twelfth whisper

428 58 15
                                    

"Hyung şunların sesini dinlesene. Çok güzel."

ChangKyun elinde tuttuğu ananası HoSeok'un kulağına yakınlaştırmıştı. Marketteki herkes onlara tuhaf bakışlar atsa da onlar bu durumu pek umursuyor gibi görünmüyorlardı.

"Ben bir şey duyamıyorum ChangKyun."

"Bekle bir dakika."

ChangKyun yine elini onun kafasına yerleştirip gözlerini kapatmıştı. HoSeok onun bu çocuksuluğuna gülümsemeden edememişti.

"Şimdi duyuyor musun hyung?"

"Evet."

"Cidden mi? İşe yaradı mı yani?"

ChangKyun heyecanını bastıramayarak yüksek sesle konuştuğunda yine herkesin dikkatini üstüne toplamıştı. HoSeok eğilerek kulağına doğru yaklaştı. Bu, ChangKyun'un huylanmasına neden olsa da belli etmedi.

"Senin beni öpmek istediğini söyledi."

HoSeok gülümseyerek geri çekildi ve ChangKyun'un kızarmış yanaklarına baktı.

"Ama öyle bir şey söylemiyordu."

ChangKyun kızarmış yanaklarıyla dudağını büzerek eline aldığı ananası tekrar yerine bıraktı.

"Hey, istersen onu alabiliriz."

"İstemiyorum. Sen onun söylediklerini bahane ederek bana-"

Son anda markette olduklarını hatırlayarak söyleyeceklerini yuttu. Bakışlarını başka yöne çevirerek hızlı adımlarla HoSeok'un önüne geçti.

Sevdiği birkaç abur cubur paketini kucağına doldurmuş, et reyonundaki HoSeok'un yanına ilerliyordu. Sonunda onu bulabildiğinde kucağındaki tüm abur cuburları sepete bıraktı ve kollarını rahatlatmak adına sağa sola salladı.

"Bu kadar abur cuburu ne yapacaksın?"

"Bir şey derdim ama neyse. Yiyeceğim hyung, ne yapılır abur cuburla?"

"Bu kadar çok tüketme bunları, zararlı."

"Ama seviyorum."

HoSeok önündeki sepetten abur cuburların yarısını alıp tekrar reyona doğru gitti.

"Hyung ne yapıyorsun?"

"Geri yerine bırakıyorum."

"Hayır hyung onları da alalım."

"Yeme şunları ChangKyun. Bunları yiyorsun sonra yemek yemiyorsun."

"Ama hyung."

HoSeok tekrar sepetin yanına gelip ChangKyun'u umursamadan kasaya doğru ilerliyordu. ChangKyun ise son kez geri yerine konan abur cuburlarına bir bakış atıp kafası yere eğilmiş bir şekilde ayaklarını sürüyerek HoSeok'u takip ediyordu.

"Sizi bir dahaki sefere mutlaka alacağım bebeklerim."

Susurrous [WonKyun]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin