Özet
Özgür ve miray muhabbet ederken bir süre sonra sıkıldığım için onları dinlemeyi bıraktım. Egemen neredeydi acaba? Nereye gitmişti? Lise seviyesindeki bir çocuk nasıl tehlikeli işlerle uğraşabilir , uğraşsa bile ne kadar tehlikelisini yapabilir aklım almıyordu.
Yaklaşık 2 dakika sonra iyice sıkılarak kafamı kaldırıp etrafı incelemeye başlamıştım. Tâ ki gözlerini kısmış bana dikkatle bakan koyu kahveleri görünceye kadar.Yeni Bölüm
Gözlerini kısmış dikkatle bana bakıyordu.bir an korksam da belli etmemeye çalışarak önüme döndüm. olabildiğince kafamı kaldırmamaya çalışıyordum çünkü tam karşımızdaki loca'da bakışlarıyla beni delip geçebilecek cinsten bir adet mert vardı. Bu çabam garson'un gelip ne içeceğimizi sormasıyla son buldu. mecburen başımı kaldırarak alkolsüz bir şeyler olup olmadığını soracakken elimdeki telefonun titremesiyle söyleyeceklerimi yutup telefona baktım.
- Bu gece içki içemezsin. Yasaklıyorum!
Bu... Bu ne cüretti böyle? Bana nasıl böyle bir mesaj yazmaya kalkışabilirdi? Benden ona neydi? An itibariyle tüm kontrolümü kaybetmiştim. Sinirden ellerim titriyordu ve dişlerim sıkmaktan un ufak olacak dereceye gelmişti. Miray bendeki değişimi fark etmiş olacak ki yanıma gelmiş ve elimdeki telefona bakıyordu. İlk önce gözleri kısılmış , sonrasında şaşkınlıktan ağzı açılmıştı. O da benim gibi düşünüyor olmalıydı. Tekrar başımı kaldırıp karşıma baktım. Loca'sında gayet rahat bir şekilde oturan ve dikkatle beni süzen mert'i gördüm. Şu anda tüm dikkatini tepkilerime vermiş , dünya yansa umrumda değil havasındaydı. benim bu öfekeme karşın onun bu denli sakin olması fazlasıyla can sıkıcıydı. Birbirimize öylece bakarken aklıma gelen fikirle gözlerimin parladığına emindim. her ne kadar yapacağım şeyin doğruluğu tartışılır olsa da yapacaktım.
Çünkü kimse bana emir veremezdi.
Kimse beni kısıtlayamazdı.
Evet kararımı vermiştim. söylediklerinin tam aksini yapacak ve benim yaşadığım öfkenin iki mislini yaşatmadan da durmayacaktım. Hemen yanımdaki sabırla beni bekleyen garsona dönerek en ağırından bir içki getirmesini söyledim. garson siparişlerimizi getirmek için yanımızdan uzaklaşırken yanımdaki şaşkına uğramış arkadaşlarımı es geçerek mert'e ilişti gözlerim. Tek kaşını kaldırmış ne yaptığımı çözmek istercesine bana bakıyordu. Bu haliyle fazlasıyla ürkütücü görünüyordu. Az önceki cesaretim yerini endişeye bırakırken kendimi toparlamaya çalışarak ona yapmacık bir gülümseme gönderdim.
Garson siparişlerimizi getirmişti. İçkimi alarak Mert'e baktım. Tek kaşı kalkık bir şekilde bana bakıyordu. korktuğumu belli etmeden gözlerinin içerisine meydan okurcasına baktım ve içkimden bir yudum aldım. Aldığım yudum küçük olsa da üzerimdeki etkisi bir hayli büyüktü. Bardaktaki sıvıya nefretle bakarak yüzümü buruşturdum ama Mert'in beni izlediğini hatırlayarak yüzüme zoraki bir gülümseme takındım. O ise yüzünde alaycı bir gülümsemeyle , tıpkı benim yaptığım gibi gözlerimin içerisine bakarak elindeki sarımsı, turuncumsu sıvıyı fondip yaptı. yüzünde tek bir kas dahi oynamamıştı. Elindeki bardağı masaya bırakırken ki alaylı ifadesi Egemen'in yanıma oturmasıyla son bulmuştu. Sahi bunca zaman egemen neredeydi? yüzündeki o ifade de neydi öyle? Gözlerini takip ederek bu bakışların odak noktasının Mert olduğunu anladım. Mertte de durum çok farklı değildi. Birbirlerine kırk yıllık düşmanlarmışcasına bakıyorlardı ama neden? Bir lise öğrencisinin Mert gibi karanlık bir adamla ne işi olurdu ki? Birkaç dakika onları izlesem de sonrasında pes etmiştim. Onların birbirlerine attıkları nefret dolu bakışlardan ben yorulmuştum ama onlar hipnotize olmuş gibi birbirlerine bakmaktan yorulmamışlardı. Sanki... Sanki aralarında bir savaş vardı ve gözlerini ilk kaçıran savaşı kaybedecekti. onları daha fazla umursamayarak garsona bir içki daha getirmesini söyledim. İlkini Mert'e gıcıklık olsun diye içmiş ve tadını hiç beğenmemiş olsam da içmek istiyordum. sadece bir bardakla çakır keyf olmama rağmen içimdeki isteği bir türlü söndüremiyordum. sadece içmek istiyordum. Aslında tam olarak içmek istediğim söylenemezdi. Ben sadece filmlerde olduğu gibi bir gecelik de olsa iyi , kötü her şeyi zihnimden atmak , zihnimi meşgul edip beni karamsarlığa , üzüntüye sürükleyen o dakikaların acısını alırcasına dakikalarca gülmek istiyordum. Ben alkolü değil , getirilerini istiyordum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya!!!
Teen Fictionİki farklı hayat, İki farklı beden... Birisi; Acımasız , sert ve kalbini sadece kan pompalamak için kullanan bir mafya... MERT ARAS ÇAKIRCI Diğeri;zeki,hırslı, hırçın, sevdiği insanlara karşı güler yüzlü ve hayatın tüm yüklerini üzerine almış bir kı...