Decim

1.1K 36 2
                                    

Asansör yavaş yavaş aşağı inmeye başladı. Peki ben buraya nasıl gelmiştim? En son hatırladığım eve doğru yürüdüğümdü. Asansörün kapısı açıldı. Yanımdaki asansörden küçük bir çocuk indi. Burada beyaz saçlı bir adam ve mor saçlı bir kadın vardı. Kadın taburede oturuyordu. Adamsa kokteyl kabını sallıyordu. Geldiğimizi duyunca bize döndüler. Kadın adama baktı
"Bugün başka misafir bekliyor muyduk?"
"Hayır."
"O zaman ne yapacağız?" Adam bize doğru yürüdü
"Özür dilerim. Bir karışıklık oldu. Biraz bekleyebilir misiniz?" Tam nerede olduğunuzu soracaktım ki devam etti.
"Soracağınız sorulara şimdilik cevap veremeyeceğim. Tekrar özür dilerim."

Yürümeye başladı. Kadın peşinden gitti. Gidip tabureye oturdum. Çocuk yanıma geldi.
"Abla, senin adın ne?"dedi. Çok tatlıydı!
"(adın) (soyadın)."
"Güzelmiş. Ben de Aki Ruto."
"Seninki de güzelmiş."
"Teşekkürler. Tanıştığıma memnun oldum."
"Abla ölen ablama benziyorsun. Onu hiç görmedim ama resmi var." Cebinden resmi çıkardı gerçekten bana benziyordu. Abartılacak derecede.

Bu sırada o adam ve kadın başka bir kadınla birlikte geldiler. Yeni gelen kadının saçı beyazdı ve örgü yapmıştı.
"Oo demek bunlar." Bizi iyice inceledikten sonra gidip köşede konuşmaya başladılar.
"Bana anıları gelmedi ama başka kişilerin anılarından parçalar geldi." dedi beyaz saçlı adam. Beyaz saçlı kadın
"Ben de ne yapacağımı bilmiyorum. Siz onları ağırlayın ben sorayım." dedikten sonra odadan çıktı. Adam yanımıza gelip
"Beklettiğimiz için üzgünüz. Ben Decim. Burası da Quindecim. Buranın yanında birkaç oda daha var ama hiçbirinde çıkış yok. Normalde buraya gelenlere oyun oynatırız ama sizde sıkıntı çıktı. Biraz daha burada bekleyeceksiniz. Bardan bir şey istiyorsanız bana söyleyebilirsiniz."dedi. "Benim adım da (adın) ve sorularım var."
"Daha önce söylediğim gibi sorularınıza cevap veremem."

O sırada başıma bir ağrı girdi. Acıyla yere yığıldım. En son hatırladığım yerde uyandım. Önümde bir ben daha vardı. Ama nasıl? Kendimi takip ettim. Karşıdan karşıya geçerken yolun ortasında Aki'yi gördüm. Bir otobüs ona doğru geliyordu. Diğer ben yola atladı. Akito'yu itmeye çalıştı ama artık çok geçti. Otobüs ikisine de çarptı.

Ben... Ölmüş müydüm? Basım tekrar ağrımaya başladı. Başka kişilerin yaşamları gözlerimin önünden geçti. Bir dakika... Bunlar benim! Bir bankacı, bir doktor, bir avukat...

Birinde durdu. Hastanedeydim. Önümdeki adam endişeli görünüyordu. Hemşire bağırdı
"Kei Ruto, girebilirsiniz." Hemşire onu bir odaya götürdü. Odada elinde yeni doğmuş bir bebek olan bir kadın vardı. Yatakta yatıyordu. Yanına gitti. Bebek bana benziyordu. Kadın ona bakarak
"Kız oldu. Adını ne koyalım?" dedi. Adam
"Ölen anneme çok benziyor. Onun adını koyalım. Hinata olsun."dedi.
"Tamam ama bir sonrakini ben seçerim."
"Tamam karıcım. Peki ne olacak?"
"Aki olacak." Aki mi? Soyadları Ruto'ydu değil mi? Gerçekten o çocuğun ablasıydım demek.

Başım tekrar ağrımaya başladı. Bu sefer bir evdeydim. Büyümüştüm. Galiba 5 yaşındaydım. Evde koşuyordum ve o kadın beni durdurmaya çalışıyordu. Koşarken odadaki bir elektrik kablosuna takıldım. Birden odayı parlak ışıklar sardı. Küçük ben... elektrik tarafından çarpılıyordu. Kadın ambulans çağırdı ama yetişemediler.

Tekrar başım ağrımaya başladı. Bu sefer o bardaydım ama barmen olarak. Önümde iki adam vardı. Yanımda da Decim. Konuşmaya başladım.
"Quindecim'e hoş geldiniz. Ben Sakura, bu da Decim. Bir oyun oynayacaksınız. Oyunu oynayana kadar bardan çıkmazsınız ve sorduğunuz sorulara cevap vermeyeceğiz."dedim. Bu Decim'in söylediklerine benziyordu.

Tekrar başım ağrımaya başladı. Yine bardaydım. O iki adam asansörlerleydi ve kapı kapandı. Decim'le konuşmaya başladım.
"Bu otuzuncu oluyor. Yeterli mi çaylak?"
"Evet, bence yeterli ama ben karar vermiyorum, biliyorsun."
"Off. Tamam biliyorum." Ben Decim'in öğretmeni miydim?

Tekrar başım ağrımaya başladı. Bu sefer önümde o beyaz saçlı örgülü kız vardı. Sinirli görünüyordu. Aramızda Decim vardı. Bana bağırmaya başladı.
"Bu onuncu oluyor! Sürekli yanlış kişileri reankarne ediyorsun!"
"Ama Nona-"
"Yeter artık seni Dünya'ya yaşamaya gönderiyorum." Her şeyi anlamıştım ve bütün anılarım yerine gelmişti. Çok yanlış yaptığım için Dünya'ya gönderilmiştim ve her buraya geldiğimde reankarne olan ben oluyordum. Artık çok fazla reankarne olduğum için Decim'e her kişiliğimden biraz anı gitmişti.

Tekrar başım ağrımaya başladı. Bu sefer normal zamana dönmüştüm. Herkes başıma toplanmıştı. Nona
"Demek uyandın. Ne oldu?"dedi.
"Anılar geri geldi. Hem de hepsi Nona."
"Demek sonunda geri geldiler."
"Evet ve Decim sana söylemek istediğim ama söyleyemediğim bir şey vardı." Ayağa kalktım.
"Söylemek için çok bekledim." Ona doğru yaklaştım.
"Eskiden duygularım olmadığı için anlayamamıştım ama şimdi var ve biliyorum." İyice yaklaştım.
"Seni seviyorum Decim." ve onu öptüm.

Uzatmak isterdim ama denedim ve pek olmadı. En iyisi burada bitirmek. İstenirse ikincisini yazarım. Kişilere ad bulmak için o kadar çok uğraştım ki. Barmen adınız şarkı yüzünden Sakura oldu ama bence gayet güzel.

Okuyucu x Anime Karakterleri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin