Nazlı
Elini ağzından çeker.
Nazlı: Ne yaparsın öper misin?
Savaş: Yapamam mı sanıyorsun?
Nazlı: Yap.
Savaş : Zorluyorsun suan beni.
Nazlı biraz daha yaklaşır savaşa.
Nazlı: İradesiz misin bu kadar.
Savaş: Uyarıyorum seni.
Nazlı: Uyarını dinlemiyorum. Nolucak?
Savaş: Söz dinle.
Savaş bu sefer yaklaşır nazlıya. Kulağına eğilip.
Savaş: İnat uğruna kendini kullandırma.
Aniden açelya dalar suya.
Açelya: Bu iş çok uzadı. Hadi nazlı gidiyoruz.
Nazlı: Daha yeni başlamıştık oysaki.
Savaş: Bencede.
Açelya: Hadi gidiyoruz nazlı deyip kolundan çekip havuzdan çıkardı. Arkasındanda savaş çıktı.
Nazlı havluya sarılıp oturdu bi kenara.
Açelya: Ne yapmaya çalışıyorsun sen?
Nazlı: Ne yapıyormuşum?
Açelya: Savaş! Onunla....
Nazlı: İstediğim kişiye istediğimi yaparım.
Açelya: Ne halin varsa gör.
Nazlı: Aaaa ama açelya.
Açelya: Sus nazlı.
Ahmet
Ahmet: Bilerek yenildin.
Savaş: Yoo paslanmışım.
Ahmet: Suyun altında bi süre beklediğini gördüm.
Savaş: Olabilir.
Ahmet: Yapma savaş.
Savaş: Yapmamam için tek neden söyle?
Ahmet: Öpücektin onu demin.
Savaş: Evet.
Ahmet: Neden ?
Savaş: Canım istedi.
Ahmet: O kızdan uzak duramıyorsun.
Savaş: Yoo.
Ahmet: İkimizde biliyoruz ki. Sen hiçbir kızı öpmedin savaş. Peki neden nazlı özellikle o neden.
Savaş: Çünkü beni tanımıyor ve sınırlarımı zorluyor.
Ahmet: Sınırlarını zorlayan ilk kız değil nazlı.
Savaş: Çok kurcalıyorsun.
Ahmet: Değiştiğini sanmıştım.
Savaş: Bende.
Açelya Ahmete seslenir. Sonrada yanına gelir
Acelya: Gökyüzü.
Ahmet: Efendim.
Açelya: Biz üzerimizi değiştirip bize gidiyoruz.
Ahmet: Ben eve gidicem çok yorgunum.
Açelya: Haberdar et beni. Kafanı kırarım.
Ahmet: Tamam ederim.
Deyip ayrılırlar.
Açelya
Açelya: Bize geleceğini düşünüyorum.
Nazlı: Çok uykum var. Üzerimizi değiştirip hemen size uçmak istiyorum.
Açelya: Tamamdır.
Üzerlerini değiştirip. Eve giderler.
Açelya: Karnın aç mı?
Nazlı: değil.
Açelya: Benimde.
Nazlı: Neden yüzme bilmediğimi söyledin?
Açelya: Bilmemesi gerekiyordu.
Nazlı: Neden?
Açelya: Ne kadar ortak yön. O kadar geçireceginiz zaman demek.
Nazlı: Vay. Baya planlıyız.
Açelya: Senin kadar olmasakta.
Aniden kapı çalar.
Açelya: Kim bu saatte.
Nazlı: Açta öğrenelim.
Açelya kapıyı açar. Karşısında savaşla ahmeti görür şaşırır biraz.
Açelya: Eve gitmiycek miydin?
Ahmet: Vazgeçtik.
Deyip içeri dalarlar.
Nazlı: Kimmiş?
Savaş: Biz.
Nazlı: Ne işin var senin burda.
Savaş gidip nazlının yanına oturur.
Savaş: Oyun oynamak için geldik.
Açelya: Ne oyunu ?
Ahmet: Sen mi Ben mi.
Açelya: olmaz.
Ahmet: Neden?
Açelya: Çift oyunu bu.
Ahmet : Tamam işte. Senle ben. Nazlıyla savaş.
Açelya: Ama onlar....
Nazlı: Ben varım.
Açelya: Ama...
Nazlı: Hadi herkes masa başına.
Ahmet: Ben başlıyorum. Savaş nazlıya sor.
Savas: Sen mi ben mi ?
Nazlı:Ben.
Ahmet: Vay cesaretli. Bugün savaşın seni öpeceğini bile bile neden yaklaştın?
Nazlı: Öpemezdi biliyorum.
Ahmet: Eminsin yani.
Nazlı: Eminim.
Nazlı: Açelya savaşa sor.
Açelya: Sen mi b....
Savaş: ben.
Nazlı savaşa doğru döner.
Nazlı: Ailen nerde?
Savaş: Görüşmüyoruz.
Nazlı: Neden?
Savaş : Tek soru.
Savaş: Ahmet açelyaya sor.
Ahmet: sen mi ben mi.
Açelya: Sen.
Savaş: Açelyaya ilk ne zaman yalan söyledin?
Ahmet:Geçen yaz.
Açelya şaşkınca ahmete bakar.
Savaş: Neydi?
Ahmet: tek soru unutma.
Nazlı: Savaş açelyaya sor.
Açelya: Sen. Der birden.
Nazlı: Bu soru değilde biraz itiraf gibi olucak.
Savaş: Ne?
Nazlı: Neden suyun altında bekledin?
Ahmetle açelya o an şaşkın bi şekilde savaşa bakar. Ne hikmetse tam o anda elektirikler gider.
Açelya: Biz mum bulup gelelim. Hadi ahmet deyip masanın etrafından kalkarlar.
Nazlı bi anda anlamadığı biri tarafından tişörtünden çekilir.
Savaş: Zorlama demiştim.
Nazlı: ama ben zorladım.
Savaş hiç cevap vermeden nazlıyı dahada kendine çeker. Karanlıktan ikiside birşey göremiyordur.
Savaş: Kaşınıyorsun der dudaklarına doğru üflerek konusur.
Nazlı: Daha ne kadar dibime girmeyi düşünüyorsun? Der.
Savaş: Yapamam sanıyordun dimi.
Nazlı:Sanmıyorum sadece eminim.
Savaş: Beni sen öpüceksin Nazlı.
Nazlı: Asla.
Savaş: Bu kadar eminsin yani kendinden. Der ve dudaklarını nazlının dudaklarına değdirir.
Nazlı: İlk kimin pes edeceğini görücez.
Savaş: Görücez. Dediği an ışıklar gelir. Savaş o an nazlının gözlerinin kapalı olduğunu görür ve gülmeye başlar. Kendini geri çeker sonrada.
Nazlı: Neden gülüyorsun?
Savaş nazlının kulağını eğilip.
Savaş: Gözlerini kapattığını görmedim sanma. Der nazlı sesli bir şekilde yutkunur.
Nazlı: Refleks sadece der.
Savaş: eminim öyledir.
Savaşın aniden telefonu çalar.
Savas: Alo.
Savas: Hemen geliyoruz.
Savaş: Hadi nazlı kalk hastaneye.
Nazlı:Tamam.
Açelya: Nereye?
Nazlı: Hastaneye.
Açelya: Dikkat et kendine.
Nazlı: Sende. Der ve evden çıkarlar.
Savaş hızla arabayı hastaneye sürer ve konuşmaz.
Savaş: Nerde?
Hemşir: İçerde.
Savaş içeri girer.
Savaş: Yine mi?
Melike: Tiryakin oldum doktor.
Savaş: Neden kestin ?
Melike: Seni görmek istedim.
Savaş: Belasın yani.
Melike: Aynen.
Savaş: Nazlı yarayı temizle.
Nazlı: Ama be...
Savaş: İkiletme.
Nazlı yarayı temizler yavaşca.
Savas: Acele et.
Nazlı: Yapıyorum işte. Der bağırarak. Savaş aniden nazlının kolunu tutar. Kapının önüne çıkartır.
Savaş:Bidaha sakın bana hastalarımın önünde bagırma. Der kükrer resmen.
Nazlı: Ne değişken bir yapın var be. Bi öylesin bi böyle.
Savaş: Doğru konuş.
Nazlı kolunu sertçe çeker.
Nazlı: Benim sorumluğumda olmayan işleri bana yaptırtıyorsun. Yapıyorum üstüne aceleci davrandırıyorsun sonra suçlu ben mi oluyorum?
Savaş: Evet. Sen benim asistanımsın ben ne dersem o!
Nazlı: Yok öyle birşey.
Savaş: İçerdeki hastanın işi bitsin görüşücez senle. Deyip içeri girer.
1 saat sonra.
Nazlı
Savaş beyi odasında bekliyordum. Gözüme çarpan fotoğrafa yaklaştım. Ahmetleydi. Vay baskette oynuyormuş. Kapı hızla acışınca o tarafa döndüm. Hızlı adımlarla üzerime geldi. Olduğum yerde kaldım geri falan gitmedim.
Savaş: Ne yaptığını sanıyorsun? Ne bu dik başlılık?
Nazlı: Etkiye tepki veriyorum sadece.
Bir adım daha geldi. Bende inadına bir adım daha attım. Bir süre öfkeli gözlerle birbirimize baktık.
Savaş:Uyarmıştım.
Nazlı:Bende dinlememiştim.
Savaş: Olacaklara karışmıyorum.
