine bakmaya gidiyorum ve sende odana gidip yemeğe kadar çıkmıyorsun,anlaştık mı?" dedi gözlerimin içine bakarken. Hala ondan destek alıyorken kafamı hızlıca sallayıp derin bir nefes aldım.
"Zaten bu haldeyken yürüyebileceğimi pek zannetmiyorum." diye yanıtladığımda duvara tutundum. Kapıyı açarken kahkaha attı, tüm bunlar en çok onun hoşuna gitmiş olmalıydı.
"Güven bana Venesa, yürüme yetini kaybedeceğin tek an bu olmayacak."
♡♡♡
Dürüst olmak gerekirse daha önce böyle bir sahne yazmamıştım alslakaidjaidkiadkşakslsiaBölüm bana birazcık saçma gelmiş olsa da,umarım siz beğenmişsinizdir. Yorum yapmayı unutmayın :) x

ŞİMDİ OKUDUĞUN
dirty blog :: styles
Fanfictiontüm o saçmalık blogumda ingiliz edebiyatı öğretmenime edepsizce şeyler yazmamla ve onun bunu öğrenmesiyle başladı. // harry styles fan fiction ♡ daddyk!nk #1 in Hayran Kurgu (12.08.2016)