SIRT SIRTA

8.bölüm

rana

sabah büyük bi gürültüyle uyandık ablamla sabahlıklarımızı giyinip avluya çıktık aa halamlar gelmiş hoş gelmiş amcamla ve babamla tartıştılar vee bombaa yağmurun bekaret kontrolünü istedi ee kadın haklı tabi benmde öle bi yeğenim olsa bende isterdim aman düşman başına neyse odamıza çıkıp hazırlandık kahvaltımızı yaptık hazırlandık evde erkekler olmadığı için rahattık bende yengemin yanına gittim yeğenimi sormam lazım zaten 1-2 ay sonra bu konağa misafir olarak gelicem ahh abla ahh seni asla suçlamıyorum sen öle sanıyosun neyse yengemin yanına geldim kapıyı tıklattım

"gell"

"yenge müsaitmisin?"

"müsaitim ranacım" yanına oturdum boş boş oturuyoduk ne yengem bşy diiyo ne ben en son dayanamadım

"yenge sohbetinde süpermiş"

"aynen ranacım seninkide" 

"yenge abimle aran nasıl "

"iyi ama şu hamilelik hormonları yüzünden biraz kavga ediyoruz "

"ahahah yenge akşam oyüzdenmi abim kapıyı çarpıp evden çıktı cidden nie öle yaptı "

"akşam canım portakal istedi neymiş efendim nie bu saate canm portokal istemişmiş bende ağladım işte sen beni sevmiyosun fln dedim oda el mahkum gitti" yengem bunları anlatırken ben gülmekten karnıma ağrı girmişti 

"yenge sen koskoca mardinin en büyük aşiretinin ilk erkek velihatı POYRAZ ATAOĞLUNUMU portakal almaya gönderdin"

"çok gülme rana ATAOĞLU 2 gün sonra sende hamile kalırsan aş-erirsen bende seni görürüm "

"valla yengecağzım ben asla onlara erkek çocuk vermem hem ben kendim daha çocuğum "

"valla görümcecağzım görürüz erkek çocuk verirmisin vermezmisin üstüne kuma alırlarsa ozamn görürüz"

"ayy yenge ben mutfağa iniyorum yemek yapıcam daha "

"hemn kaç zaten "

"halacığım sakın sen annenle babana benzeme bana benze ben bu konaktan gittikten sonra izimi sen sürdür " ben bunları derken yengemiin bebişi tekme attı 

"küçücük cocuk bile evet dedii yenge"

"tamam tamam benzesin sana"

zefer gülüşümü takıp mutfağa iindim 

"ablam nerde "

"rahşan hanımım kilerden pirinç almaya gitti "

"tamam " yemek yapmaya başladık içli köftenin dışını yaptık ve diğer iç mazemesinide yaptık ben içli köftelerle uğraşırken annem mutfağa geldi  anne  bişeymi istedinin"

Ablam bian sıçrayarak uyandı
"su alıcaktım"hemn anneme su koyup vrdim içtikten sonra mutfaktan çıktı yemekler hazırlanmış sofra daha kurulmamıştı nie çünkü babamlar daha gelmedi  bende odama çıkp müzik dinlemek için telefonumu aldım

  Artık hayatım paylaşacak kadar iyi değil
kelimelerle kavgalıyım yine
kendimle konuşmam bile gereksiz
hiç durmadan susan yüzüm artık yok gitmiş

kalkıp kimseye günaydın demiyorum artık
nasılsa kasvet arkadaşım
tek gözümle andım bu sefer seni
artık diğeri ağlayacak kadar iyi değil

sanki hergün ogün gibi durgun
anlamadan hayal etmeseydim hiç
gerçeğim artık hayaline vurgun
ne istediğimi artık biliyorum

ne oldu ki ne yaptın sanki bana
kızamıyorum bu yüzden duymamana
artık olmaman gerek bu seni duymama sebep
bak duydum yine yeniden çünkü artık olmaman gerek

sözlerini mırıldanırken kendimi uykunun kollarına bıraktım 

2 saat sonra 

biri beni dürtüyo yeter bune yaa gözlerimi kırpıştırıken ablam olduğunu öğrendim 

"efendim abla"

"kalk sofrayı hazırlayalım babamlar gelir şimdi "

"tamam abla yüzümü yıkayıp geliyom"

"tamam"

banyoya girip elimi yüzümü yıkadım aşşağıya inip sfrayı hazırladık hazır olunca zaten babamlarda işten gelmişlerdi bende boş durmamak için odama çıkıp yatağımı düzelttim  düzelttikten sonra indim herles oturmuştu bende kendi yerime geçtim babamın afiyet olsun demesini bekliyoduk 

"afiyet olsun" deyince başladık yemekler yenildi sofrayı toplatıp yukarı oturma odasına çıktım 

"bişey istermisiniz"

"çay olur "mutfağa geri indim çay suyunu koydum çayın suyunu bekleyene kadar ablamla konuştum çay suyu olunca demleyip  tatlıları hazırladım tepsiye koyup yukarı çıkardım masaya dizdim aşşağıya indim zaten çay  olmuştu bardaklara koyup salona götürdüm çaylarımızı içtik ben kirlleri yıkadım odama çıkıp uyudum 
-düzenlendi.

-eda