Eve adım attığı gibi söve söve bir olmuştu Lucy, neydi bu iş? Nasıl güzel anın içine sıçıp gidebilmişti, birazda kendine suç aradı, ne diye patronuyla yiyişmeye kalkmıştı, bu kadar mı erkeksiz kalmıştı? Kendine göz devirdi, sakin olmalıydı. Adamın bakışlarından yeterince korkmuştu ve şimdi de girdiği havalar yüzünden geriliyordu.
Üzerini çıkarmış, makyajını silmeye başlamıştı. Önündeki bir hafta izinli olduğu için şanslıydı, yüzünü yıkayıp kendini geniş yatağına attı ve gerilip rahatlamaya çalıştı.
Rüyasında çamlarla dolu bir ormanda gezindiğini görmüştü.
Sabah uyandığında yataktan kalkmamak için can mücadelesi veriyordu Lucy, döne döne dikildi ve geceliğini üzerine geçirdi. Tuvalet ihtiyaçlarını giderdikten sonra saate bakmış, saatin bir olduğunu görünce "Aman." Diye iç geçirmişti. Yaylana yaylana kendine kahve yapmak için su koydu ve bilgisayarını açıp gelen maillere baktı, bu ev izninde hala işleri oluyorsa evden hallediyorlardı.
Bir hafta olmadığın için işimi maillerine yansıtmaya karar verdim, beni dikkate alan tek kişi sensin, ayrıca seni dün gece bay Dragneel'ın işletmesinden çıkarken gördüm, iyi giyinmiştin, hayatında birisi varsa bana söyleyecektin, umarım bunu unutmazsın çünkü ben sana her şeyimi anlatıyorum...
İşe geçmek gerekirse araştırdığım adam hakkında bir sürü şey buldum, tam olarak habere yansıtamam ama bilgileri buraya saçma ve dağınık bir şekilde olsa dahi atacağım, başıma bir şey gelirse diye. Lütfen cevaplayacaksan yardımcı olacak bir biçimde cevapla, katillerin peşinde gezmemem gerekiyor diye değil, annem gibi davranmana gerek yok tatlım ;)
Levy McGarden
Dün gece mekanın niye tanıdık geldiği belli olmuştu.
Attığı resimlere bakmıştı Lucy mesajın ardından, yazısı üzerine pek bir şey okumuyordu, yaptığı iş çok tehlikeliydi ama son dediğine saygı gösterecekti, Lucy için Levy her ne kadar tatlı birisi olsa bile kendi kararlarını alabilecek bir bireydi. Olgundu, şirin ama olgun. İster istemez kıkırdadı ve resimleri bilgisayarına kaydetti. Kalkıp kahvesini aldıktan sonra araştırmasını istediği adreslerle uğraşmaya başladı. Edindiği bilgileri ise teker teker ona yolladı, içinden başına bir şey gelmemesi için dua ediyordu.
~~~
Aradan geçen üç günden sonra Natsu'dan bir mesaj yoktu, bu telafi ne zaman olacak bilmiyordu ama kendini o günü düşünürken bulduğu ve bu adamı çok taktığı için kızgın hissediyordu. Kocası askere gitmiş kadınlar gibi pencereden dışarıyı izlemeye başlamıştı, tanrım, ne yapıyordu böyle?
Büyüklük yapıp adama mail mi atmalıydı? Birisiyle mail ile flörtleşmek pek görülür bir şey değildi ama telefon numarasına sahipte değildi. Madem o bozmuştu, tekrar o randevuyu kurmalıydı. Lucy'den ilk o etkilenmişti madem devamını da o getirmeliydi. Aklına bu kadar takılması adil değildi.
Dink sesi ile irkildi.
Telefonuna baktığında gelen mesajın komşusu Sting'ten olduğunu görmüştü, taşındığından beri ona yardım eden bu adam, polisti, Sting'in anlattığına göre bir ara evlenmişti ama iş bağımlısı olduğu için kadın ondan iki sene sonra boşanmıştı. Eski karısını hala seviyordu ama kadını sadece uzaktan izlemekle yetiniyordu. Anlattığına göre kadın veterinerdi ve hayatını hayvanlara adamıştı. Keşke ona bu konuda yardım edebilseydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Touch Me [Nalu]
Fiksi PenggemarHayatı boyunca hep en iyisi olmaya kendini adamış Lucy yeni işinden gayet memnundu, bir kaç sorun dışında. Bu sorunların en büyüğü ise sürekli onu odasına çağırıp özel rapor isteyen patronu bay Dragneel'dır. Patronunun kendisine özel bir ilgisi oldu...