KK

Bölüm Bir -KANE-

Suyun iskeleye çarpıp geri dönmesini ve bunu tekrar tekrar yapmasını izliyordum.

Biraz sonra yola çıkacaktık. Herkes sevdikleriyle vedalaşıyordu ben ise oturmuş soğuk suların ayaklarımı serinletmesine izin veriyordum.

Suları hep sevmişimdir.Özellikle ayaklarıma çarpmasını.

Küçükken evimiz sahilin hemen karşısında olduğu için annemle hep sahile giderdik.Sahilin o taraflarında fazla insan yaşamadığı için de genelde yalnız olurduk.

Sora,Mia ve Cho ile yanıma geldi."Hazır mısın?"Islak ayaklarımı sudan çıkarıp ayağa kalktım."Evet,her zaman!"

Mia elini kafama koydu."Bunu yapabilirsin."Eğilip bana sarıldı."Bu arada büyükannen de şans diledi."

"O kadar yaşlı olunca şans dilemek için buraya gelememiş olması normal."

Geminin motorları çalıştı.Sora ve Cho ile gemiye doğru giderken etrafı yüksek bir siren sesi dolduruyordu.

Mia arkamızdan seslendi."Bol şanslar.Elinizden geleni yapın!"Arkamı dönüp ona el salladım."Evet.Seni hayal kırıklığına uğratmam."

Bugüne kadar bildiklerimin çoğunu ondan öğrenmiştim.Mükemmel bir öğretmen olmuştu.

"Kesinlikle bir Tori(kuş/Torikago ajanı)olarak geri döneceğim."Ve gemiye binmeye çalışan kalabalığa daldık.

●●●●●●●●

Ateşlerle beraber hava da dalgalanıyordu.İçerisi aşırı sıcaktı ve is kokuyordu. Boğazımı yakan,aynı zamanda da kurutan ağır bir kokuydu.Tavandan birkaç parça düşerken anneme doğru bakıyordum.Konuşmaya çalıştım ama onun yerine tek yapabildiğim öksürmekti.

Kafamı serin topraktan biraz daha kaldırdığımda gözlerimin önünde iki ayak belirdi. Ateşlerin içindeki telin rengi değişmişti.Sonra o gözleri gördüm.Hemen yandaydılar. Üzerinden alevler yansıyan kapkara gözler.

Asla içinde neler olduğunu anlayamadığım,derin gözler.Gözlerini görünce alevleri iki kat daha fazla hissediyordum.

Tel koluma daha da yaklaştı.Bir gözlerindeki alevlere bir de tel ile kolumun arasındaki mesafeye baktım.Telden yayılan sıcaklığı hissedebiliyordum."Ba-"Ve tel koluma değdi.

●●●●●●●●●

"Kane."Elim refleks olarak bileğime gitti.Gözlerimi yanan şöminenin ateşlerinden Sora'ya güçlükle çevirebildim. "Birazdan başlayacak."Etrafa baktım.Şimdiye kadar gördüğüm öğrencilerin dışında,bu sınav için,dışarıdan gelenler bile vardı."Amma da fazla insan var."

Sora kafasını sallayıp odaya göz gezdirdi."Zor bir sınav olacağa benziyor." Yutkundum ve Sora'ya döndüm."Ama merak etme,çok çalıştık,bunu yapabiliriz!"Bunu yapmayıp bir sene daha o lanet okula gitme düşüncesi tüylerimi ürpertiyordu.

Sivri topuklu bir ayakkabıdan çıkan bir ses tüm odayı doldurdu.Odadaki herkes konuşmayı kesti ve sesin geldiği tarafa döndü. Büyükannem odanın ortasında durdu. Kalabalığa dönüp seslendi."Bu senenin Tori seçimlerine hepiniz hoş geldiniz."

Alkışlar,ıslıklar falan filan. Büyükannem elini kaldırıp kalabalığı susturdu."Buraya gelmek için çok çalıştığınızı tahmin edebiliyorum.Hatta bazılarınızınkini biliyorum."Göz ucuyla benim olduğum tarafa baktı."Ama buradaki herkes çalıştı ve sadece 15 kişi buradan bir Tori olarak çıkacak."

Derin bir nefes aldı."Bu partide harika zaman geçirdiğinizi umuyorum çünkü bu değişecek."Kalabalıktan inlemeler yükseldi."Birçoğunuz kuralları biliyor ama ben kuralları tekrar hatırlatacağım.

Bu oyun dört ana bölümden oluşuyor.Bazı bölümler tek kişilik iken bazıları gruplar halinde oynanacak bu yüzden arkadaşlık ilişkilerinizi iyi tutmanızı öneririm.Fazla kural yok.Sadece insanları öldürmeyin.İstediğiniz silahları kullanmakta özgürsünüz.Size silah vermeyeceğiz,elinizdeki silahları kullanacaksınız.

İhtiyacınız olacak malzemeleri odanızda bulabilirsiniz.Yol boyunca onlar dışında nadiren araç-gereç alacaksınız.

Her görevde size kuralları ve ne yapacağınızı söyleyen rehberler bulunacak.Alanların belli yerlerine yerleştirilmiş kamera ve mikrofonlar var.Yani hile yaparsanız.Suç üstü yakalanırsınız."

Sessizce ıslık çaldım."Büyükannem kendini kaptırdı."İri bir adam tarafından ezilmemeye çalışırken yana çekildim."Şu an havalarda uçuyor."Büyükannem beni duymazlıktan geldi.

"Hepinize bol şanslar.Adil bir yarış olsun.Oyun-"Duraksayıp öfkeyle bana baktı.Buna oyun deyip durduğum için şimdi o da oyun demişti."Yarışın sonunda sizi bekliyor olacağım."

Dönüp Sora'ya sırıttım."Eğlenceli olacak!"Cho kalabalığı yarıp yanımıza geldi.Üçümüzde omuz omuza verdik."Seçmeler başlasın!"
Kalabalık büyükannemin sözünü tekrarlarken onlara katıldım.

"Seçmeler başlasın!"

●●●●●●●●●

Gökyüzünde süzülen kuşlara bakıyordum.Eğer bunu başarabilirsem resmen bir Tori/Torikago ajanı olacaktım.

Böylece peşinde olduğum adamı bulmam daha kolay olacaktı ve diğerlerine kendimi kanıtlayacaktım.

Güvertedeki kadın elinde megafonla bir varilin üstüne çıktı."Herkes gruplar halinde odalarına gidecek.İsmi okunanlar şu tarafa,kontrole geçsinler.Dışarıdan bir şeyler sokmak yasak,sadece kıyafetler..."

"Kahretsin!"Ceplerime sakladığım yiyecekleri çıkartıp Cho'nun şaşkın bakışları eşliğinde yemeye başladım.

"Yemekte zaten yeterince yedin.Biraz daha yersen gemiyi batıracaksın."

●●●●●●

Uzun bir süre geçmiş, katılımcıların yarısı odalarına gitmişti.Sora eliyle ağzımı kapatıp mırıldanmamı kesti.

Cho çoktan pes edip yere çömelmişti.Ellerini sanki bilgisayarda yazar gibi hareket ettirmesinden bilgisayarını özlediğini anlayabiliyordum.

"...Kane Kurusowa..."Elimdeki tavuk budunu havaya kaldırdım. "Bu benim!"Sora ve Cho'ya son kez sarılıp kontrole doğru koşmaya başladım."Benim sıram geldi,görüşürüz çocuklar!"

Kontroldeki adam sinirlerimi bozunca kazayla olmuş gibi elimdeki soslu budu suratına yapıştırdım ve kadının peşinden koridora girdim.

"Kapılarınızın üstündeki yazılar yeşile dönene kadar dışarı çıkmayın."Kadın elindeki harita ve anahtarları bize dağıttı."Haritalar birinci turda işinize yarayacaktır.

Herkes muhtemelen biliyordur ama ben kısaca tekrar hatırlatacağım.

Bu bölümde herkese bayraklar verildi.Her bayrak üç puan.Dokuza ulaşan kazanır.Gayet basit.

Süreniz bir hafta.Bir hafta sonunda buluşma yerine gelmezseniz diskalifiye olursunuz. Vee...Başka kural yok.Sadece öldürmeyin.

Herhangi bir sorunuz var mı?"

Kimse cevap vermeyince sessizliği bozdum."Kaptanla ne zaman tanışacağız?"