Şarkıyla 🎶
__Bardaklarla dolu olan kutuyu yerden kaldırdığımda gerizekalı kadının bakışlarının üzerimde olduğunu biliyordum. Yine de sesimi çıkarmadan kutuyu masaya yerleştirdiğimde kırmızı plastik bardakları büyük kasenin yanına koydum. On dakika önce Sam ile buluşmak için yardımdan kaçan Paige'e bu bardakları yedirmem gerektiğini kendime hatırlattım.
"Venesa sanırım onlar yeterli olmayacak, depodan bir kutu daha getir." diye seslendiğinde ses tellerine mayoz geçirtip sonra onlarla onu boğmak istemiştim. Ama tabi ki bunu sahte gülümsememe yansıtmadan kafamı sallamış ve sağdaki kapıdan koridora çıkmıştım. Küçük odaya açılan kapıyı kendime doğru çektiğimde hemen ışığı açtım. Köşede duran kutuya adımlarken kapının arkamdan kapandığını duydum. Eğilip bardakları aldığımda ince bir klik sesiyle kilitlendiğini farkettim.
Hızla arkamı döndüğümde uzun bedeni hemen önümdeydi. Kötü ışıkta yüzünü zar zor seçebiliyordum ama buklelerinden ilk bakışta onun olduğunu anlayabilirdiniz. Tek bir şey söylemeden kapıya atıldığımda kolumdan kavrayıp beni az önceki yerime itti. Bardaklar yere düşerken derin bir nefes aldım, bunun uzun süreceğini biliyordum ve pek şikayetçi sayılmazdım.
"Bayan Theader bardakları götürmemi istedi ve h-" bana bir adım daha yaklaşıp ellerini belime koyduğunda duraksadım. "Bayan Theader bekleyebilir." diye cevap verdiğinde tek yaptığım itaat edip ellerimi kollarına koymaktı.
"Doğru ya, zaten sen Bayan Theader'ı çoktan götürmüştün, bardaklar bekleyebilir." tek kaşımı kaldırıp ona meydan okuduğumda tek yaptığı belimi daha da sıkı kavrayıp beni kendine biraz daha yaklaştırmaktı. Daha önce hiç tadına bakmadığım pembe dudakları bu kadar yakınımdayken odaklanıp mantıklı düşünmem imkansızdı, onu öpmek istiyordum.
"Baloda," dedi ve üzerime doğru bir adım attı. Onun etkisiyle gerilerken hala ona tutunuyordum. "sana," konuşurken öne kıvrılan dudaklarına bakarken bir adım daha attı. Hemen arkamda hissettiğim duvar ile yutkundum ve dikkatimi toplamaya çalıştım. "bir kez bile dokunacak olsun," kalçalarımı kavrayan büyük elleri nefesimi keserken ayaklarım yerden kesilmişti. Biraz sonra kasıklarımda gezinen parmağıyla irkilirken gömleğini kavrayıp tepki vermemeye çalıştım. Ama tüm hücrelerim onun için yalvarıyor gibiydi.
"seni arzulayan her bir hücresini yok ederim." düz bir çizgi halinde hareket ettirdiği parmağı tüm ilgimi çekmişken söylediklerinde ciddi olduğunu biliyordum. Eğer bana böyle dokunmaya devam edecekse benim için hava hoştu, ama sadece bana."O zaman sen de ona bir daha asla dokunmayacaksın." dedim tüm gücümü toplayıp derin bir nefes alırken. Titreyen bacaklarım onun dokunuşunu ararken ellerinden tuttum. "Benden başkası olmayacak."
İlk önce kaşları çatıldı, düşünceli bakışlarıyla beni süzdükten sonra gözlerime baktı. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum, hele ki olmaz derse oturup ağlayabilirdim.
"Bir şartla," diye cevap verdiğinde bu biraz da olsa içimi rahatlatmıştı, en kötü ihtimali elemiştik.
Yani umarım.
"yarın gece yarısında nasıl bir bahane bulduğun umurumda değil. Seni istiyorum."
____
Civil War öncesi bölüm güncelledim delirmiş olmalıyım... #teamironman
yeni clifford kurgum play sizin oylarınızı bekliyor djmsjdlsjdlsjdösjdksjdmsjdk
![](https://img.wattpad.com/cover/60553411-288-k850880.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
dirty blog :: styles
Fanfictüm o saçmalık blogumda ingiliz edebiyatı öğretmenime edepsizce şeyler yazmamla ve onun bunu öğrenmesiyle başladı. // harry styles fan fiction ♡ daddyk!nk #1 in Hayran Kurgu (12.08.2016)