Barlası anlamıyorum neden böyle? Herkesin içinde rahatlıkla yüzüme baka baka çat çat "böndö sönö sövöyöröm" diye biliyor. Hem ben bile emin değilken onu sevdiğimden o nasıl emin olabiliyor acaba.
"Sus konuyu değiştirme. Hadi açelya gidelim biz ne bekliyoruz."
Açelyayı kolundan tuttuğum gibi kapıya doğru sürükledim masanın üstünde ki araba anahtarlarını bir hışımla alıp dışarı çıktım.
Açelya'nın konuşmasına izin vermeden kendi bildiğimi yapıyordum.
"A-anka"
"Kız sus."
"Ya ama bi"
"Açelya dur iki dakika"
"Anka!!"
Açelya"nın yüzüne bakıp:
"He söyle ne oldu?"
"Anka araba-"
"Bakıyorum işte hangisiydi" Anahtarın düğmesine bastığımda karşıdaki arabanın açıldığını fark ettim koşarak arabaya doğru yöneldim.
Açelyayı direksiyon koltuğuna oturtturup bende yanına geçtim."Ee hadi bas gaza gidelim açelya?"
Açelya yüzüme aval aval bakıp:
"Ulan sana kim dedi açelya araba kullanmayı biliyor diye?"
"Bilmiyor musun?"
"Biliyor gibi duruyormuyum?"
"Evet! Bilmiyorsan niye öyle bir tipin var ya nasıl arkadaşsın sen Açelya!"
Açelya kaşlarını kaldırarak :
"He bende suç"
"Hayır yavrum tipinde."
Açelya avuçlarını açmış Allaha benim hakkımda dualar ediyordu
"Allah'ım herkese beyin buna patatesmi verdin sen?"
"Açelya çok konuşmada nasıl gidiceğimizi söyle"
Açelyayla arabada nasıl gidiceğimizi düşünürken evin kapısından çıkan Barlas ve Arası gördük arabanın içinde gözükmemek için şekilden şekile giriyorduk. Açelya;
"Sanki kavga ediyorlar"
Kafamı yukarı doğru kaldırdığımda Arasın Barlasa yumruk attığını gördüm.
"Siktir!"
"Anka çok güzel vurdu be"
"Harika yapıştırdı!"
Açelya; "Ayırmamız gerekmiyormu?"
"Yo, biraz dayak yesinler birbirlerinden pislikler."
Açelyayla muhabbet ederken Barlasın yerden çoktan kalkıp Arasın karnını tekmelediğini gördüm.
"Yeter bence ya gidelim müdahele edelim"
"Açelya hiç hevesli değilim ayırmaya ama neyse"
"Sus kaşarmısın nesin ya"
Arabadan indiğimde eve doğru koşmaya başladım
"Napıyorsunuz! D-Dursa- Ya! Yeter durun!"
Aralarına girmek mümkün olmadığından Barlasın beline sarılıp onu durdurmaya çalıştım
"Vurmasana çocuğa ayı!"
Barlas bir anda durduğu için dengemi kaybedip yere düştüm."Böyle olmasını beklemiyordum, olan hep bana oluyor."
Barlas Arası tekmelemeyi kestiğinde arkasını dönüp müstakbel kıçımın yerde olduğunu görünce kaldırma tenezzülünde bulundu.
"Allah razı olsun vallahi ya," Beni kolumdan kaldırırken aynı zamanda gülüyordu.
"Bir de gülüyor musun!"
Açelya ağzı açık bir şekilde "Amaaan gitti gül gibi çocuk gitti!!"
Yerden kendim kalkıp Arasın olduğu kaldırıma oturdum Aras hala Barlasa küfürler ediyordu.
"Aferin davar! Ne yaptın gül gibi çocuğa ya siz kavga etmekten bıkmadınız mı?"
Barlas bilmiş bir şekilde; "Ben vurmaktan bıktım çocuk dayak yemekten bıkmadı"dediğinde Aras hızlıca yerden kalkıp Barlasa doğru yürüdüğünde bende daha fazla kan dökülecekse benden dökülsün düşüncesiyle gözlerimi sımsıkı kapatıp Barlasın önüne geçtim. Ellerimi yüzümü korumak için kullandım.. Ne bir yumruk ne bir kafa ne bir darbe, sımsıkı kapatmış olduğum gözlerimin birini açtım ve ellerimin arasından Arasa baktım.
Meğer Yankı tutmuş Arasın kolunu, tutmasaydı vuracaktı herhalde, ama ölmezsem sıkıntı büyük olurdu...
Açelya Yankıya hayranlıkla bakarken birden alkışlamaya başladı.
"Helaal! Milli gururumuz kahramanımız Yankı!" Bana kaş göz yaptığında bende konuyu dağıtıp açelya gibi alkışlayarak ve tezahürat yaptım. "Koçum!" ben Arasın kolundan Açelya arasın kolundan tutup arabaya götürdü, araba kullanmasını biliyor en azından. Burada kalması onun için büyük bir tehlike.
Barlas ve Yankı arkamızdan baktığında Barlasın bana öldürücü bakışlar atmasından dolayı Açelyaya "Ben o arabayla gideyim." dediğimde Arasın ifadesizce yola baktığını gördüğümde bir seçim yapmam gerektiğini anlamıştım ama sadece şimdilik Barlasın arabasıyla gidiyordum, hayır konfordan dolayı değil.
Arabadan indim ve yanlarına gittim Yankı'nın "Açelya niye o arabada?" dediğinde hiçbir şey diyememem üzmüştü.
Ben arabaya doğru yürürken arkamda şiddetli bir ayak sesi duydum arkamı döndüğümde Barlas ben kollarının arasına alıp omzuna attı, alışığım bu durumlara. "Bırak beni Barlas sen overlok makinesimisin ayağıma gelip duruyorsun bir sal beni ya!" Dediklerini umursamıyordu bile bende boşuna çırpınıyordum zaten. Yankı " E ben neyle gidicem siz burada kalıcaksanız?"
Barlas cebinden arabanın anahtarını çıkartıp Yankıya attı sonra arkasını dönüp eve doğru yürüdü bu arada ben beynime kan gitmesinden dolayı ölüyorum.
"Barlas sırtına kusucam indir beni tamam kendim yürüyebilirim" "Nereden bilicem beni kandırmayacağını?" "Bilemezsin, ama kandırmicam söz" beni yere bıraktı "ağırmışsın zaten" dedi. Bende ayağına tüm gücümle basıp otobana doğru koşmaya başladım hızlı koştuğumdan dolayı bana yetişemeyecekti.
******
Ben otostop çekil kursa gitmeyi düşünüyordum ki, Barlas aklıma takıldı o nasıl geri dönecekti? Arabayla bile yolları karıştırmıştı. Tek çaremin geti dönmek olduğunu varsayarak tekrar evin yolunu tuttum.
******
Eve geldiğimde etrafta Barlas gözükmüyordu ya evin içindeydi ya da beni aramaya çıkmıştı. Kapıyı çaldım bir kaç dakika sonra kapı açıldı.
"Anka?"
Yüzüme anlamsızca bakan Barlasa
"Gidemedim ya," deyip içeri geçtim ve koltukardan birine oturdum.
Ev oldukça genişti 3 katlıydı arka bahçesinde havuzu bile vardı.
Barlas gülerek "Demek bırakamadın beni😏" dedi ve o kadar koltuk varken yanıma oturdu gözlerini yüzüme dikti ve benden bir cevap bekledi.
"Şımarma hemen" dedim ve biraz kaydım koltukta. O "şımardım bile" deyip tekrar yaklaştı bana, ne yapmaya çalışıyordu? Üstüne atlamamı mı bekliyor?
Bu seferde koltukta biraz kayıp "Ne yılışık bir şey çıktın sen!" Dedim.
Gözlerini kapattı ve boynuma biraz daha yaklaştı, derin bir nefes aldı. "Çok güzel kokuyorsun." Gözlerini açtığında gözlerine bakmak yerine gözlerim dudaklarına kaçamak bakışlar atıyordu ve bunu durduramıyordum bana biraz daha yaklaştığında kendimi dizginlemeyi başarıp "Terdir o ter" dedim ve koltuktan kalkıp alt kata indim.
Arkamdan sırıtışını görebiliyordum sanki ne yapmaya çalışıyordu. Zaten bu saçma oyun bitmemişmiydi. Ben kazandığım için bunu kabullenemiyor olabilir miydi? Belki de bu yüzdendir bu sözleri. Bu gülüşleri. Ama.. bakışları, nasıl sahte olabilir ki? O bakışlar, o kadar tutkulu ve bağımsızlar ki. Kendimi tutamamaktan korkuyorum.
*******
Yarım saattir bu spor aletlerinin olduğu odada oturuyorum ki artık yukarı çıkmam gerektiğini düşündüm. Basamakları çıkmaya başladığımda Barlas elinde tepsiyle aşağı iniyordu onu fark etmem bir kaç saniyemi aldığı için merdivenlerde çarpıştık ve elinde ki tepsinin içine olan sıcak kahve ve çikolatalı kekler üstüme döküldü.
Tepsi üstüme fırladığında dengede kalamadığım için düşme tehlikesi yaşadım ama Barlas eliyle beni belimden kavrayarak beni tuttu. Gözlerine bakarken araya buharlar girdiği için konsantre olamıyordum.
Acısı sonradan geldi..
"Aaahhh!! Yandım yaaa yandım yandım yandım!" Basamaklardan inip yere oturdum ve tişörtümü çıkardım çok sıcak bir kahveydi. Tenimden resmen buhar çıkıyordu. Barlas gözleri kocaman açılmış bir şekilde beni izliyordu "Sa-sana bir buz getiriyim! Yo-yok önce bir tişört!" Benden daha çok telaşlanmıştı elinde buz torbasıyla geldiğinde hemen buz torbasını karnıma bastırdı. "Ya sen beni öldürmeye mi çalışıyorsun?"
"He evet! Seni öldürmeye çalışıyorum o yüzden dağ başına getirdim48 yerinden bıçaklayıp atıcam otobana seni"
Gözlerimi kıstım "Tişörtüm"
"Bavulunu Aras beyin arabasında unutmuşsun acele acele bindiniz ya arabaya" Ağzımı kocaman açıp esnerken "Çıkar üstünü" dedim bana şaşırmış bir şekilde baktı "sen bu haldeyken mi?" Omuzunu cimcikledim "Ne terbiyesiz birşeysin sen ya çıkar ben giyicem tişörtünü!" Sırıttı "Böyle iyiydi sanki" "Çık dışarı Barlas" dediğimde tişörtünü çıkartıp mızmız bir çocuk gibi yukarı çıktı.
Bu çocukla bu evde ben nasıl başaçıkacaktım? Kendimi nasıl engelleyebilecektim.Selam yavrumlar! Nasılsınız? Burada mısınız? Evet evet. Hikaye kaldığı yerden devam ediyor iyi okumalar votelerseniz çok memnun kalırım ❤️👅

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAY TURUNCU
Teen Fiction"Özgürlüğe kurulmuş bir salıncaktır,Aşk." Bay Turuncu. Tüm telif hakları şahsıma aittir.