Cinsiyetsiz ve Sulh Sırdaşlığı

BÖLÜM 9- Mahkumun Sırrı

SORGU

Amaçsızca yürüyordum ve hala Turmalinin başına gelen kötülüklerin etkisindeydim. 

''Gün boyu ne yapmış olabilir?'' diye sordu Topaz.

''Bir şeyler yapacağı pek fazla seçenek yok. Siazemde bulunan tüm halk bu aptal parti için hazırlanıp durdu. Birilerine yardım etmekten başka ne yapmış olabilir? Gün boyu papatya toplamaktan başka ne yapacak çocuk!'' diye sitem ettim.

Elindeki kalemi pelerinin cebine sıkıştırdı ve bana kırılganlıklarla dolu bir bakış attı.

''Çok sinirlisin.'' Diye kısa bir hatırlatmada bulundu Topaz.

''Elimde değil,'' derken kendimi çaresizce savunuyordum.

''Bahse girerim bu sorununda üstesinden geleceğiz.'' Dedi Olivin destek olmaya çalışarak.

Cevap vermedim . Topaz haklıydı ve ben oldukça sinirliydim. Sol elimi sıkıp yumruk haline getirdim. Birileri bariz bir şekilde biz cinsiyetsizlerle uğraşıyordu. Birileri bariz bir şekilde ölmemizi istiyordu. İçimizde hala bir düşman saklanıyordu. Peki bu kişi çok yakınımdan biriyse eğer ne olacaktı? Kuşkularım umutlarımı bastırıyordu.

''Hala bizimle uğraşan birileri var? Yaptığımız onca iyiliğe rağmen ölmemizi isteyen pislikler var! Merhametten yoksunlar!'' dedim kendi kendime konuşurcasına.

''Sanırım kimsenin aslını değiştiremeyiz. Kötü olan kötüdür işte!'' dedi Olivin kolumu tutup beni durdurarak. Artık koridorda hızlı hızlı yürümüyordum. Duraksayıp düşündüm.

''Pekala, mantıklı düşünmeliyiz. Öncelikle Adele ile konuşmalıyız.''

''Adele mi?'' diye sordu Topaz. Onun beni basit bir şekilde anlamasını beklemiyordum ancak görünüşe göre çoktan konudan uzaklaşıp gitmişti.

''Evet, Adele. Çünkü Adele, küçük Turmalinin en yakın arkadaşı. Derslerde birlikte aynı sırada oturuyorlar. Adelenin uyumadığı zamanlar neredeyse hep birlikteler. Ve eminim ki bugünde birliktelerdi. ''

Topaz bana büyülenmiş gibi bakıyordu. Sanki dünyanın en harika insanı bendim. Bir süre ikilemde kaldı ve cümle kurmaya çalıştı.

''Öğrencileri gözlemlemekte oldukça başarılısın!'' dedi Olivin.

''Hayır, onları gözlemleme konusunda oldukça başarılı falan değilim. Eğer gerçekten başarılı olsaydım o küçük çocuğun başına bu felaketler gelmezdi.''

''Kendini suçlamayı bırak. Çünkü bir faydası olmayacak,'' dedi Olivin.

''Siz okula gidin bende Adeleyi bulayım. Hemen dönerim. Malzeme odasında buluşalım.'' Dedim Olivin'ın tavsiyelerini geride bırakarak. Topaz hızlı adımlarla yanımızdan uzaklaştı ve gitti. Birkaç saniye Olivinla bakıştıktan sonra ellerimle yüzümü kapatıp kısa bir üzüntü içerisine girdim.

''Ne oldu?'' dedi Olivin.

''Annem! Annemi unuttum. O kargaşanın içerisinde onu öylece orada bırakıp hastaneye koştum. Gidip onu bulmalıyım.''

Olivinin yanında gitmeye hazırlanıyordum ki kolumu yakalayıp beni durdurdu.

''Merak  etme annen iyi. Jade ve Şakşakçı onu eve götürdü.''  Aniden gelen rahatlık hissinden sonra daha fazla direnmeyerek Olivini başımla onayladım.

''Peki ya Saga nerede?'' diye sordum.

''Maxsi teselli ediyor. Sanırım daha sonrada Zedd'i teselli edecek. Bu kadar hazırlık yapıp evlilik teklifi edemediği için bunalıma gireceğine eminim.''