3 GÜN SONRA...
Gardiyan kapıyı açıp Jimin'e baktığı zaman Jimin heyecanla ayağa kalktı.
"Beni görmeye gelen biri mi var?"
Herkes ona kıskanan gözlerle bakarken gardiyan pis pis sırıttı.
"Seni buradan kurtarmaya geldiler."
"Ne?"
Mahkumlardan biri tiksinerek ona baktı.
"Çıkıyorsun diyor, çıkıyorsun."
Jimin gardiyana tekrar dönüp anlamsız bir şekilde baktı. Daha mahkeme önüne bile çıkmamıştı.
Jimin kapıya doğru emin olmayan adımlar atarken mahkumlar aralarında güldü.
"Bizim de o kadar paramız olsa biz de çıkarız."
Gardiyan onları sustururcasına cevap verdi.
"Parayla çıkmıyor. Suçsuz olduğu mahkemeye çıkmadan ispatlandı."
Jimin gardiyana baktı. Bu nasıl olur? Teyzesini bizzat o ve Taehyung kaçırmıştı.
Dışarı çıkarken Jimin ellerini gardiyana uzattığında gardiyan gülümseyerek ellerini nazikçe aşağı itti.
"Suçsuz olduğun ispatlandı diyorum."
Jimin kelepçelenmeyen ellerine bakıp kapıdan çıktı. Koridordan geçerken anlamsızca etrafında bakıp düşünüyordu. Onu burdan kim çıkartıyordu?
Hapishanenin giriş kapısına doğru ilerleyip dışarı baktı. İçeri sızan ışık hüzmeleri onu rahatsız etmişti. Ne de olsa uzun zamandır güneşi görmüyordu. Kamaşan gözlerini ovaladıktan sonra kapıyı açıp dışarı bir adım attı. Dışarıda muhtemelen görüşme günü geldiği için bekleyen bir sürü insan vardı. Ama Jimin'in gözü tek bir kişiye takılmıştı: Soo Min.
Soo Min en güzel elbiselerinden birini giymişti ve elinde küçük, mavi bir balon tutuyordu. Oğlanı gördüğünde gülümseyip ona koştu ve sarıldı. Jimin ise gülümsemiyordu. Kız özlemle ve sevinçle, hiç konuşmadan onun yüzünü inceliyor, okşuyordu. Jimin düşünceli, dalgın ve mutsuz bir suratla kızın ellerini tutup indirdi.
Soo Min kafası karışan oğlana şaşırmış bir şekilde baktı.
"Soo Min..."
"Jimin?"
"Arabaya geçebilir miyiz?"
Soo Min gülümseyerek kafasını salladı ve sevgilisinin elini tutup onu arabaya götürdü. Soo Min motoru çalıştırmak için elini uzattığında Jimin kontağa elini koyup kızı engelledi.
Soo Min üzgün bir şekilde ona baktı.
"Mutlu değil gibisin Jimin..."
"Beni burdan nasıl çıkarttın?"
Soo Min'in kalbi ağzında atıyordu.
"Çı-Çıkardım işte. Bunun bir önemi var mı?"
Jimin tek kaşını kaldırdı.
"Teyzemi kaçırdım. Ve aksini ispat edecek hiçbir şey yoktu. Ama yine de suçsuz olduğumun kanıtlandığını söyleyip beni çıkarttılar. Sence bunun bir önemi yok mu?"
Soo Min ciddileşip kontağın üstünde duran eli itti ve arabayı çalıştırdı.
"Çıktın işte. Nedenini sorma."
Jimin tek kelime etmeden dışarı baktı. 'Nedenini anlayacağım Soo Min..'
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -