I Loved, I'm Loving, I'll Love (Part 1)

437 60 51
                                    

Medya:
Sam Smith- I'm Not The Only One

Hoseok gideli üç yıl geçmişti. Her geçen gün umudumun azalması gerekirken, ben bunun tersine, içimdeki artan özlemle birlikte umudumun daha büyüdüğünü hissediyordum.

Hem zaten umudumla yaşayacağını söylemişti.. elimden gelenin en iyisini yapmak zorundaydım.

Dediği gibi yapmıştım, her ne kadar istemesem de. Hayatımı birlikte geçirebileceğim biri. Sevgiliden çok yoldaş, destek kaynağı, iyi bir dost gibi olan biri. Adı onunla aramızda da geçmişti zaten. İlk ona koşmuştum. Jimin...

Her ne kadar ilk başta benim bir deli olduğuma ve senelerdir geçirdiğim yalnızlıkla kafayı yediğimi düşünse de, ona yaptığım bütün eski kitaplardaki araştırmalarımı göstermemle zor da olsa kabullenmek zorunda kalmıştı.

Yaptığım bu araştırmalar da, bir nevi Supernatural vari, onu bir umut geri getirme yolu bulmaktı. Ama her yol çıkmaza çıkmıştı. Beklemekten başka çarem yoktu.

Daha sık dışarıya çıkar olmuştum, her ne kadar çoğu insana yine mesafeli davransam da. Jimin beni bu konuda çok zorlamıyordu, çünkü bir başkasıyla konuşmam, Hoseok gelene (ya da gelmeyene) kadar onunla daha az zaman geçirmem anlamına geliyordu. Benim de biraz işime gelmiyor değildi.

O gün, bir öğlen vakti el ele tutuşmuş eve dönerken bir cafenin önünden geçmiştik ama daha önce dönüp bakmamama rağmen oraya gitmek için ısrar etmiştim. İsteksiz görünen Jimin'in elinden tutup çekiştirdim.

"Hadi.. Uzun zamandır dışarıda oturmuyoruz. Lütfen.."

Jimin zor da olsa benimle gelip masada karşımdaki deri oturağa gömülmüş, eline menüyü alıp incelemeye başlamıştı.

Tatlı sevmezdim, buraya girmek için bu kadar isteği nereden bulduğumu bilmiyordum. İçimde tarif edemediğim, sebebini anlayamadığım ve önüne geçemediğim bir heyecan dalgası vardı.

Arkamda duyduğum, masamıza doğru yaklaşan her bir adım sesiyle kalbimin her atışta daha hızlı attığını fark etmiştim.

Kulağıma dolan yumuşak ses ile, titreyerek yavaşça kafamı kaldırıp gelen kişiye baktım. Gözlerimi özlemini duyduğum elalar ile birleştirdim. Hoseok.. üç yıl geçti ve sen hala eskisi kadar güzelsin.

"Siparişinizi alabilir miyim, efendim."

Hoseok çattığı kaşları ile bakışlarını benden kaçırıp gözlerini kapattı ve ovalamaya başladı. Sonra yeniden bana baktı. Bir şeyler anımsamaya çalışıyor, ama yapamıyor gibiydi.

Olup biteni anlamıştım. Lanet olası melek konseyi, üç yıl bizi ayırıp kanatlarını koparıp işkence ettikten sonra insana dönüştürüp hafızasını silip yeryüzüne atmışlardı.

Ya da geçen bunca süre boyunca o kadar acı çekmişti ki, hafızası kendini sıfırlamıştı.

Hain pislikler.

Hoseok ile birbirimize yaşattığımız duygular, duyduğumuz sevgi, kaybetmediğimiz umut o kadar fazlaydı ki, bunun onun zihninin dört bir köşesini gıdıkladığını anlayabiliyordum. Eğer böyleyse, eski Hoseok'umun geri gelmesi zor olmayacaktı.

Jimin elindeki menüyü bırakıp garson olan Hoseok'a, sonra da bana baktı. Ben de bakışlarımı ona çevrilip dudaklarımı oynatarak sessiz bir şekilde konuştum.

"O, burada."

Jimin ellerini masanın üstünde kavuşturmuş, başını önüne eğmişti. Gözyaşlarının kucağına düşüp ıslattığını hissedebiliyordum. Bir koluyla gözlerini sildikten sonra dolu gözlerle bana baktı.

"Üzgünüm Jimin.."

Boştaki eli masanın üzerinden elimi buldu ve sıktı. Kafasını anlayışlı bir şekilde acı bir gülümsemeyle salladı.

"O çok güzel. Onu bir daha hiç kaybetme."

Ayağa kalkıp çapraz çantasını omzuna geçirdikten sonra elini omzuma koyarak patpatladı.

"Elveda."

Hoseok kasları hala çatık bir şekilde, gözlerini kısmış ve dudaklarını büzmüş bir şekilde boşluğa bakıyordu. Kafasındaki yapbozu birleştirmekte zorluk çektiğinin farkındaydım.

O zamanında bana nasıl yardımcı olduysa, ben de ona yardimcı olacaktım.

Ama bu sefer hiç ayrılmayacaktık.
-----------------------------------------------------------

Love you all♡-----------------------------------------------------------

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Love you all♡
-----------------------------------------------------------

Your Hope, Your Angel (Yoonseok MiniFic)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin