2.Bölüm

52 11 1
                                    

Sabah Umay'ın aramasıyla uyandım. Bu kızın derdi neydi gerçekten.? Saat 12de uyanacakken 9da uyanmış etrafıma sinir saçıyordum adeta. Kalkıp kahvaltımı yaptım. Birkaç saat sonra annem dünden kalan kekleri ve poğaçaları bir tabağa koymuş bana bakıyordu. "Kime götürcem?"dedim sesli nefes vererek. Annem de "Kızım Hatice teyzen yalnız yaşıyor bizim üstümüzde yani en üst katta oturuyor şunu gidip versen nolur? Hem sevinir kadıncağız."dedi. "Tamam o zaman saat zaten 12 olmuş ben hazırlanayım 13.00te Umayla buluşcaktım giderken veririm tabağı."dedim ve odama koştum. Lacivert,üstünde beyaz desenleri olan eteğimi giydim. Üstüne kalın askılı beyaz tişörtümü giydim. Beyaz ayakkabılarımı giydim. Kahverengi bileziklerimi taktım ve beyaz lacivert çizgili çantamı aldım. Mavi beyazlı fularımı da taktım ve kapının önünde annemin bana kek poğaça dolu tabağı vermesini bekledim.

 Mavi beyazlı fularımı da taktım ve kapının önünde annemin bana kek poğaça dolu tabağı vermesini bekledim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hatice teyzenin kapısını çaldım. Kapıyı gülümseyerek açtı. "Gel kızım içeriye birer kahve yap da içelim."dedi. "Teyzeciğim çok isterdim ama benim arkadaşımla buluşmam gerekiyor beklemesin şimdi. Daha sonra yapsak olmaz mı?"dedim en sevecen halimle. "Bir şey olmaz kızım anlayışla karşılar hem erkek milleti değil mi beklesinler ne olacak?"dedi. Gülümsedim ve "Yok teyzeciğim erkek arkadaşım yok benim. Çok yakın bir kız arkadaşım var onunla buluşacaktım ben ama sorun olmaz sanırım. Şimdi arar durumu anlatırım."dedim ve ayakkabılarımı çıkarıp içeriye geçtim. Bana 2 fincan, şeker tabağı, tatlı kaşığı ve bir cezve verdi ve "Ben salona geçiyorum güzel kızım. Sen kahveleri yap bak tepsi de şuradaki rafta duruyor tepsiye koyup getir."dedi ve beni mutfakta yalnız bıraktı. Vakit kaybetmeden Umay'ı aradım. Bekleyeceğinden habersiz neşeyle açtı telefonunu yavrum benim. "Umaaay ben bir yarım saat kırk beş dakika geç kalcam canım çok özür dilerim."dedim ve hemen telefonu kapattım vakit kaybetmemek adına. Sonra da anneme mesaj attım .

Gönderilen: Anniiiş

Mesaj: Annecim Hatice teyze ısrar etti biraz onunla oturup Umay'ın yanına gideceğim. Şimdi tabağı yıkarım Umay'ın yanına giderken sana bırakırım. Öptüm.

Kahveleri tepsiye koydum ve birini Hatice teyzeye verip koltuğa oturdum. Hatice teyze kahveden bir yudum aldı ve o an gözleri yaşardı. Ahh o kahve çok sıcaktı kesin dili yanmıştır. Salonu bir melodi doldurunca geç de olsa Hatice teyzenin telefonunun çaldığını anladım. Dili yandığı için bana zorla "Sen aç konuş kızım."dedi ve kahvenin yanına koyduğum soğuk suyu yudumlamaya başladı. Ekranda Neşem yazıyordu. Telefonu açtım ve kulağıma götürdüm.

"Efendim?"dedim ve uzun süre ses gelmedi.

"Yanlış mı aradım yoksa? Yok la anneannemin numarası işte. Agah bide sen alo de."

"Pardon?"

"Hatice teyze nerede ya siz kimsiniz?"dedi biraz öncekinin tersine daha kalın bir ses.

"Hatice teyze şuan müsait değil ben komşusunun kızı oluyorum benim bakmamı istedi siz kimsiniz?" Telefondan uzun süre ses gelmedi sanırım telefon yine el değiştiriyordu.

"Anneannemi ver." 

Neşesi torunu Onat mıydı? Ahh bu ne kabalıktı böyle!? Bir kızla böyle konuşmaktan hiç mi utanmıyor acaba? Hatice teyze suratımın değiştiğini anladı ve merakla bana baktı ben ise telefonunu ona uzatmakla yetindim. Hatice teyze gülümseyerek telefonunu aldı ve zorlansa da konuştu. Sanırım geçmişti dilindeki acı. Telefonla yaptığı konuşmanın bir kelimesini bile dinlemedim Hatice teyze bana seslenene kadar kendi telefonumla uğraştım. Birkaç dakika sonra Hatice teyze bana "Kızım.?"diye seslendi mahcup bir sesle. Gülümsedim sadece. "Sen onun kusuruna bakma. Biraz kabadır.Sana da öyle davrandı sanırım."dedi yumuşak bir sesle. "Sorun değil olabilir yani ben olsam ben de şaşırırdım."dedim. Hatice teyze de anlayışla gülümsedi ve "Kızım, Neşem bizim üstümüzdeki sokakta oturuyor onlara gidecektim o yüzden aramış beni. Madem sen de dışarı çıkacaktın binanın önüne kadar bana eşlik eder misin?"dedi. "Neşe?"dedim şaşırarak. Kocaman çocuk olmuş neşem mi diyordu ona? 

DOĞRU İZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin