8.BÖLÜM
Sabah Ali yanlarına geldiğinde Eylül oğlunun sütünü içiriyordu. Eylül, göz ucuyla oğlunun sessizce süt içişini izleyen Ali'ye baktı. Genç adam giyinmiş, tıraş olmuş her zamanki gibi güçlü ve zinde duruyordu. Ali'nin bu dinamik enerjisi, Eylül'ü her zaman şaşırtmıştı. Tıpkı bugün olduğu gibi diye düşündü. Yakalanmamak için aceleyle bakışlarını kaçırırken kendi geceliğini ve sabahlığı aklına geldi. Akşam yatmadan önce daha dikkatli davranıp önden düğmeli kapalı geceliğini giymiş, sabah uyanır uyanmaz sabahlığını üzerine geçirmişti.
Ufaklık biberondaki sütü çabucak içip yeniden uykuya dalmıştı. Sessizce aşağıya indiler.
Eylül, Ali'nin yanından kaçarcasına mutfağa geçti. Elindeki boş biberonu musluğun altında yıkarken aklı hâlâ Ali'deydi.
Dün akşam eve geldikten sonra Ali'yle konuşmamışlardı, oğluyla birlikte yatarken uzun uzun düşünmüştü. Yeniden en başa dönmüşlerdi. Ali'nin ailesinin onu kabul etmeyeceği gerçeği.
"Eylül!"
Eylül, mutfakta karmaşık düşüncelerle boğuşurken Ali'nin sabırsız sesiyle düşüncelerinden sıyrıldı. Elindekini tezgâhın üzerine koyarak Ali'nin yanına gitti.
"Biraz sonra hizmetliler gelecek, bunları yapmana gerek yok ."dedi. Eylül'ün ıslanmış ellerini göstererek. Sonra yüzü ciddileşmişti.
"Dün gece için ne düşünüyorsun?"
Ali ona ilk defa ailesi ile ilgili düşüncelerini soruyordu, şaşkındı. Niçin sorduğunu merak etti, dün geceki o küçücük olay ona bir şey ifade etmiş olabilir miydi? Belki de önemsememiş, tamamen unutmuştu genç adam. Ali'ye baktı, dün gece yaşanılanlara dair bir ifade aradı yüzünde ama ifadesiz yüzünden bir şey anlamak mümkün değildi. Ne olursa olsun ona doğruyu söylemeye karar verdi.
Ali'nin gözlerinin içine bakarak "Değişen bir şey yok." " Beni asıl şaşırtan Bartu'yu hemen kabullenmeleri."
Bu açıklama Ali'nin anlık öfkesini yeniden alevlendirmişti. "O benim oğlum." dedi üstüne basa basa. Cüzdanından nüfus kâğıdını çıkarmış, Eylül'e gösteriyordu.
Eylül, hayretle Ali'nin elindeki kimliğe baktı.
Ali nedense konuya geri dönmemişti. Eylül'e evin yarım kalan işleri ilgili liste yapmasını, birazdan onu aldıracağını söyleyerek evden ayrılmıştı. Eylül, onun arkasından bakarken aklından neler geçirdiğini asla bilemeyeceğini düşündü. İlk defa ailesi ile ilgili düşüncelerini sorarken pişman mı olmuştu ve oğlunun kimliği, inanılır gibi değildi.
Salonun penceresine doğru ilerledi. Pencereden bakarken düşünceleri yeniden akşam yaşanılanlara kaydı. Ali'yle yeniden birlikte olmalarından mutluluk duydukları söylenemezdi. Anne kızın görüntüsü gözünün önünden gitmiyordu. Acaba ona yeniden kötülük yapmaya kalkışırlar mıydı? Bir an korkuyla titredi. Hayır, hayır ona bir daha kötülük yapmalarına izin vermeyecekti. Bu defa karşılarında on dokuz yaşında toy bir genç kız yoktu. Sonra mutfaktan çıktıkları andaki görüntüleri gözünün önüne geldi. Anne kızın bakışlarındaki nefret onca zamandır hiç azalmamıştı. Ve Ali dün geceden sonra daha farklıydı. Bu değişikliğin ne olduğunu tam olarak anlamlandıramasa da bir şeyler değişmişti Ali'de.
Bartu'nun neşeli sesi salonda yankılanıyordu. Memnun bir yüzle oğluyla Kevser Hanım'a döndü. Birkaç gün sonra gönül rahatlığıyla okuluna dönebilecekti. Küçük çocuk annesini görür görmez ona doğru koşmaya başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İHANET(Tamamlandı)
RomanceİHANET Yıllar önce kendisini bir başkasıyla aldatan eski karısının yeniden İstanbul'a döndüğünü tesadüfen öğrenen ünlü iş adamı Ali Haznedar, büyük bir öfkeyle onun peşine düşer. Bu defa onu bırakmayacaktır ve intikamını almaya kararlıdır.