11.Bölüm

211 18 5
                                    

Birden kapı açılır. Savaş dışarı çıkar. Nazlının parmakları hala burnundadır savaşı görünce aniden elini arkaya çeker.
Savaş: Napıyorsun burda?
Nazlı: Hiiiç sizi arıyordum.
Savaş: Elinde ne var?
Nazlı: Hiçbirşey der masumca.
Savaş: Elini uzat.
Nazlı ellerini uzatır.
Nazlı: Yok birşey demiştim.
Savaş: Aferin.
Savaş ilerlemeye başlar nazlıda arkasından.

Odaya geçerler.
Savaş: Bakıp incelemen gereken dosyalar var.
Nazlı: Tabi savaş bey.
Savaş: Bey? Sen öptüğün insanlara sonradan bey mi dersin?
Nazlı: Sadece saygıdan.
Savaş: Hiç sanmıyorum. Buraya sanada bi masa koysunlar söyle.
Nazlı: Tamam. Der

Savaş dışarı çıkar.
Nazlı: Uyuz şey bende seninle uğraşmazsam. Deyip savaşın arkasından odadan çıkar. Onu takip etmeye başlar. Kantinde oturduğunu görünce bir süre bekler. Kantindeki insanlar azalınca yanına gider. Sandalyeye oturur.

Savaş: Sen beni takip mi ediyorsun?
Nazlı: Evet.
Savaş: Dürüst olman güzelmiş.
Nazlı: Öyle miymiş. Der sonra savaşın kulağına yaklaşır. İlkin olduğumu neden söylemedin. Der kıkırdayarak. Kafasını geri çeker sonra savaş gülüyordur.
Savaş: İlkim olduğumu nerden çıkardın?
Nazlı: Kuşlar söyledi.
Savaş nazlıya yaklaşır.
Savaş: Çok sıkıyorsun.
Nazlı: Neden?
Savaş: İlkim olman hiçbirşeyi değiştirmez. Hatta seni küçültür bile. Bunu sana kim söylemişse seni denemiş. Savaş nazlının kulağına yaklaşıp devam eder. Sen der fısıltıysa. Etkilediğini düşünüyordum. Ama etkilenmiyormuşum. der. Derin bi nefes alarak devam eder. Bu kadar basit bi lokma olacagını düşünmezdim. Kızlar genelde beni öpme çabasına girmez. Etkilendiğim an öperim. Ama sen etkilenmemi bile beklemedin. Der nazlı yutkunur. Açelyanın ona yalan söylediğini anlar. O an telefonuna mesaj gelir. Kendini geri çekip tuş kilidini açar.

Açelya
Bunu yapmak zorundaydım. Sen yanlış yapıyorsun. Savaş yanlış kişi onunla oynayamazsın, parçalanırsın. Bu sadece başlarsan neler olur bi göstergesi. Yaklaşma ona. Kalbini kırmasına izin verme.

Yazıyordur. Nazlı hızla masadan kalkar. Arkasını dönüp gidecekken tekrar savaşa döner. Masaya yaklaşır.

Nazlı: Ha bu arada etkilenmediğini söyledin ya.
Savaş: Ee?
Nazlı: İtmek için kollarını kaldırdığında karşı koyamadın. Sen ister kabul et ister etme. Benden etkileniyorsun.
Savaş: Kendinden bu kadar emin olma. Basitsin gözümde.
Nazlı: Basit miyim ? Güldürme beni.
Arkasını dönüp kollarını açar. Hey millet bana bakın diye bağırır. Savaş ona şaşkınca bakar.
Nazlı: Savaş bey benden etkilenmiyormuş ama acilin ortasında öpüşüme karşılık verdi. Sizce bu ne kadar doğru.
Savaş: Yalan söyleme karşılık vermedim der fısıltıyla.
Nazlı: Sen öyle san. Der tekrar insanlara döner.
Nazlı: Bunun bana açıklamasını yapar mısınız? Der. Herkes susar. Savaşa dönüp devam eder. İşte bu kadar saçma herşey. İnsanların herşeyini tedavi edebilen insanlar buna cevap bulamıyorlar. Neden biliyor musun der. Savaş sadece onu izler.
Nazlı: Sen der parmağıyla omzuna vurarak pisliğin tekisin. Daha hislerinin farkında bile değilsin.
Savaş: Git burdan.
Nazlı: Durmaya niyetim yok zaten. Hesabını kesmem gereken biri var. Der ve ordan uzaklaşır.

Dışarı çıkıp taksiyi çevirir. Telefonunu açıp açelyanının bulunduğu konuyu bulur. Soföre adresi söyler. Mekana geldiğinde hızla içeri girer.

Açelya: Bende seni bekliyordum.
Nazlı: Ne yaptığını sanıyorsun sen? Yalan söylemek hemde bana?
Açelya:Yalan değil sadece eksik.
Nazlı: Onun karşında küçük düştüm.
Açelya: Sen yine kendini üstün tutacak birşeyler söylemişsindir.
Nazlı:Açelya sanaa neden diyorum der. Dişlerinin arasından.
Açelya: Çünkü uyarılarımın hiçbirini dinlemedin. Hakettin.
Nazlı: Ne zaman dinledim?
Açelya: Bu sefer dinlemeliydin. Dinlemezsen olacaklarıda gördün.
Nazlı: Sence sırf bunu yaptın diye vazgeçer miyim?
Açelya: Dahada ileri giderim.
Nazlı: Bende.
Açelya: Uzak dur.
Nazlı: Bana karışma. Uzak dur benden bi süre.
Açelya: Ne diyorsun sen?
Nazlı: Yüzünü görmek istemiyorum.
Anladın mı?
Açelya: Anladım der. Nazlı hızlı adımlarla oradan çıkar. Rahatlayacağı bir yere gitmesi lazımdır. Aklına ilk geldiği yere gider.

Yarım saat sonra.

Köprünün demirlerinden sıkıca tutulur. Altından sular çok hızlı bir şekilde geçiyordur. Su sesi nazlıyı biraz olsada rahatlatır. Derince nefes alır. "Hepinizden nefret ediyorum." Diye bağırır. "En çokta senden...." der ellerininin arasındaki demiri dahada sıkar. Hızlıca arkasını dönüp yürümeye başlar.

Bir saat sonra.

Nazlı
Hastaneye hızlı bir giriş yapar. Lavaboya doğru ilerler. İçeri girdiğinde yüzüne bir miktar su alıp yüzüne atar. Kapının hızlı açılmasıyla irkilip arkasını döner. Savaş hızlıca gelip kolundan tutar. Wc de kimse olmadığından rahattır. Nazlının kolunu sertçe sıkar.
Savaş: Sen varya der. Derin nefes alarak beni fazla zorluyorsun der dahada sıkar.
Nazlı: Bırak kolumu. Tıslar acı çeker gibi.
Savaş: Bütün hastaneye rezil ettin lan beni.
Nazlı: Beyfendimizin egosumu zedelendi.
Savaş nazlıyı tuvaletin içine doğru iter.
Nazlı:Bırak be. Bıraksana hayvan. Bırak.
Savaş: Suss!
Nazlıyı sertçe içeri iter arkasından oda girip kapıyı kiritler.
Nazlı: Savaş aç. Bak benim dar alan fobim var.
Savaş: Görücez bakalım ne kadar şiddetliymiş.
Nazlı: Ruh hastası der iki elini yumruk yapıp savaşın omuzuna vurur. Aç şunu.
Savaş: Elin hafifmiş.
Nazlı sol dizinle karnına vurup onu büker sonrada sırtına sol kolunun üst kısmıyla vurur. Savaş hareketine karşılık onu kolundan tutup sertçe duvara yapıştırır. Ona yaklaşır.
Nazlı: Yine basit numaraların.
Cümlesini bitirdiği an savaş gömleğinin düğmeli kısmından çekip dudaklarına yapışır. Nazlı ne olduğunu anlamadan gözlerini skkıca kapatır. Savaş dudaklarını oynatmaz. Sadece öpücüktür. Savaş geri çekilip nazlıya bakar. Nazlı baygın bir sekilde ona bakar.
Savaş: Basit bir kıza basit bi öpücük.
Nazlı: Öldürürüm seni.
Savaş: Sen beni daha çok öpmeyi tercih ediyorsun. Hatta istediğin zaman gel yine karşı koymam.

Geçmişin YarasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin