Aşka DEĞER

Bölüm 21 : Şirket Patronu

Üç hafta sonra ;

Düzenli bir şekilde her gün aglıyor yataktan cıkmıyordum evet rüya gibi günler gelip geçmişti. ve kayıpları çok acı olmuştu.Başaran amca keşke burda olsaydın yine benim yanlış yaptıgım kahveleri içip hiç sesini çıkarmasaydın yine burda olsan bana senelerce para vermesen.Düşünceler beni boguyordu Areli çok özlüyor kokusuna çok muhtaç hissediyordum.Yelizin evde olmayışıyla tekrar aglamaya başladım hemde okadar sesli aglamaya başladım ki bir ara kendımı kaybedecektim.Tam salya sümük kıvama geldiğim sırada zil çaldı e tabıkı komşular duymuş birşey oldu sanmışlardı.Burnumu ve gözlerimi sildikten sonra aynada rezil halıme baktım allahım kendımden geçmiştim.Herhangi bir komşu diye kapıyı açtıgımda karşımda tüm seksiliği soguk duruşu ve cazibesi ile Arel duruyordu vallahı halımden utanmıştım ve o beni görünce resmen korkmuştu;

-Sana ne oldu böyle bu halın ne

-Ne istiyorsun Arel

-İçeriye girsem iyi olacak hemen gideceğim

Geri çekilmemle salona geçti allaha çok şükür ki salon düzgündü o içeride otururken koşarak gidip saçımı ve üstümü düzelttim elimede bir peçete alıp geri döndüm evet adam salona resmen ışık saçıyordu dikkatlıce baktıgımda göz altları morarmış ve hafifte olsa zayıfladıgını gördüm konuya girmiyor oda beni inceliyordu tam ellerıne baktıgım sırada elınde ki zarfı fark ettim ne yani paramı getirmişti pislik tamda ona yakışan bir hareketti;

-Neden geldiğini söylecekmisin

-Merak etme seni özlediğimden yada merak ettiğimden gelmedim sadece...

-Sadece ne Arel

-Sadece konu şu babam öleceğini hissetmiş Hande; bana abilerimi yengeme ve sana mektup bırakmış beni şaşırtan da bu demekki seni çok sevmiş ki ismine bir mektup yazmış açmak istemedim yanında beraber bakarız diye düşündüm ve sana getirdim.

-Kargoya verseydin görüşmemiş olurduk

-Hande aç sunu sinir etme benii

Eline değmemeye çalışarak zarfı aldım evet gerçektende adıma yazılmış bir mektuptu bu Zarfın agzını yırtarken aglmaya başladım hem gözyaşlarımı siliyor hemde mektubu açmaya çalışıyordum açtıgımda sesli bir şekilde okumaya başladım ;

'Merhaba kızım,

Benim şaşkın ve başarılı kızım,sana kızım diyorum çünkü kısa sürede kendını hepimize çok sevdirdin tabi en çok da Arele.Bu satırları okurken aglamanı istemiyorum güzel yavrum.Çünkü sizin için güzel şeyler dileyerek gittim seninle tanışmamızı hatırlıyormusun kızım taksi bize çarpmış sonrasında bir sürü olay olmuştu işte o gün bens eni çok sevmiştim yavrum çünkü bir maaşın olmayacagını bildiğin halde çalışma azmin seni bize sevdirmişti.Bilmeni isterim ki hiç bir emek karşılıksız değildir senin haberin yok biliyorum ama hesabına fazlasıyla maaşın yattı olurda ben gittikten sonra işten çıkmak istersen ki böyle birşey asla yapma beni biraz olsun sayıyorsan yapma bu para sana yeter kızım.Ve yetmezsede Arelden isteyemeceğini biliyorum ama Adilden gönül rahatlıgıyla isteyebılırsın.Asıl meselemize gelelim şimdi senden iki ricam olucak birincisi şirketimizi ne olursa olsun bırakma kızım ogullarımdan hangısı başa geçerse geçsin onun asistanı ol ve benim için orda kal.İkincisi ise Areli bırakma ne olursa olsun aranızda ne yaşanırsa yaşansın gitme bırakma çünkü aşk dediğin ömürde insanı sadece bir kez buluyor.Ben buldum sevdim çok sevdim evlendim çocuklarım oldu sonra o beni bıraktı ve şimdi tekrar buluştuk...

Satırlarımı sonlandırırken bilmeni isterim ki seni olmayan kızım gibi seviyorum yavrum Esin ve sen benim değerlilerimsiniz ogullarıma sahip çıkacagınızı biliyorum.Arelle çok mutlu olun kızım allaha emanet olsun...