Yol boyu kafamda sesleri yankılanıyordu. Birtürlü normal hayata odaklanamıyordum.Bi ara sadece elimde bi acı hissetmiştim. Tabi ya verdiği oyuncak kuş elimdeydi.Fazla sıkmış olmalıydım ki kanadındaki desenler elime çıkmıştı.Aldırış etmeden kafamı kaldırıp tekrar yola baktım ve artık gökyüzü tamamen kasvetli bir hal almıştı.Gökyüzüne baktığımda kendi içimi görüyordum ve bu beni huzursuz ediyordu. Daha nereye kadar bu karamsarlık. Kafamda bir sürü soru vardı. Acaba gerçekten sevip sevilebilecek miydim? Yoksa hayatım boyunca saksımda yalnızlığımı büyütüp kuşumla sohbet etmek zorunda mı kalacaktım. Kafamı darmadağın eden soruların ardından eve gelmiştim. Bi süre çantamda boş boş anahtarı aradım. Sonunda bulmuştum ve kapıyı açar açmaz içerden güzel bir koku yayıldı.Fesleğenim yine kapıda beni karşılamıştı. Ve içerden gelen kuşumun ötme sesi ona eşlik ediyordu. İki sadık dostum bana tüm dertlerimi unutturmuştu.Odama geçer geçmez ilk yaptığım şey lambayı yakmadan penceremi açmak oldu. Ay ışığı odamı aydınlatmaya yetiyordu. Zaten sevmezdim fazla ışığı. Belkide bu yüzdendi geceye olan düşkünlüğüm. Pijamalarımı giyip oyuncak kuşumu elime aldım. Ona yakışır bir yer bulmam gerekiyordu. Fazla düşünmeme gerek kalmadan onu saksımın yanına,ay ışığının içeri süzüldüğü ve gecenin en ince yerine yakışır bir yere koydum. Böylece her baktığımda onu görüp bu günü hatırlayacaktım.Aslında unutmak biraz zordu benim için . Fakat insan beyni nankördü. Heran herşeyi silip yeni bir başlangıç yapabilirdi. Benim hayatımda yapmak istediğim gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hüzün Kovan Kuşu
RomanceUmudunu, her sabah daha iyi olacak diye kalkıp,her gece daha beter yatarken kaybeden bir kızın hikayesi..