Komiser Mert Peşimdeki Katil

Olaylarla İlgili Artan Gelişmeler...

Mert komiser sabah yatağının başucundaki saatin zilinin çalmasıyla gözlerini yeni güne açtı. Sibel ise gece geç uyuduğundan olsa gerek bu sabah Mert'en önce uyanamamıştı. Mert saatin zilini hemen susturdu. Yeni güne dinç başlaması gerekiyordu. Sabahın yorgunluğunu üzerinden atmak için banyoya girerek duşunu aldı. Kurulanmak için banyonun kapısında asılı duran havlusunu aldı. Yatakta yatan eşinin hala uyuduğunu görünce içinden ona kahvaltıyı hazırlayarak bir jest yapmak geldi. Temiz kıyafetlerini dolaptan alıp giydikten sonra düşüncesini gerçekleştirmek için mutfağa indi. Mutfakta dolanan oğlunu görünce şaşırdı. Dorukta bu sabah erken kalkmıştı. Hemen oğluna 'günaydın hayırdır oğlum 'dedi. Doruk ise babasına üzerindeki devam eden uyku sersemliği ile cevap verdi.

"Baba kötü rüya gördüm ağlayarak uyandım. Daha sonrada uyuyamadım."

Mert oğlunun kötü rüyasını hemen duymak istedi. Çocuklara olaylarla ilgili bir şey söylememelerine rağmen acaba hissediyorlar mıydı? Sorusu aklına geldi ve doruğun cevabını bekledi. Oğlu ise rüyasını anlatmaya başladı.

"Evimize hırsız girip ablamın ağzını bağlıyor bende bu sırada bağırıyordum. Tam bu sırada ağlayarak uyandım."

Mert bu rüyanın hayal olduğunu, gerçek olamayacağını oğluna söylüyordu. Ama bunu söylerken içinde bir yerlerde acaba böyle bir şey olabilir mi? Sorusu da aklının bir köşesinde takılıp kalmıştı. Konuşmasını böylece bitiren baba oğul ise birlikte sabah kahvaltısını hazırladı. Saat oldukça ilerlemişti Mert hemen üst kattaki yatak odaarına çıkarak eşi Sibel'in yanına gitti. Odaya girdiğinde kapının açılmasıyla Sibel gözlerini yeni yeni açıyordu. Uykulu olmasına rağmen hemen saate baktı. Mert'e dönerek Mahcup yüz ifadesi ile konuşmaya başladı."Canım uyanamamışım. Sana kahvaltıyıda hazırlayamadım."

Mert Sibel'in bu halini çok sevmişti. Eşinin başucuna oturdu. Onun gözlerine derin bakışlar ile baktı. Karşısında bekleyen eşinin dudağına bir öpücük kondurduktan sonra konuşmaya başladı.

"Saatin çalan ziline ben uyandım ve hemen alarmı kapattım. Zaman olduğunu görünce de aşağıya inip size kahvaltıyı hazırladım. İş yerine gitmem gerekiyor. Ben hazırlarken aşağıda birkaç bir şeyler atıştırdım şimdi mesaiye geç kalmadan gitmeliyim."

Sibel Mert'in bu jestini duyunca hem duygulandı hem kocasının kendisine olan ilgisinin hala devam ettiğini görmek onu çok ama çok mutlu etti. Kendisi uyuyakalmış kahvaltı hazırlayamadığı için biraz üzülse de bu sabah kendisi için oldukça keyifli başlamış oldu. Mert ise eşinin başucundan kalkıp odadan çıktı. İşe gitmek üzere yatak odasının bulunduğu kattan aşağıya inerek her gün olduğu gibi askıda duran montunu alarak evin kapısından çıktı.

Saat 08.00 civarlarını göstermek üzereydi. Mert komiser Afyonkarahisar merkez karakolunun kapısından içeri girdi. Merkezdeki herkese 'günaydın' diyerek odasına girdi. Odasına girmesi üzerinden çok vakit geçmemişti. Osman amir Mert'in odasına Tekin komiser ile birlikte geldi. Osman amir ve tekin komiser dün eve gitmemiş geceyi karakolda geçirmişlerdi. Gece boyu dünkü cinayetle ilgili ne var ne yoksa her şeyi didik didik etmişlerdi. Mert'in yanına geldiklerinde ise ona gece hakkında elde ettikleri bilgiyi Tekin komiser anlatmaya başladı.

"Olay yeri inceleme ekibi arabada bulunan kahveci Hüseyin'in üzerinde parmak izi bulamadı. Fakat maktulün hafif boğuşma izlerine rastlanıldı. Bunun yanında tırnaklarının altında deri kalıntılarına rastlanıldı. Hemen DNA incelemesi yaptık. Fakat karşımıza katilin erkek yerine kadın olduğu ortaya çıktı. Bu da bizi oldukça şaşırttı."

Mert komiser bulguyu duyunca hemen sorusunu karşısında konuşan Tekin'e sordu.

"Ya bir çıkmaz daha eklendi ya da bu deri kalıntıları önceki bir saate yaşadığı bir ilişkiye ait de olabilir mi?"

Tekin komiserin bu soruya cevabı kesin ve net oldu.

"Evet, bu ihtimalde olabilirdi. Fakat maktuldeki oluşan yaralar, boğuşma izleri mevcut olması ölüm saati sırasında oluşmuş olacağının kanıtımızı destekler sayılır. Katilimiz kısacası artık bayan olduğu böylelikle garantilendi." Bu cümlesi bittikten sonra odada bir süre sessizlik başladı.

Odadakilerin aklında tanığın ifadesi karşısında bulgular sonucu elde edilen bilgilerde oluşan bilgi karmaşası vardı. Arapsaçına dönen bu olayda aradıkları katil bayanın kim olabileceği hakkında hiç birinin aklına bir isim bile gelmiyordu. Odadaki hâkim süren sessizliği ve düşünceli halleri Osman amirin konuşması böldü.

"Mert'im artık elimizde azda olsa bir bilgi var. Emin ol yakında bu katili yakalayıp adalete teslim edeceğiz. Bunun üstesinden hep birlikte geleceğiz," dedikten sonra Tekin ve Osman amir tam odadan çıkacakları sırada kriminal bölümünden Serkan amir Osman amire "Bu bölüme acil gelebilir misiniz?" diye anons ediliyordu. Tekin ve Mert'i de yanına alarak kriminal bölüme hep birlikte indiler.

Serkan komiser ekibin gelmesiyle hemen konuşmaya başladı.

"Dünkü cinayet ile ilgili çevre kameraları incelerken işlenen cinayet saatindeki yerlere yakın tanık olan bayanın ifadesine uygun bir şahıs tespit ettik."

Bu cümle sonucunda Osman amir ve Tekin komiser bu nasıl olur dercesine Serkan'a bakış atarak dinlemeye heyecanla devam ettiler

"Bu şahısın adresine şimdi ulaştık," dedikten sonra adresi yazılı kâğıdı Osman amire uzattı.

Osman amir kâğıdı alır almaz Tekin'e hemen 'bu adamı alıp getir Mert ile burada bekliyoruz 'diyerek emrini verdi. Olay yerine Osman amir Mert komiseri göndermemişti. Tekin komiser ise başında kendisinin olduğu üç ekip aracı alarak hemen merkezden çıkıp zanlının bulunduğu yere doğru hareket ettiler. Yaklaşık yirmi dakika geçmişti ekipten henüz haber gelmemişti. Osman amir ve Mert komiserin üzerinde olukça stres bulunuyordu. İki deneyimli yaşlı kurt sabırsızlanmış bir halde olması olayın önemini yeterince belli ediyordu. Bununla beraber ikilide ki heyecanlı bekleyişi hat safhaya ulaşmıştı. Birkaç dakika sonra telsizden 'zanlı sağ salim olarak elimizde, merkeze geliyoruz' anonsunu duyunca ikili sevinmiş oldu. Birbirine katili ya da katile götürecek kişiyi yakalamış havasında bakıyorlardı. Kısa sürede zanlı yakalanmıştı. Bekleme zamanı ise Osman amir ve Mert komiser için oldukça geçmez dakikalara döndü.