"Sammy! Uyanman gerek, servis gelecek simdi"
Pazartesi sabahiydi. Hem bizim hem de Sam'in okula gitmesi gerekiyordu ama ikiside dünyadan bir haberdi. Hadi bir şeyler düşün... Ne yapabilirsin??
BULDUM
"Sam eğer uyanmazsan hoşlandığın kıza,yani Emily'e bütün düşündüğün şeyleri söylerim"
"Lütfen.. Ne istersen yaparım..." aniden uyanan Sam çoktan giyinmişti bile. Ben ve tehditlerim :)):)))
"Çok acımasızsın Emma, bu bir erkeğe yapılabilecek en kötü şey" Alex?
"Sana da günaydın. Ve o benim kardeşim istediğimi yapma hakkına sahibim."
"Kornayı duydun Sam, akşama görüşürüz bebeğim"
"Bende seni seviyorum sis" saçlarının arasından onu öperken Alex'in bizi izlemesini beklemiyordum.
"Ne var?" dedim sırıtarak
"Yok bir şey"
"Evet, eminim öyledir"
"Akşam koltuğa nasıl yattım ben?"
"Hatırlamıyor musun?"
"Hayal meyal"
"Kendin yattın"
Anlatmayacaktım işte. Hatırlasaydı. Çokta umrumda.
~~
Okuldan sonra
Bitti. Sonunda gerizekali okul bitti. O kadar uykusuzluga, yorgunluga degdi mi? Degdi galiba. Yinede Alex gibi yeni bir bestim olmus oldu. Hayley pesimi birakmayan bir yavru olarak yoluna devam etti. Ama yine de bitti. Koca bir yaz tatili bizi bekliyordu. Bu yaz hepimiz için muhteşem olacaktı. Önemli kimlerle, nerede ve ne yapıyor olacağımdı.. İşte önemli olan buydu. Hiçbir şeyi dert etmeyecektim.
Herşeyden önce bu akşam sahilde bir parti vardı. Herkes gidiyordu. Bu bir çeşit geleneksel kutlamaya dönüşmüştü. Her yıl okullar kapandığında düzenlenirdi. Herkes gönlünce eğlenirdi. Demek istediğim gece denize gireriz, güneşi karşılarız, kumsalda uyuruz ya da iskelede, havai fişekleri patlatırız ya da ne bileyim herşeyi yaparız çünkü kimse bize karışamaz. Bugün bizim günümüz.
"Emma, hey, nereye gidiyorsun?"
"Selam Hay, eve gidiyorum hazırlanmaya gelmek ister misin? Beraber çıkarız..."
"Evet tabii gelirim güzellik. Sen iyi misin?"
"İyiyim neden olmayayım ki?"
"Bilmem, Alex'in gelmeyeceğini duyunca baya sarsılırsın diye düşünüyordum"
"NE DEDİN SEN? Nasıl yani? Nasıl Alex okula gelmez?? Bu saçmalık!!! "
"Bilmiyorum Emm. Danny'i aramış ve senden çok özür dileyip gelemeyeceğini bildirmesini istemiş"
"Bundan kurtulamayacak!!! Beni neden aramadı ki?? Özrünü falan istemiyorum bu tam bir saçmalık!! Ondan nefret ediyorum..."
"Hayır nefret etmiyorsun"
"Evet ediyorum. Herneyse, boşver"
Böyle yapması mantıksızdı. Bir haftadır bu günü durmadan konuşuyoruz ve herşeyi planladık. Parti sonrasını bile... O tam bir gerizekalı, gerçekten nefret ediyorum...
Ama bu onun yanına kalmazdı. İlk önce onu arayacağım sonra bütün yazı ona işkence ederek geçireceğim ve bundan zevk alacağım. Evet planım bu.
"Nerdesin sen gerizekalı?"
"Bak Emm üzgünüm tamam mı? Gerçekten orada ne kadar çok olmak istediğimi biliyorsun, üzgünüm..."
"Ne yapıyorsun yap bok kafalı ama beni bir daha arama"
Ve telefon yüzüne kapanır...
5 saat sonra
"Hadi Emm main stage de en sevdiğin grup çıkacak, bunu kaçıramazsın"
"Tabiikide kaçırmayacağım şapşal" dedim gülerek.
Hayley bunu anlamıyordu... Bu akşam çalan müziklerin hepsini seviyordum... Nasıl sevmem ki? Coldplay... Bruno... Şuan hiçbirşey moralimi bozamazdı. Her ne kadar Alex malı gelmesede onu düşünmeyecek kadar meşguldüm.
Hayley, Danny ve ben main stage e doğru giderken resmen bacaklarımız titriyordu yani en azından benim... En sevdiğim şarkıcılardı, sözleri birbirinden güzeldi. Dinlerken yüzünüzde bir sırıtma oluşuyordu ama aslında gerçekler tokatlayınca kalbiniz burkuluyordu çünkü asla sözlerdeki gibi bir sevgiyi ve bağı bulamayacaksınız onlar ancak kitaplarda olur... Narin, tutkulu, acımasız ve bıçak gibi keskin bir acı vardır ve sizi hep ağlatır...
