15

2.7K 122 50
                                    


Onur karşımda rolünü fazlasıyla iyi oynarken ben baş dönmemle mücadele etmeye çalışıyordum. Her şeyi fazla fazla abartan bir tip olmadığımı söylemeyi çok isterdim ama maalesef öyle değildim. Ve tam şu an kafeden çıkıp  'Çağan bana gülümsediiii!' diye haykırmak ve önüme gelene sarılmak istiyordum. Aslında direkt  Çağan'a sarılmak istiyordum ama yoldan geçen bir yabancıya sarılmak, Çağan'a sarılmaktan çok daha kolaydı.

Yanına bir kızın oturmasını beklerken arkadaşı Kerem geldiğinde sevinçten kahkaha atacaktım. Ama Onur sağ olsun yapacağım her salak hareketi önceden fark edip bana uyarıcı bakışlar atmıştı. 

Şimdi ise aynı pozisyonda oturuyorduk ve ben Onur'un arkasından Çağan'ı, Çağan Kerem'in arkasından beni kesiyordu. Ya da gözleri kayıyordu emin değilim. Ben bana baktığını farz ederek sevinirken Onur bön bön yüzüme bakıyordu.

"Aptal aşık gibi bakmayı kesmezsen gözlerini oyup tabağıma koyarım, sonra da yerim." dediğinde korkarak baktım.

"Çok canisin, böyle planların olduğunu bilseydim hiç bulaşmazdım." sahte dehşete düşmüş ifademle oldukça inandırıcı olduğumu düşünüyordum ama Onur gülerek üstüme eğilip parmaklarını saçlarımın arasından geçirip dudaklarını yüzüme yaklaştırdığında az kalsın refleks olarak itecek idim. O da bunu tahmin ettiğinden saçlarımdaki elleri anında ellerimi buldu ve yüzüne koydu. Dışarıdan bakıldığında 'birazdan öpüşeceğiz' imajımız vardı.  Gözleri gözlerime oldukça yoğun bakışlar eşliğinde bakarken içimden bu nasıl gay diye geçirdim. Gay olduğunu bilmesem dokunuşları yüzünden  kolları arasında eriyip giderdim. 

"Yüzüme şaşkın şaşkın bakmayı kes, komik görünüyorsun." dediğinde sonunda geri çekilmiş , arkasına yaslanmış bir şekilde sırıtıyordu. 

"Sende birden temas halinde bulunmayı kes." rahatsız bir şekilde söylendiğim de sırıtması genişledi.

"Niye, tahrik mi oldun?" dediğinde yine şaşkın ifadem yüzüme yerleşmişti.

"Gay olduğunu bilmesem belki ama hayır, olmadım." kısmen yalan kısmen doğruydu. Her ne kadar gay olsa da karşımda Çağan'dan bile daha yakışıklı ve seksi bir çocuk duruyordu ve bende normal olarak etkilenmiştim, kim olsa etkilenirdi(?)

"Az daha bağır istersen?" deyip gözleriyle Çağanların masasını işaret etti. Omzumu silkip yüzüne bakmaya devam ettim.

"Biraz daha sırıtmaya devam edersen bağırabilirim." deyip bu sefer ben sırıtmaya başladım. Gözlerini devirip içeceğini hayvan gibi kafaya dikti.

"Çocuk gibisin, biraz büyü AŞKIM." sonlara doğru yükselen sesi 'ben yapmacığım' diye bağırıyordu resmen. Sinirle yüzüne bakarken Çağan bakıyor mu diye kontrol etmeyi unutmamıştım elbette.

"Daha ne kadar yapmacık olabilirdin?" diye fısıldadığım da beni umursamadan garsondan çay istedi.

"Sen bir şey içer misin?" 

 Çağan'dan ötürü iştahım kapanmıştı. Onun önünde bir şeyler yiyip içemiyordum, nedense onu görünce iştahım kesiliyordu. Aslında Çağan'ı bizim eve koymak lazımdı, böylece kilo verebilirdim.

"Hayır sağ ol." deyip  gülümsedim. Normalde bu kadar gıcık olmayan Onur şu an resmen bana gıcıklık yapıyordu. Ama ben gıcık olmayacaktım çünkü bundan daha önemli bir konu vardı, Çağan.

Onur her konuştuğunda kasıtlı bir şekilde gülümsüyor kahkaha atıyordum. Çağan'ın bakışları sürekli bana kayarken kendimi acayip iyi hissediyordum. Uzun bir süreden beri ilk defa bu kadar ilgi görüyordum. Biri gay biri de platoniğimdi ama sonuç olarak ilgi görmek güzeldi.

Şişman KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin