Multimedya : Şimdiye kadar tanıdıklarımız
Foxes - Let Go For Tonight
Yukarıdaki sesle istemsizce gözlerimi irileştirmiştim. Yerlere bir şeylerin kırma sesi bağrışma peki yukarıda kim vardı. Bora. hızla yerimden kalktım. Üstüme gelen soğukla geri odamın içine yürüdüm. Lanet olsun bu üstümle gidemezdim. Üzerime dolaptan uzun hırkamı alıp geçirdim. Göğüs kısmından südyenimin başları gözüküyordu altım daysa diz kapağımın biraz üstündeydi. Yinede diğerinden iyidir diyerek koşar adımlarla terliğimi giyip dışarı Bora'nın evine gittim.
Binadan başka birine görünmemeye dua ederek yukarı çıkıp kapıyı tıklattım. Biraz bekledikten sonra kapıyı Merve açtı. Merve bu bizim Merveydi. Peki yarı çıplak Merve'nin bu evde ne işi vardı.
Merve beni gördüğüne o kadar da sevinmemişe benziyordu. kekeleyerek "A-Asena senin burada ne işin var." Kaşlarımı çatarak onu inceledim. Üzerinde pantolon üst tarafı ise sadece südyen vardı. Saçlarıysa yeni banyo yapmışçasına ıslaktı. "Rüzgar senin evine gelicekti. Bu kılık kıyafet ne ?" Merve gözlerini kaçırıp yere bakmaya başladı.
"Merve senin bu kılıkta burada ne işin var." Sesimi yükselterek söylemiştim. Sonradan sesim diğerine göre daha da alçaltarak "Ve az önceki büyük gürültü de neydi ?" Kapı biraz daha açıldığında altında havlu olan Bora göründü. Beni gördüğünde üzerimi inceledi.
Evet BİNGO şu an benim üzerimde pek düzgün değil. Bunu hatırlamamla elimi alnıma vurdum. Bunu sonra kendimi dövmem için şimdilik bir kenara koydum. Bora kaşlarını çatıp gözlerini kıstı. Bakışları üst tarafımda açık kalan kısımda takılı kaldı. Lanet giresice şey.
"Ne zamandır tanışıyorsunuz ?" İkiside cevap vermedi. Merve bana bakmamak için elinden geleni yapıp etrafına göz gezdiriyordu. Boraysa tamamen üst kısmıma ve bacaklarıma odaklanmıştı. "Size soru sordum fark ettiniz mi ? Neyse boşver bunu her türlü Rüzgar duyucak." Aşağı inmek için geri adım attığımda Merve hızlı davranarak kolumu kavrayıp kendine çekti.
"Lütfen bundan Rüzgar'ın haberi olmasın. Söyleme ona zaten bu sondu." Ona karşı gözlerimi pörtletip kaşlarımı kaldırdım. "Bu son mu ? Ne yani bu ilk değil mi ? Kaç kere oldu böyle birşey." Merve söylediği şey için pişman oldu. Kolumdan elini çekip yeniden gözlerini kaçırdı. "Bundan Rüzgar'ın da haberi olucak. Ne dersen de boş daha fazla senin gibi biri için hayatından vakit harcamasın. Mide buğlandırıcısınız." Merdivenlerden koşarak indim. Merve de herşeyi idrak ettiğinde benim peşimden o da koşuşturmaya başladı ama ondan daha öndeydim. Evime kapıma koşarken kapıya çarpmayı düşünmüyordum. Ama işte eh hayat istediğin gibi yürümüyordu. LANET GİRESİCE KAPIM KAPANMIŞTI ÜSTELİK BEN BU HALDEYKEN gerçekten bugünlerde sinirim altüst olmuştu.
Sinirle dişlerimi birbirine bastırarak boğazdan gelen hırıltılı bir ses yapmıştım hep sinirlendiğimde yapardım. Kapıya sertçe yumruk attığımda elim acıdığı için daha fazla sinirlenerek olduğum yerde bütün gücümle zıplamaya başladım. Arkamı döndüğümde Merve beni izliyordu. Buna karşı daha fazla sinirlenerek kolumu ısırdım. Doğru duydunuz kolumu ısırdım. Sinir bozukluğum vardı. Çok fazla sinirlendiğimde kendime zarar veriyordum. Eğer zarar vermezsem sanki bütün vücudum parçalara ayrılcakmış gibi hissediyorum. Evet ben küçük çaplı ama her an büyümeye hazır sinir hastasıyım ta ta tam.
Artık kolumu bıraktığımda kolumda 32 dişimin izi geçmişti morarcağına emindim küçüklüğümden gelme kolumda bir ısırık izi vardı...
Yavaş yavaş sinirim geçmeye başladı. Kısa sürerdi. Kendimi kontrol almada fena değildim. Dik dik Merve'ye baktığımda merdivenlerin sonunda da Bora öylece durmuş bizi izliyordu. Tabiii o kadar ses yaptık. Sizce de meraklı bir bina sakinleriniz olsa bu sesi merak etmezler miydi ? Tabikide ederlerdi. Peki ailemle konuşurlardı mıydı ? Evet peki şu an anlatılmak için konumuyuz hemde büyük derecede ilk başta çaprazımdaki öğrenci çocuk çıktı. Bizi öyle gördüğünde gözlerini daha da büyüttü. Sanki gördükleri gerçek değilmiş gibi gözlerini ovuşturdu. Kapıyı kapatıp tekrara açtı. Yüzünde şaşkınlık dolu bir gülümseme belirdi. Binada "Cennete geldim galiba. Ya da eğer bu bir rüyaysa sakın beni uyandırmayın en azından bu iki çıtır kızı becerene kadar." Duyduklarım karşısında kaşlarım çatılırken. Sinirle bir iki kelime söyliyecektim ki geri vazgeçip hızlıca Bora'nın yanından geçip. Evine girdim. Diğer ikiside benimle beraber yukarı çıkıp eve girdiler ardımızdan kapıyı kapattık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Üst Kattaki Psikopat #Wattys2016
Mystery / ThrillerKorktum hem de çok onun katil oluşunu öğrendiğim de hele ki gözümün önünde sevdiğim arkadaşımı öldürdüğün de ona canavar olarak baktım ailesini bu hale getiren den ölesiye korktum. Ama canım için savaştım. Bu savaşı ondan kaçışımı sevdiğim insanları...