medya: Gece
Şu an belki sıkıntıdan ölmek üzereyim. Yine şu lanet derslerdeyiz. Zilin çalması için dua ediyorum. İmana geldim. Sınıfa şöyle bir göz attığımda herkes baygın bakışlarla tahtaya bakıyordu. Neredeyse herkes uyudu uyuyacak. Kafamı sıraya koyup uyusam oda olmaz. Bütün gün derslerde kafamı sıraya koyduğum için sırtım ve boynum ağrımaya başladı. Benim bu dersi kaynatmam lazım. Acaba ne yapsam. Hoca ise sıkılmadan ders anlatıyordu. Hala nasıl buradan kurtulacağımı düşünürken aklıma gelen fikirle sırıttım.Hoca bana seslendiğinde içimden 'işte fırsat ' edemedim.- Gece , tahtaya çık ve soruyu yap.
Birşey demeden tahtaya çıktım. Sınıftakiler şaşırmıştı. Çünkü ilk defa itiraz etmeden tahtaya çıktım. Hoca tahta kalemini bana verdiğinde sınıfa döndüm ve sırıtarak göz kırptım. Herkes bu hareketimle dikkatlice beni izlemeye başladı.
Soruyu çözdüm ve bilerek kalemi yere düşürdüm.
- Ahh. Ne kadar sakarım.dedim
Sonra eğilerek kalemi aldım ve cebime koydum. Diğer cebimden ise çıkardığım bozuk , yazmayan kalemi hocaya uzattım.Sonra sırıtarak yerime oturdum. Hoca kalemiyle tekrar tahtaya yazı yazmaya kalkınca kalemin yazmadığını farkedip kaşlarını çattı. Sonra sınıfa döndü.
- Üzgünüm çocuklar . Dersi bitirmemiz gerek . Kalemim bitmiş.dedi
Hoca böyle dediğinde sanki herkes planlamış gibi bana baktı. Sonra hoca çantasını toplayıp sınıftan çıktı. Herkesin üstünde dersin yorgunluğu vardı ama ders bittiği içinde memnunlardı. Ağır ağır tahtanın önüne geçtim . Cebimden hocanın yazan , sağlam kalemini çıkarıp havaya kaldırdım ve sırıtarak konuştum.
- Hadi ama millet , neşelenin artık. Ders bitti , işkence bitti.dedim
Bu dediğime kıkırdamaya başladılar. Sonra bana ' sen ne şeytansın' der gibi baktılar. Sonra sınıfta adının Mert olduğunu öğrendiğim çocuk konuştu.
- İnanamıyorum. Senmi aldın kalemi. Peki hocanın elindeki kalem ? .dedi
- Hocanın kalemini bilerek yere düşürdüm. O sıradada kalemleri değiştirdim.dedim sırıtarak
- Ama o moruk hocanın derside hiç çekilmiyor yahu.dedim homurdanarak.
Bütün sınıf kahkaha atmaya başladı. Sonra sınıfa müdür girdi. Herkes bir anda sustu.
- Ne oluyor burada. Gece yanıma gel ve neler olduğunu anlat.dedi müdür.
Müdürün yanına giderken ayağım birşeye takıldı . Yere düşerken elim müdürün saçına gitti. Müdürün saçıyla yere düştüm. Neeeee... Saçmı . Oğlum bunlar peruk. Bütün sınıf gülmeye başladı. Müdüründe kel başı meydana çıktı. Bende elimde perukla sıranın üzerine çıktım. Müdür üstüme gelmeye başladı.
Bende bir sıradan diğerine atlıyordum. Sınıfsa gülüyordu.
- Müdür bey valla istemeden oldu. Ben nereden biliyim sizin peruk taktığınızı .diyordum kendimi kurtarmak için
O sırada sıradan sıraya zıplarken ayağım kaydı ve sıradan düştüm. Canım acıyacak kesin.
Ama canım acımadı . Yumuşak bir şeyin üstüne düştüm. Bana dehşetle bakan sınıfa döndüm.
- Benim canımın acıması gerekmiyormuydu.dedim
Diğer farkettiğim ise herkesin kendini gülmemek için kendini kastığıydı. Sonra kafamı aşağıya eğip üstüne düştüğüm şeye baktım. Aman tanrım. Neee. Müdürüm üstüne düşmüşüm.
Birde niye canım acımadı diyorum. Müdürün göbeğine düşmüşüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Kız 1 (İntikam Ateşi)
Ficção Adolescenteİntikam hırsıyla yanan bir kız. Karanlığın içine batan bir kız. O sonradan kötü olmadı. O hep kötüydü. Her zaman acımasız , kötü bir kızdı. İnsanlarla kukla gibi oynayan , uyuşturucu ve sigara içen bir kız. Canı istedi diye insanların derilerin...