Heroes-Arayış

Philip

Notu okuduktan sonra oturma ihtiyacı hissettim. Acaba gitmeli miyim? Acaba aileme söylemeli miyim? Onlar eve gelene kadar odama çıkıp ödev yaptım. Yemeğe çağrıldıktan sonra aşağı indim. Annemle babam masada oturuyorlardı. Saatte baktım, 18:30 az kaldı diye düşündüm. Yemekten sonra yeniden yukarı çıkıp hazırlandım. 19:30'da aşağı inip:
"Anne, baba ben arkadaşıma ödev yapmaya gidiyorum" dedim.
Yalana da başladım. İnanamıyorum.
"Kim bu arkadaşın?" diye sordu annem. Belli ki geleceği görmemişti, böyle zamanlara çok az rastlıyorum.
"Adı Nathan, okulun orada oturuyor" dedim.
"Tamam, git. Ama erken dön" dedi babam.
Evden çıkıp okula doğru yürümeye başladım. Geç saat olmadığı için sokaklar kalabalıktı. Cafeye geçip oturdum. Garson yanıma gelip bir şey isteyip istemediğimi sordu. Bende bir arkadaşımı bekliyorum dedim. Tam o sırada masanın karşısına iki kişi oturdu. Biri orta boylu beyaz, diğeri ise uzun ve esmer bir adamdı. Beyaz adam konuşmaya başladı:
"Notu sana biz gönderdik. Ben Vincent, bu da arkadaşım Robbinson." dedi esmer adamı göstererek.
"Ailenin de özel güçleri olduğunu biliyoruz, ama seninle ilgilenmemizin nedeni ailenin yeterince meşgul olması. Merak etme kötü bir niyetimiz yok." diye devam etti Vincent.
"Benden ne istiyorsunuz?" diye sordum temkinle.
"Bize katılmanı." dedi Vincent ve
"Bizim de senin gibi özel güçlerimiz var mesela benim aşırı gücüm ve çevikliğim, Robbinson'un gücü ise çok iyi duyabilme. Amacımız yeni yeni güçlerini keşfeden insanları bulup, eğitmek. Biz düşündük ki belki sen de bize yardın edebilirsin." diye bitirdi Vincent.
"Size katılacağıma inanıyor musunuz?" diye sordum.
"Aslında evet. Bize inanman için seni bu haftasonu merkezimize çağırmak istiyorum, gelip yaptığımız işleri gör." dedi.
"Peki." dedim düşünmeden içimden bir ses kabul etmem gerektiğini söylüyordu.
"İyi o zaman cumartesi burada buluşalım." dedi Vincent ve kalkıp gittiler.
Ben de evin yolunu tuttum.