Gecelerin Kızı

Bölüm 16

Gözlerimi boynumu gıdıklayan bir şey sayesinde araladım. Boynuma doğru baktığımda Burağın kömür karası saçlarını gördüm. Kendi kendime gülümsedim. Tanrım. Çok değişmiştim böyle olacağını hiçbir zaman düşünmezdim. Bir adamın geleceğini ve hayatımın merkezine yerleşeceği. İnanamayacağım bir şeydi. Elimi yan tarafa atıp telefonumu eline aldım. Saat gece üçtü nasıl bu kadar uyuyabilmiştim. Biraz yan tara çekilip Buraktan ayrılmaya çalıştım. Burak kıpırdanıp diğer tarafa döndüğünde ayaklandım. Yerde bulduğum Burağın tişörtünü üstüme geçirdim. Ufak adımlarla balkona çıktım. Manzarayı seyretmeye başladım. Bu bana göre değildi. B-ben bunu yapmamalıydım . Bi erkeği hayatımın merkezine koyamazdım. Biraz kafamı dağıtmaya ihtiyacım vardı. Aşağı inip elime dolaptam bir votka aldım bardağa koyup üstüne enerji ekledim. Bahçeye çıkıp havuzun kenarındaki şezlonga uzandım. Yıldızları izlerken içeçeğimi yudumladım. Garipti . Onu bu kadar sevmem. Çok garipti. Bunun beni rahatlatmadığına anladım. Belki biraz motorumla gezebilirdim. Yukarı çıkıp üstüme siyah yırtık bir kot üstünede düz bir beyaz bluz geçirdim. Ayağıma harley botlarımı geçirdim. Normal bir ayakkabıdan daha kolaydı bunlarla sürmek. Garaja inip motorumun anahtarını ve garajda bulunan motorcu ceketimi üstüme geçirdim. Islak saçlarım kendi kendine kurumuş dalgalı bir hal almıştı. Kafama kadkı geçirip motora atladım. Hızla motoru sürmeye başladığımda özgür olduğumu hissettim. Etrafa baka baka zevkke sürüyordum motoru. Gece geç saat olduğu için bütün ışıklar herkese yeşil konumundaydı. Hızla ilerlerken yanıma bir motorun yaklaştığını hissettim. Sağ tarafıma baktığımda bir erkeğin yarışmak için gaza basıp ses çıkardığını anlamdım. Madem böyle birşey istiyordu bende ona istediğini verecektim. Tek elimi kaldırıp kafama doğru kaldırıp ona tamam anlamında haraket yaptım. O da anlayınca gazı kökledi ve yanımdan biraz uzaklaştı. Bununla birlikte bende gazı kökledim ve onunla eşit seviyeye geldim. Kendimi biraz daha zorladığımda onu geçmiştim. İlerdeki virajı görünce yavaşlamadım. Benim aksime o yavaşladı sanırım kendine pek güvenmiyordu. Viraja geldiğimde motoru tam olarak sağa yatırdım bi an montum yere sürttü. Bunu pek önemsemeden devam ettim virajı geçince düzeldim ve biraz daha hızlandım. Arkama baktığımda bana uzak olduğunu gördüm. Ani bi haraketle motoru sola döndürdüm. Kayarak döndüğüm için yerden sesler çıkmıştı. Tam olarak yolu düz durarak kapatmıştım. Elimi kaskıma atıp yavaşca çıkardım saçlarım birbirine karıştığı için yavaşca kafamı sağ sola salladım. Bu sırada oda motorunu durdurmuş kaskını çıkartıyordu. Gerçekten yakışıklıydı. Ama bi burak kadar değil. Karamel rengi arkaya doğru yatırılmış saçları. Açık yeşil tonlarında gözleri vardı. Kaslı olduğu montunun üstünden bile belliydi. Eh fena sayılmazdı. Oda beni incelerken konuştum

"Bir dahakine boyundan büyük işlere kalkışmazsın umarım ha."

" Bu kadar iyi olabileceğini bilmiyordum,vay canına bizim kulupte yarışmalısın."

"Sizin kulup ?"

"Evet bir çeşit motor sampiyonası gibi bişey dönüyor ortada ve bizde ona katılan bir kulubüz."

"Nerde peki bu kulüp?"

"Çok uzakta değil seni götürebilirim. Bizimkiler hala çalışıyorlardır."

" Olabilir hadi gidelim."

" Vay canına bu kadar kabul etmeyeceğini sanmıştım."

"Neden?"

" Bilmem hani "Ay ben seninle gelmem pis sapık" havalarında olduğunu sanmıştım." Bunu söylerken garip bir kız sesi taklit etmişti.

" Çok konuşmada sürmeye başla ." Diyerek motoru ayaklarımla geri geri çektim ve motoru çalıştırdım. Kaskımı taktığımda o çoktan motoru çalıştırıp önüme geçmişti. Takip etmeye başlamıştım. Cebimden bir takım sesler gelince telefonumun çaldığını anladım. Elimi cebime atıp telefonumu aldım. Burak arıyordu telefonu kapatıp cebime attım. Önümdeki sağa dönünce sağa döndüm. Garaj kapısı gibi biyerden girince peşinden girdim. Burası o hep televizyonlarda gördüğüm motor yarışlarının yapıldığı yer gibiydi. Motoru durdurup kaskımı çıkardım. Çocuk yanıma geldiğinde onunla birlikte beş on kişi yanımıza gelmişti.
"Hey dostum." Diyerek yanımdaki çocuk gelen çocuğu selamladı.
"Bu fıstık da kim bakalım?" Dediğinde bütn gözler bana döndü.
"Bu arada bizde tanışamadık, ben Ali peki sen ?" Beni buraya getiren çocuk konuştuğunda sonunda isminin Ali olduğunu öğrenmiştim.
"Ada." Sadece net bir cevap vermiştim. Ali yanındakilere döndüğünde tek tek tanıttı
"Bu Murat." Bana laf atam çocuk murattı demekki. Esmer bi çocuktu Ali gibi kaslıydı.
"Tunç,Fatih,Hasan,Can,Berkay ve Melodi" herkesi tek tek tanıtırken benim gözüm Tunç ta kalmıştı. Gerçekten yakışıklıydı. Esmerdi ama ayrı bi çekiciliği vardı. Gözleri ela rengindeydi.