11-GERİ DÖNÜŞ

158 9 14
                                    

*sonda açıklama var*

"Anne?!"

Gördüklerime inanamıyordum. Bu gerçek olabilir miydi?

"Güzel kızım benim." dedi annem güzel bir gülümseme ile.

Aramızda iki-üç metre kadar mesafe vardı. Birden şaşkınlığımı atarak ona sarılmam için tek engelin o üç metre olduğunu fark ettim. İç güdülerime engel olamayarak ona koşmaya başladım. O da kollarını bana açmıştı. Ve işte kendimi o narin bedenin kollarının arasında hissettiğim an göz yaşlarımı tutamadım. Bana sımsıkı sarılmıyordu. O da beni çok özlemişti.

"Şşş, ağlama güzel kızım."
"Anne... Anneciğim s-seni çok öz-özledim."dedim durmayan göz yaşlarımın arkasından.
"Biliyorum tatlım. O nedenle buradayım."dedi ve saçımı okşadı.

Başımı kaldırdım ve ona baktım. İnce ve uzun parmaklarıyla narin bir şekilde göz yaşlarımı sildi. Çok özenerek ve ürkek bir şekilde yapıyordu. Sanki hâlâ bir bebeği seviyormuş gibi...

"Anne... Ben şimdi.. Şey mi, öldüm mü?"dedim ve birkaç gözyaşı daha akıttım.
"Ah canım küçük kızım benim."dedi iç çekercesine.
"Anne ben anlamıyorum."dedim yine ağlamaya başlarken. Bana yine sıkıca sarıldı ve saçımı okşamaya başladı.
"Anlatacağım canım."
"Anlat o zaman anne. Çünkü ben hiçbir şey anlamıyorum."

Yavaşça beni kendinden uzaklaştırdı ve ellerini yüzüme koydu.

"Güzel kızım şu an sana ne kadar sarılmayı istesem de yapamam. Sana her dokunduğum saniye seni buraya daha çok çekiyor."dedi. Gülümsedi ve ellerini yüzümden çekti.
"Ama ya ben burda olmak istiyorsam?"
"Olmamalısın."
"Ama neden?"derken göz yaşlarım bana yine ihanet etti.
"Canım, biliyorum bu aralar omuzlarında çok yük var. Sen bilmesen de ben hep senin yanındayım. Her korkunç olayda senin başucundaydım. Ama bunun öyle kalmasına izin vermelisin."
"Ama anne istemiyorum. Orayı istemiyorum."
"Biliyorum tatlım."dedi ve zorla gülümsedi.
"Ama...?"
"Ama babanı düşünüyor musun? Onun nasıl yıkılacağını tahmin edebiliyor musun? Sen onun her şeyisin. Peki Debby, Mary ve Carl? Onlar bunu atlatabilecek mi sanıyorsun?"dedi ve bir süre sessizlik bize eşlik etti.
"Peki ya diğerleri? Bana zarar verenler. Onlara ne olacak anne?"dedim sessizliği bozarak.
"Onlar mı? Sana zarar veren sadece Alexis."
"Hayır Brianna da yardım etti ona. Ayrıca Sebastian da var."dedim fısıldayarak.
"Yanılıyorsun. Brianna sana yapılan korkunç oyunda tek bir yardımda bulunmadı. Alexis intikam ateşi ile tutuşurken senin canını yakmak için her şeyi yaptı."

Şaşkınlığım sessizliğe neden oldu.

"Peki Sebastian?"dedim yutkunarak.

Annem gülümsedi.

"Seni aptal aşık. Sebastian seni seviyor Cloe. Aranızda olanlar senin aşktan bu kadar korkman. O iyi bir çocuk."

Şaşkınlığım yine sessizliğe neden oldu.

"Yani ben... Oraya dönmeli miyim?"
"Dönmelisin güzel kızım. Henüz çok gençsin bırak hayat sana arada kötü sürprizlerde yapsın. Unutma o kötü sürprizleri tek başına aşmayacaksın. Ben her zaman senin yanında olacağım."
"Anne..."dedim yanına yaklaşarak. "Seni çok seviyorum."
"Ben de seni çok seviyorum güzel kızım."dedi ve ortadan kayboldu.

Gözlerimi açmakta zorlanıyordum. Fakat etraftaki sesleri çok iyi duyuyordum.

"Uyanıyor galiba."diyordu bir erkek sesi.
"Hemen doktor çağırın!"dedi daha gür bir erkek sesi. Bu babamın sesiydi.

Bir Genç Kızın GünlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin