"Bugün Philip gelecek, herkes hazır olsun onu iyi karşılamalıyız."
Herkes bir heyecana tutulmuştu çünkü her zaman aramıza yeni biri katılmazdı.
"İlk olarak ona neyi gösterelim?" diye sordu Robbinson.
"İlk önce onu yanıma getirin karargahı gezdirelim, büyük ihtimalle bizle kalacak, kalmaması için bir sebep yok." dedim.
"Geliyor, ayak seslerini duyuyorum." dedi Robbinson.
O sırada kapıdan içeri Philip girdi.
"Hoşgeldin, Philip." deyip gülümsedim.
O da gülümseyerek karşılık verdi.
"Önce seni arkadaşlarla tanıştırayım." deyip ortada bizi bekleyenelere yöneldim.
"Bu Robbinson zaten daha önce de tanışmıştın."
"Bu Daphne, süper hız yeteneği vardır." dedim
Daphe ona gülümseyip merhaba dedi.
"Bu Sabrina, ateşi kontrol edebilir." dedim.
Sabrina hemen sıcakkanlılıkla:
"Merhaba Philip" deyip eline uzandı.
Sanırım bu kadar göstermem yeterli arka plandaki sırrımızı sonra gösterebilirz.
"Herkesle tanıştıktan sonra seni kontrol odasına götüreyim." dedim.
Kontrol odasına yürürken yüzünde kararsızlık sezdim.
"İşte burası." ana bilgisayara yaklaşıp:
"Burada bizim gibilerin isimlerinin olduğu bir liste var, bunu yıllar önce Dr. Suresh adındaki özel yeteneği olan bir doktor yaptı, sonra ne yazık ki öldürüldü." dedim
"İstersen seninle bugün birisinin yanına gidip onu grubumuza davet edelim ne dersin?" diye sordum. Philip'i gruba katmam gerek.
"Peki." dedi kararsız bir sesle.
"Robbinson, listede en yakın kim var?"
Robbinson bilgisayara gidip listeyi açtı ve incelemeye başladı. Karar verdikten sonra bize dönüp:
"Caroline Bennet. Bu civarda yaşıyor. Siz yola çıkın ben size adresini bulunca mesaj atarım." dedi.
"Tamam, hadi Philip." deyip karargahtan çıktım.
Arabaya bindiğimizde Philip bana sordu:
"Her yeni gelenle başka biriyle görüşmeye mi gidersin?" diye sordu.
Gülümsedim.
"Sadece sana özel." dedim
Biraz sonra adres mesaj olarak geldi ve gitmeye başladık.
Eve vardığımızda kapıyı çaldık.
İçerden bir ses 'Kim o?' dedi.
"Biz sizinle önemli bir şey görüşmeye geldik. Adınız Caroline değil mi?"
"Evet, öyle. Benden ne istiyorsunuz." diye tersledi.
"Özel yeteneklerin olduğunu biliyoruz" dedim.
Bir sessizlik oldu. Sonra kapı açıldı.
"İçeri buyrun lütfen." dedi kibarca.
"Merhaba, Ben Vincent, bu ise Philip." dedim.
"Özel güçlerimin olduğunu nerden biliyorsunuz?" diye sordu kadın.
"Çünkü bizimde var. Mesela Philip uçabiliyor." dedim fakat Caroline pek inanmış gibi durmuyordu, Philip'e göz hareketi yaparak harekete geçmesini söyledim. O da ne demek istediğimi anlayıp tavana yükseldi.
Caroline önce şaşırdı, sonra bize inanmaya başladı.
"Sizin yeteneğiniz nedir?" diye sordum.
"Yetenek mi? Siz buna yetenek mi diyorsunuz? Ben buna ancak lanet derim." dedi ve hışımla mutfağa gidip eline bıçak aldı. Sonra o bıçağı diğer eline batırıp kesti. İlk başta biraz kan aktı ama sonra yara sanki hiç olmamış gibi kapanmaya başladı.
"Bu mükemmel." dedim.
"Eğer bunun lanet veya bir tanrı vergisi olarak görüyorsanız lütfen bizimle irtibat kurun, size yeteneklerinizi geliştirmekte yardımcı olabiliriz." dedim ve numaramın olduğu kartivizitimi ona uzattım.
Kartiviziti aldı ama bize tek bir kelime söyledi.
"Asla." deyip bizi kovdu.
Arabaya geri bindiğimizde Philip bana:
"Sanırım çok verimli geçmedi?" diye sordu.
"Hayır büyük ihtimalle bize dönecek çünkü kartiviziti aldı ve bizi merakla izledi. Bizi arayacaktır." dedim.
Belki Caroline için başarısız oldum. Ama Philip konusunda başarılı olduğum kesin.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heroes-Arayış
ФэнтезиPhilip ve Annie özel güçleri olan, yeniden başka liseye geçmek zorunda kalan iki gençtir. Amaçları dikkat çekmeden yaşamlarını sürdürmek. Ancak ikisi de okul çıkışı kapılarında not bulurlar.Bu not onları birileriyle buluşmak için çağırıyordu. İşte h...