KARANLIK

142 31 3
                                    

Hira'nın istediği fakat Erez'in hastalığım yüzünden izin vermediği o alışverişi yapıyorduk ve bilin bakalım ne oldu?Aslında zor bir soru değildi,benim olduğum yerde illaki bir aksilik olurdu ve yine olmuştu,Kaybolmuştum.

Lavoboya gitmek için kalkmıştım ve geri geldiğimde kızları bulamamıştım.Şimdi bu kocaman alışveriş merkezinde kızları arıyordum fakat bulabileceğimi sanmıyordum.Çünkü buraya fazlasıyla yabancı olmamla birlikte birçok aleti bilmediğimden dolayı korkuyordum da.Mesela şu bir yukarı bir aşağı kendiliğinden giden merdiven beni çok ürkütüyordu.Aksi gibi birde normal merdiven yoktu ve mecbur asansörü kullanacaktım.Kızları bulamamıştım ve aramama rağmen hiçbiri açmamıştı.Bende Erez'e beni buradan alması için bir mesaj atmıştım.Şimdi ise asansörle aşağı inip Erez'i bekleyecektim.Üzerinde Ç yazan düğmeye basıp asansörün gelmesini bekledim.Kısa bir süre sonra gelen asansöre binip telefonuma gelen mesajı açtım.Mesaj Erez'den gelmişti ve beni beklediğini söylüyordu.Aslında bu kadar kısa bir sürede geleceğini tahmin etmemiştim,çünkü sabah evden çıkarken işi olduğunu söylemişti.Ve ben mesajı atalıda çok olmamıştı.Elimdeki telefonu elimdeki çantaya atarken duyduğum sesle elimdeki çanta yere düştü.

—Beni ne zaman farkedeceksin merak ediyorum açıkcası.

Boran yere düşen çantamı alıp elime verirken gülümsüyordu.Buda nereden çıkmıştı şimdi?Erez eğer onu görürse kötü olurdu,çünkü en son gördüğünde hiç iyi şeyler olmamıştı.Boran'a şaşkınlıkla bakarken Erez'in aşağıda beklediğini ve Boran'ı görme olasılığını hatırlayınca ikinci kata inmek üzere olan asansörü durdurnak için ikiye bastım.Benin ikiye basmamla asansör büyük bir ses çıkartarak durdu.Ne olduğunu anlamak için hangi katta olduğumuzu gösteren ekrana baktım.Ekrandaki karanlıkla birlikte asansörün bütün ışıkları sönerken korkuyla yutkunup Boran'a yaklaştım.

—Tüh!!!!!Asansör bozuldu.

Boran'ın sahte bir üzüntüyle çıkardığı sesi bunu onun yapıp yapmadığını sorgulamama neden olmuştu.Aklıma yurt müdürünün beni kilitlediği karanlık bodrum ve bodrumda gördüğüm rüya gelirken Boran'a daha çok yaklaşıp koluna sarıldım.Boran'ı her ne kadar karanlıktan göremesemde şaşırdığını biliyordum.Anlımdan,yanağıma ve yanağımdan çeneme soğru yol alan teri silmek yerine Boran'a biraz daha yaklaşıp koluna daha sıkı sarıldım.

—Karanlıktan korkuyorsun?

Boran'ın soru sorar gibi çıkan sesine karşılık yutkundum ve koluna sarılmayı bırakıp,kollarımı beline doladım.Sıkı sıkıya sarıldığım yetmezmiş gibi birde kafamı göğsüne koyup gözlerimi yumdum.Gözlerimi yummamla gördüğüm rüyadan bir kaç parça görüntü geldi gözümün önüne.Gördüğüm görüntülerle daha çok terlemeye başladım ve tirmemde yavaş yavaş kendini göstermeye başlamıştı.Boran titrediğimi hissedince kollarını bana sarıp kafamı göğsüne daha çok bastırdı.Kulaklarım rüyamdaki feryatlarımla dolarken bunların beynimin bana bir oyunu olduğunu biliyordum.Bedenimin titremesi çoğalırken kulaklarımdaki seslerde çoğalmaya başladı ve ben dayanamayıp büyük bir çığlık attım.Boran attığım çığlıkla irkilip benden ayrıldığında,bende kollarımı ondan ayırdım ve yere oturdum.Sırtımı asansörün duvarına yaslarken dizlerimi kendime çekip ellerimle kulaklarımı kapattım.Bedenimin titremesi geçmezken birden kendimi yine o rüyanın içinde buldum.

.    .
  *

Üzerimde beyaz uzun bir elbise vardı ve kırmızı yazılarla yazılmış Yoğun Bakım yazısı beni çok korkutuyordu.İçeride kimin olduğunu bilmiyordum fakat benim için önemli biri olduğu kesindi çünkü sol yanım acıyordu.Bir hemşire aceleyle odaya girmek için yandaki tuşlara basıp içeri girerken bastığı tuşlara baktım.Girdiği şifreyi görmüştüm,şifre 4078 di.İçimdeki acı daha da çoğalırken nefes alamaz dereceye gelmiştim.Hemşirenin bastığı tuşlara gidip gördüğüm sifreyi  tuşladım.Kapı hızlı bir şekilde yana kayarken göreceklerimden korkuyordum.Sanki biri canımdan can alıyordu.Gereksiz korkuyu bir yana bırakıp açılan kapıdan içeri girdim ve yatakta yatan kızla başında aceleyle birşeyler yapan doktor ve hemşirelere baktım.Gözümden eksik olmayan yaşlar daha da çoğalırken doktor olduğunu sandığım adam elindeki aleti kızın göğsüne bastırıp çekti.Kızı incelediğimdeyse yüzünün tanınmayacak halde olduğunu gördüm.Saçları uzundu ve benim saçlarıma çok benziyorlardı.Dudaklarındaki gülümseme ise beni korkutuyordu.Doktor az önceki aleti tekrar kızın göğsüne bastırırken ben kızın başındaki sargıya bakıyordum.Doktor elindeki aleti kızın göğsüne bastırmayı bırakıp kolundaki saate baktı ve yanındaki hemşireye döndü.

YIKILMAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin