POPÜLER ve KALTAK

YENİ ÇOCUK

"Midem cok bulanıyor. Bulantı için birseyler var mı zeynep?"
Sinemadan geldigimden beri midem bulanıyordu. Üstelik baş ağrım katlanarak artmıştı.
"tabii efendim. Annenize şimdi sorarım."
Basımla onaylayıp odama kapandım. Canım hiçbirşey yapmak istemiyordu. Ipad'imi elime alarak maillere bakmaya başladım. Cogunlugu annemin yada benim üye oldugum magazalardan geliyordu. Ajanstan gelen bir mail görünce mide bulantım heyecanla ikiye katlandı. Yarın için deneme çekimim vardı. İlk çekimim. Eğer yüzüm beğenilirse yabancı bir derginin cekimleri icin kullandıgı mankenlerden biri olacaktım.
*
"Evet canım benim. Vogue beni özel olarak istedi. Hatta Anna Wintour sen olmassan bu ayki Vogue çıkmaz diyerek beni tehtid bile etti."
Su, dediklerime alınmısa benzemiyordu.
"niye öyle diyorsun ki şimdi ya? Yabancı bir dergi dedin. Aklıma direk vogue geldi."
"Off." başımı sıraya yasladım ve kollarımı kucagımda birlestirdim.
"Bu dergi sadece Amerika ve Rusya'da basılıyor. Onun katolog cekimlerinin bir bölümüde istanbulda olacakmış. Yoksa onlarda cok meraklı değiller bana."
"Olsun. Yine de çok büyük birşey. Düşünsene Amerika ve Rusyada o dergiyi okuyan herkes seni görecek."
"o kadar da büyük birşey değil. Abartma. Sen okudugun dergilerdeki kızların kaçının nasıl göründügünü hatırlıyorsun?"
"Abi tamam. Abartmayın şu kadar."
Cem'in sesini duymamla sıradan kafamı kaldırmam bir oldu.
"Sağol Cem. Aynısını ben diyecektim lafı ağzımdan aldın."
Cem bozulmamıştı. Lanet şey.
"Su, saatin güzelmiş bu arada."
"Selin'in saati. Şimdilik ben taktım."
Cem bir bana birde su'ya baktı.
"sana daha çok yakışmış."
*
Kafeteryaya geldiğimde kızlar bir masada oturmus muhabbet ediyorlardı. Yanlarına gidecektim ki okula yeni gelenlerden biri olan Beyza yanıma geldi. Lanet olsun. Onunla konusacak halim yoktu.
"Selam." beyza gülümsedi. Kızların yanına giderken benimle beraber yürüyordu. Arkadaşı olmadıgı için bize yapışmıştı ve bu durumdan çok rahatsızdım.
"Aleyküm selam. Ben geldim din kardeşlerim." grubumuzun iğrenç esprisini yaptıktan sonra bos kalan tek yere oturdum. Bir kaçı "Selamın aleyküm." dedikten sonra konuşmaya devam etti. Beyza ayakta kalmıştı.
Aslında ona üzülüyordum. Konuşacak hiç arkadaşı yoktu ve oldukça ezik bir tipti. Ama bazen o kadar hissiz olabiliyordum ki bunları önemsemedim. Babamla aramızdaki sorunlar ve bir anda popüler olmam beni bambaşka, acımasız biri haline getirmişti.
"Sana oturacak yer kalmadı." sert bir şekilde ona baktım.
"Olsun." dedi. "Ben ayaktada beklerim, benim icin sorun degil."
Gülümsedi. Hayır. Gülümseme!
"Gidip başka biryere otursan da olur. Ayakta kalma."
"Ama o zaman sizinle konusmam?"
"hah iste. Üstüne bastın. Bak, yenisin diye birşey demiyorum ama bize yapıstın kaldın. Öglenleride bizimle yemek yiyorsun ve bu durum hiç hoşuma gitmiyor. Sonuçta davul bile dengi dengine demişler degil mi?"
"neden böyle konusuyorsun? Beni sevdiginizi saniyordum."
"bak yine üstüne bastın. Sanmıssın iste. Yanlıs anlama olmuş."
Gözleri sulandı. Umursamadım.
"hala duruyor musun? Bu kadar yüzsüz olmakta bünyeye zarar."
Bir kaç kez sessizce hıckırdı. Ardından arkasını döndü ve kahve sırası bekleyen lise 4'lerin arasında kayboldu.
Derin bana baktı. Sinirliydi.
" o kadar sert cıkısmak zorundamıydın?"
Kırılan tırnağıma bakarken cevap verdim. Derinin ne dediğini umursayacak halim yoktu. Zaten yeterince derdim vardı.
"kesinlikle."
Tam birşey söyleyecekti ki sözünü kestim.
"Şu cocuk kim ya? Hic görmedim daha
önce."
"Hafif sarısın olan mı?"
"Yeap."
"Erkan. Yeni geldi ya. O baya popüler bi' cocuk yalnız. Tanımıyor musun?"
"Nop."
"E yuh. Cocuk günesi beklerkenden fırlamıs gibi."
"Bi' git Derin. Barışın neresini begeniyorsun hala anlayamıyorum zaten."
"Bende sen Keremin neresini begeniyorsun onu anlamıyorum. Kerem pek bir herkes beni begeniyor, kasmama gerek yok zaten havalarında."
Cevap vermeden önce icinde cikolata oldugu rivayet edilen sütümden bir yudum aldım.
"Evet. Cünkü herkes onu beğeniyor."
"Off konuyu dagıtma."
"Ee sende popülersin. Burnunun dibine gir, fark etmesini sağla seni, yılın çifti olun."
"ha iste o kadar kolay degil Selin. Cidden cok zekisin yani."
"Neden ki?"
Sıkılmaya başlamıstım. Cocuk yakısıklıydı ama o kadar ilgimi cekmemisti.
"Ask.fm'de 968.000 begeni alan bir cocugu tavlamak beni asar."
Simdi ilgimi cekmeye baslamıstı iste.
"Oha! Ciddi olamazsın?"
"Evet. Okuldaki tüm kızlar onun hakkında konusuyor. Aslında bizden bir yaş büyük ama hazırlık okumuş."
Midem yeniden bulanmaya baslamıstı ve basım catlıyordu. Sinemaya gittiğimden beri bu sık sık oluyordu. Vücudumda bir şeylerin eksikliğini hissediyordum.
Yeni çocukla konusmak icin ayaga kalkmamla basımın dönmesi bir oldu. Ne oldugunu anlayamadan yere kapaklanmıstım.
*
hepsi gercektir. Beyza'ya yaptıgım sey yüzünden hala kendimi suclu hissediyorum. Ama insanalara böyle davranmaya devam ediyorum. Yani evde yasanan seyler okula yansıyor. Bu yüzdende herkes benimle konusmaya cekinir. Ayrıca kavgalı oldugum cok kisi vardır. Bu yüzden icim hic rahat degil cünku kavgacı bir kisiligim yok. Yani yoktu.neyse. Bu bölümün yazım hataları cok fazla cünkü telefondan yazıyorum. İngilizce klavyedede ugrasması cok zor. Neyse siz anlıyorsunuz zaten.
Hepinizi öpüyorum!
(+50 vote'a yenisi gelir)