KUMAR

K\2

Baya uzun bi aradan sonra bölüm yazmam gerektiğini fark ettim. Iyi okumalar :)

¤

¤

[ Okuyacağınız bölümde uygunsuz sahneler olabilir. ]

¤

¤

"Bırak beni!"

Diye tısladım Burak'a, zorla sürüklüyordu beni. Babama inanamıyordum beni gerçekten böyle birşeye alet ettiğine tek bi laf etmeden beni buna vermesine inanamıyordum. Sıkıca tutan elleri bileklerimi acıtıyordu. Arabanın kapısını açıp içeri fırlattı beni. Diğer tarafa geçip oturmasıyla yalvarmaya başlamıştım.

"Lütfen yalvarırım bırak beni! Ne istiyorsun benden sen? Allah kahretsin ne istiyorsun?"

Dedim ve sinirle ellerimi yumruk yaptım.

"Sadece seni istiyorum o kadar."

Dedi gözlerini yoldan ayırmadan.

Susup gözyaşlarımı geri göndermeye çalıştım. Ağlamayacaktım.

"Rasim Akbaba'nın kızı ağlıyor."

Diye çarpıkça güldü.

"Seni lanet olası herif!"

Diye direksiyonu sertçe çevirdim. Kısa süreliğine hakimiyetini kaybetti ama hızla beni iteleyip tokat atmasıyla, şaşkınca ona baktım. Bana tokat atmıştı.

"Ya sen kendini ne sanıyorsun ya?"

Dedim sinirle yanağım acıyordu. Büyük ihtimalle şuan kıpkırmızıydı.

"Anlaşılan senin ağzını şundan başka bi şeyle susturamayacağız."

Diyerek gözleriyle bir yeri işaret etti. İşaret ettiği yere bakmamla tiskinmistim. Erkekliğini kast ediyordu. Gözlerimi yumdum sıkıca. Bugün bekaretimi kaybedecektim. Çok korkuyordum. Ilk kez gördüğüm bi adama bekaretimi verecektim. Bacaklarımı birbirine kenetledim. Kollarımı göğsümde birleştirip dua etmeye başladım.

Arabanın durmasıyla gözlerimi açtım. Lüks bi malikânenin önünde durmuştuk. Ecel teri dedikleri şeyi şimdi anlıyordum. Şuan vücudum öyle titriyordu ki, terlemiştim. Derin nefes verdim. Burak kapımı açıp kolumdan sıkıca tutup beni indirdi.

"Burak lütfen yapma bun--"

"Çeneni kapat istersen ne söylersen söyle bu olacak!"

Diye bağırmasıyla sustum ve babama lanet okudum. Malikâneye girip üst kata çıktık. Beni koridorda bırakıp,

"Burda bekle,"

Deyip karşımdaki odaya girdi. Bi kaç dakika sonra elinde anahtarla odadan çıktı. Elimden tutup,

"Gel bakalım."

Dedi ve karşı odaya yürüdük. Ondan tiskiniyordum.

Odanın kapısını anahtarla açtı. Içeri girmemle gözlerime inanamadım. Burası burası seks aletleriyle doluydu. Bana neler yapacaktı. Bacaklarım korkudan titriyordu. Hızlı nefes alışverişlerimden korkum fazlasıyla anlaşılıyordu.

"Bu kadar korkma ilkin olacağı için fazla ağır olmam."

"Ay çok teşekkür ederim ne kadar düşünmüşsün beni(!)"

Dedim imayla,

"Bence artık senin ağzını kapatmalıyız."

Diyerek kolumdan hızla tutup kendine çekti beni. Bedenlerimiz birbirine çarparken kokusu burnuma doldu. Burunlarımız neredeyse birbirine değecekti. Gözlerine nefretle baktım. O ise dudağıma bakıyordu. Yavaş yavaş yaklaşıp dudağımı öpeceği sırada hızla bacak arasına tekme savurdum. Acı bi şekilde inlerken koşmaya çalıştım ama elbisemle zordu. Eteklerinden toplayıp koşmaya çalışırken. Hızla yere çakıldım.