’Ben odama çıkıyorum’’ deyip bir an önce yalnız kalmak istedim ve öylede oldu.
Odama çıktığımda yatağımdaki yerimi aldım ve leptobumu kucağıma alıp araştırmaya başladım.Bakalım bu Louis kimin nesiymiş?
Birkaç siteye girip hakkındakileri okuduktan sonra kim olduğunu az çok anlamıştı.Tam bu sırada ablamın kapıyı çalmaksızın bakın altını çiziyorum kapıyı çalmaksızın odama giriş yapmasıyla ben ne yapacağımı bilmeden hemen leptobun kapağını hızlıca kapattım.Ahh hadi ama böyle odaya girdiğinizde hiçbir gizli iş yapmıyor da olsam elim ayağıma dolaşırdı.Şuan da olduğu gibi
Ablamın leptobu hızlıca kapattığım dikkatini çekmiş olacak ki ;
‘’Ne yapıyorsun sen orada?’’sorusuyla hemen ;
‘’Hiçç.’’ Deyiverdim ve kucağımdaki leptobu komidinin üzerine bırakarak bu sefer de ben ona soru sordum;
‘’Noldu da odama teşvikte bulundunuz sevgili ablacım’’sakın bunu iğneleyici bir şekilde söylediğimi düşünmeyin.Kesinlikle içten söyledim.
‘’Seninle bir konuda konuşmaya geldim.’’dedi ve yatağın kenarına oturdu.Ah kesinlikle bir şey olmuştu.Hem de kötü bir şey.
‘’Neymiş o konu?’’
‘’Dün gece gerçekten neredeydin?’’
‘’Anlattım ya çok içmiş…’’sözümü keserek;
‘’Barda olmadığını biliyorum Ashley beni o küçük yalanlarınla kandıramazsın.’’ben daha cevap veremeden telefonunu cebinden çıkardı ve ekran kilidini açıp benim bu sabah gördüğüm fotoğrafı gösterdi.
‘’Bu sensin değil mi?’’
Ahhh. Ne kadar da zeki bir ablam var.Kesin bana çekmiş.Demedi demeyin.
Neyse artık kurtuluşum yoktu.Mecburen anlatacaktım.
‘’Evet o benim.Çok içmişim ve kendimi o kendini bir şey sanan ama ufacık beyni olmayan Louis’in evinde uyandım.’’
‘’Aranızda bir şey geçti mi?’’
‘’Sabah uyandığımda çıplaktım desem?’’
‘’İnanmıyorum.’’deyip odanın içinde volta atmaya başladı.
‘’Abim gitti mi?’’deyip konuyu değiştirmeye çalıştım.Açıkçası Doutzen’ın o içinizi karatan nutuğunu dinlemek istemiyordum.
‘’Evet acilen çıkması gerekti.Ama konuyu değiştirme.Ay hala inanamıyorum.Kızım bildiğin Louis Tomlinsonla yatmışsın ya.Kim olduğunu biliyorsun dimi?’’
‘’Evet biliyorum az önce öğrendim ama ondan nefret ediyorum.NEFRETTT.’’diyerek son kelimeme vurgu yaparak sesimi biraz yükseltmiştim.
‘’Artık şu konuyu kapatalım.Lütfen.Louis ile ilgili tek bir kelime duymak istemiyorum ve bu olanlardan lütfen abimin haberi olmasın.’’
‘’Tamam söylemem.’’deyince ona sarıldım.
Ne olursa olsun ne kadar tartışırsak tartışalım ablamı seviyordum.Onsuz yaşayamıyacağımı bir kere daha anlamıştım.
2 Hafta Sonra
Şuanda yatağımdan kalkmaya çalışıyordum.Saat 1 di ve benim hala uykum vardı.Açıkçası depresyondan çıkalı beri bu kadar geç uyanmamıştım.Normalde de zaten 9-10 gibi kalkan bir insandım.
Hemen elimi yüzümü yıkayıp aşağı indim.Ablam evde değildi.Büyük ihtimalle işe gitmiştir diye umursamadım.Kendime yiyecek bir şeyler hazırladım ve yemeğe başladım. Ne yazık ki bunu engelleyen bir şey vardı.Mide bulantım.
En sonunda daha fazla duramıyacağımı fark edip tuvalete koştum ve içimdekileri az önce yediklerimde dahil çıkarttım.Gerçekten iğrençti.Daha sonra duyduğum ayak sesleriyle olduğum yerde doğrulup ağzımı yıkadım ve tuvaletten çıktım.Kapının önünde beni endişeli gözlerle izleyen bir adet ablam vardı.
‘’İyi misin?’’
‘’Midem bulanıyor.Üşütmüş olmalıyım.’’
‘’Bu havada?’’Evet haklıydı .Hava sıcaktı fakat bir şekilde üşütmüş olmalıydım yoksa bunun başka bir açıklaması olamazdı.
‘’Cereyanda kalmışımdır illaki.Önemli bişi değil.’’
‘’Peki sen öyle diyorsan.’’
‘’İyi olduğuna gerçekten emin misin Ashley?Bir günde bu kadar kusulmaz.’’
2-3 saat arayla sürekli kusuyordum.
‘’Hemen bir doktora gitmeliyiz.’’diyen ablama bu sefer cevap verebildim.
‘’Yarın gideriz.Hem belki düzelir.’’
‘’İyi peki.’’
***
Tahmin ettiğim gibi düzelmemişti kusmalarım.Bu sabah da iki kere filan kusmuştum ve uanda hastaneye gidiyorduk.
***
Hastanede birkaç test yaptıktan sonra serum takmışlardı ve üstelik daha sonuçlar çıkmamıştı bile.Serum da kendimi toparlamam içinmiş.
***
‘’Abla bugün ayın kaçı?’’
‘’18’i’’ verdiği cevapla düşünmeye başladım.Benim şuana kadar regl olmam gerekiyordu.Düzensiz asla olmazdım.Normalde bir gün bile gecikmezdi.
‘’Neden ki?’’diyen ablamın sesiyle ona döndüm.
‘’Benim şimdiye kadar regl olmam gerekiyodu.Ama olmadım.’’Biraz düşündükten sonra gözlerini açarak;
‘’Ha-Hamile olamassın değil mi?’’dedi.Kekelemişti.Hayır olamadım.Yani imkanı yoktu.Olmamalıyıdım.
‘’Saçmalama abla.’’dedim göz devirerek.Daha sonra doktor içeriye girerek
‘’Hastamız gayet iyi.Test sonuçlarıda iyi çıktı.Serumu bitince gidebilirsiniz.Geçmiş olsun.’’deyip odadan çıktı ve ardından ablam konuşmaya başladı;
‘’Madem bir şeyin yok neden sürekli kusuyosun?Üstelik reglinde gecikti.Bunun tek bir açıklaması olabilir Ashley.’’
Hayır hayır hayır.Lütfen böyle bir şey olmasın.Gözlerimin dolduğunu hissediyordum.Ablam bunu fark etmiş olacak ki yanıma gelerek yüzümü ellerinin arasına aldı ve;
‘’Sakın ağlıyım deme.Daha belli bile değil.Kesin bir şey ortada’’
‘’Nasıl kesin olucak peki?’’
‘’Eve gidince hamilelik testi yaparak’’
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Unwanted Love (Louis Tomlinson)
أدب الهواة21 yaşında olan güzel mi güzel Ashley'in hayatı bir gecede değişebileceğini kim bilebilirdi yada bir gecede anne olacağını. Evet yanlış duymadınız. Ashley in çok içmesi sonucu sabah kendini bilmediği bir yatakta bulması gelecekte çok büyük sorunlara...