olaylara devam.

73 8 1
                                    

Mertev sahibi olarak yemekleri bitmiş olan masadan 'Buyurun salonageçelim. Herhalde geceyi masada geçirmeyi planlamıyoruz' diyerekyemek ortamında buz gibi esen ortama son vermiş oldu. Mert, Kemalve Doruk salona geçip televizyon izlemeye başladılar. Sibel veSema ise masayı toparlayıp daha sonra diğerlerinin yanınakatıldılar. Gece bir süre televizyona bakarak sessizce geçti.Sibel kardeşinden daha açıkça cevaplar beklerken Kemal'inyapısı gereği ablasının istediğini yapmamıştı. Saat 22.00 göstermek üzereydiki ev telefonu çalması ile sessizliğin hüküm sürdüğü ev ortamıbir anda bölünüverdi. Zır... Zır... Zır... Zır... sankialacaklı aramış gibi telefon çalıyordu. Mert telefonun çalmasına önceşaşırmıştı. Bu saatte kendisinin kimsenin arayacağınıdüşünmezdi. Daha fazla dayanamayarak koltuğundan kalktı vetelefonun ahizesini meraklanmış bir şekilde kulağına götürdü;karşısında ki ses Osman amirdi.

"Mertanıt parkın sol alt köşesindeki berber ali var onun yerine acelegelmen gerek evlat.

"Neoldu amirim

"Telefondaanlatılmayacak kadar karışık bir durum var. Sen gel buraya Buradakonuşuruz.

"Tamam,hemen geliyorum." Telefonu kapatıp eşi ve Kemal'e dönerek;

"Görevbizden hizmet bekliyor. Sizi yalnız bırakmak zorundayım,"

Mertbu cümlelerin ardından dış kapının arkasında duran askıda asılıduran montunu alarak evi hızlıca terk etti. Evden çıktıktansonra hızlı adımlarla olay yerine doğru yürürken Komiser Mertbir yandan da kafasındaki düşüncelere yanıt arıyordu. Kendisiortağını kaybedeli üç yıl olmuş, sabah sekiz akşam beşolarak masa başında çalışan monoton bir hayata dönmüş birpolis olarak çalışıyordu. Şimdi ise bu gecenin ilerlemişsaatinde amirinin arayıp acil olarak olay yerine çağırması daneyin nesiydi. Bir türlü bu olaya anlam veremiyordu. Bu düşünceleriçinde her zaman ki gibi olay yerine de yürüyerek gitmeye devametti. Mert komiser ortağını kaybettikten sonra hiç bir şekildepolis araçlarına binerek bir yerden başka bir yere gidememişti.Hala o gün içinde unutamadığı kanayan bir yara olarak kalmıştı.Anlaşılan o yüreğindeki acı zaman geçse de hala küllerininyanması devam ediyordu. Kafasındaki soru işaretleri vemeraklarıyla birlikte gecenin soğuk ve sessizliğinde yaya olarakilerleyen Mert komiser bir süre sonra  kafasında soru işaretleri ile olay yerine ulaşmış oldu.

Mertkomiser olay yerine yaklaşık on beş dakika içinde varmıştı.Olay yeri polisi bandajları ile çevrelenmiş,  ekipler işlerineçoktan başlamış görünüyorlardı. Mert önünde duran polis bandajını kaldırıp altından geçti Orada görevli memurlardan biri tamMert'i engellemek istediyse de Mert memura çoktan kendisinin birpolis olduğunu cebinden çıkarttığı kimliğini göstererek kanıtlamıştı. Savcınınarabası ise olay yerinden ayrılıyordu. Bunu gören Mert anlamıştıki olay yeri inceleme büyük çoğunlukla sona ermiş sayılacağınıdüşünüyordu. Zaten düşündüğü gibi de olmuştu. Olay yeriekibi yavaş yavaş eşyalarını toparlamaya çoktan başlamıştı.Mert gözleriyle etrafı kulaçan ettikten sonra Osman amirin yanınadoğru eski günlerdeki gibi gelerek bu gece ki olaya kendisi de dâhil olmuş oldu. Eskigünlerden tek fark vardı. Kendisi artık saha görevi yerindemasabaşı görevinde ve ortağı Murat komiser ise hayattan göçüpçoktan gitmişti. Şimdi ne olmuştu da kendisini yine saha görevinin içinde bulmuştu. Heyecanı tavan yapan Mert dükkanın içine yavaş adımlarla girerken ileride duran Osman amiri görmüştü. Kafasında oluşan bu soru işaretlerinin bir an önce son bulmasını istemiş olacak ki karşısında duran amirine hızlıca yaklaştı.....

Komiser   Mert           Peşimdeki KatilHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin