KESKİN MAFYA

Alışveriş...

Ama... Aparkat atarken tutmayı başarmıştı.

Allah belanı versin Dolunay bi de en iyi mafya olcan.

Lan salak tekniklerimi unuttum. Ayrıca kolum kırık. Bi dakka... Kolumu döndürerek aşağı çevirdim ve kolunu kilitledim. Diğer kolu s*kecek beni abeeyyleeer!!!

Allah'ım beni affet. Allah'ım ben günahsız mü'min bir kulunum. Asla sigara içmem, alkol azcık sonracığıma mafya olmama rağmen hiç insan öldürmedim. Bak ben hep iyi niyetliyim Yarabbim.

Sol kolunun hareketlediğini gördüğüm de duâlarımı hızlandırdım. Sol kolu yakınlaşmaya başladığında artık duâları bırakıp Rüzgar'a sövmeye başladım. Bak dibe koluma çok yakın sende bi gelemedin be. Ya kitaplarda böyle yerlerde başka kişiler falan geliyordu siz hayırdır.

Artık kaderimize razıyız da yani şu kırıkımsı sarılı kola vursa acır demi. Hayır yaralarımıza tuz basmışlığımız da varda acımadı demiyorum yani. Alışamadım diye illa elimize üç-dört defa sıkıp tuza mı banak bunu mu istiyon? Hı?

Bu arada acıdan falan hoşlanmıyorum. Başlarda havalı durması için şaapmıştım. (Ciddiyim başlarda bu kitap aksiyondu sonra dedim bu acıdan falan hoşlansın diye, istemiyordum fakat havalıydı) Zaten onlar hızlı vuramıyordu da bunda bir kas var anam...

İki saattir sende be az sonra hayatı sorgulamaya başlıcam(düşünecek çok vaktimiz olduğunda hani bi hayatı sorgulama olayı falan oluyor ya ondan bahsediyorum) napıyosan yap!

Bir anda diyemicem upuzuuun bir süre sonra beni sırtına aldı. Sonunda bi şey yapabildi bee! Şimdi benim tepinmem gerkiyor değil mi?... Nah tepinirim. Bulmuşum beleş gezmeyi niye tepineyim salak mıyım ben?

Evet

Biraz yürdü ve Türk kahvesini bir alışveriş arabasına bıraktı sonra benim ponçik ama bir o kadar kuvvetli vücudumu kendi şekilsiz çirkin vücuduyla ılışvırış ırıbısını kıydı. (Alışveriş arabasına koydu)

Çarpıldın deemi gödooş...

Yoo... Sadece şaka yapmıştım. Hahahah

Wöö çoh gomik a*ına goduum!!!

Cevap vermedim. Çünkü böyle gereksizlerle uğraşmıyorum.

Yanlız biraz düşün bu gereksiz sensin.

...

Bir süre sonra Rüzgar arabayı ilerletmeye başladı. Deterjan reyonu... Kişisel bakım reyonu... Aburcubur reonu hmmm

Kendimi sol tarafa yaslayarak döndürmeye çalıştım. Olmayınca elimle bakmadığım yerden destek alarak döndüm. Döndüğümde bir kaç takırtı sesi duyduğum gibi aniden oturduğum alışveriş arabası bir anda geri çekildi.

Önüme baktığımda bi sürü teneke kola kutuları yerdeydi. Vaboovv... Rüzgar'a baktığımda bana muzip bir şekilde bakıyordu. Ne var lan sanki bok yedik. Tövbe tövbe.

"Bi şey olmaz bi şey olmaz sen sür. " bu arada masada kalan kolaları arabaya attım. Evet yine çok zekiyim.

Aynen aynen...

Sana ne benim zekiliğimden Şeyime sana neeee! He bu arada yıllarca sana aradığım ismi sonunda buldum yaklaş da kulağına üç kez ismini fısıldayayım.

Allah belanı versin yıllarca ismimin Alev olmasını istedim sen bana Şeyime' yi mi layık gördün. Aşk olsun.

Uff geçenlerde yine puştum abi... Hahhaha

Neyse bak Rüzgar konuşmaya başladı beni lafa tutma.

"Baksana sanırım yine elime düştün. " hee aynen düşmüşümdür ben senin eline aynen.

"Ne düşmesi be aaaa ben düşmem. Bi kere ben havalıyım abi bir yere ve ya bir ele düşmem. Taam moo?! " dedim. Biraz ergence davrandım farkındayım ama bu benim mağra çocuklarım.

"Ne kadar da egosu kendini aşan bir bağyan. " dedi. Çocuk benim kafadan abi. Şimdi bizim özel el tokuşturma hareketimizi şaapardım fakat bağanee. Zaten hiç bir yerde kullanmıyorum Tatiller'le de (Dolunay, Ada, Deniz, Damla ve Yağmur takımlarının adı yani unuttuysanız) yapmayı bıraktık. Her neyse...

"Ne kadar da gereksiz konuşmaların başı bir erkek. " dedim.

"Yani egonun büyük olduğunu kabul ediyorsun. " dedi. Evauiet!!!

"Yani gereksiz konuştuğunu biliyorsun? " dedim. Ee bi şeyler diyordun gollum ne oldu?

"Birileri şu an suçlu ve düşündüğün şey bana laf etmek. " dedi.

"Laf bulamadın ondan dimi bunlar. Hadi neyse seni zor duruma sokmayalım. Valla en fazla hapse gireriz. Amaa... " deyip arka cepimde ki törpüyü çıkardım.

"Abartma ama yine de bi sorarlar naptın, ne ettin diye. Ayrıca psikopat mısın cebinde törpü taşıyorsun. " dedi. He psikopatım anasını satıyım.

"Lan bi ara yanında çakı çıkarmıştım. Buna mı taktın ibne!? " evet ona sinir olduğum zamanlar bana salakların kafasında ki işarette kanıtım.

"Sakın konuşma konuyu devam ettirmek istemiyorum. Şinciik şu reona döner misin? " dedim.

"Hayır döner değilim. " dedi. Espiri mi yaptı şimdi bu tipine sıçtığım.

"Ay gülmekten altıma sıçtım sanırım. " dedim.

"Belli zaten bende nereden koku geliyor demiştim. " dedi.

"Bence senden geliyor. Bi bak bakalım. " dedim. Tek kaşını kaldırdı. Bende kaldırdım. Tişörtünü çıkarıp yüzüme attı ve "Al doya doya koklarsın. " dedi.

Bu kokuyu biliyorum. Erkek parfümlerini sevdiğim için bir ara en sevdiğimi satın almıştım. İçinde isimleri zorla ezberlediğim bergamot, kişniş ve paçuli vardı.

"Bergamot, kişniş ve paçuli herneyse beni şu reona götür. " dedim. Sonra tişörtünü geri attım ve giydi. Döndürdüğünde cips bölümüne baktım. Burda bizim markalardan neredeyse hiç biri yoktu. Bir tek Doritos bulabilmiştim. Doritosların bulunduğu yerin dibine kaykıla kaykıla gelmiştim. Kolumu doritos paketlerinin arasına soktum. Böylece bütün paketler alışveriş arabasının içine düşmüştü. Rüzgar seslere bakmak için arabaya bakınca şaşırdı.

"Ne yapacaksın bu kadar cipsi, aç?! " dedi. Haklı olmasa laf sokardım ama... Aması yok laf sokcam.

"Sana almıştım. Malum doymuyorsun. " dedim.

"Peki, ben yerim. " dedi. Ne!?

"Yok, ı-ıh vazgeçtim ben sana almıcam kendim yicem. " dediğimde kahkaha attı. Çok erkeksi bir kahkaha. Güzel bir kahkaha. Hatta mükemmel bir kahkaha.

Kendine gel lan manyak! Abovv, bunu da kaybettik iyi mi?

Ne... Ne kaybetmesi seni aptal.

Neyse kızlar anladı. Erkekler varsa pardon. İlk okuyucuların kız olduğunu tahmin ediyorum.

İyi.

Kenkalar size kötü bir haberim var... İnternetimiz kapatıldı ve malesef çok nadir bölüm paylaşmak zorunda olacağım... Tekrar görüşmek üzereee!!! 😄😄😄