-------HERMİONE------------
Kaç gündür aynı rüyayı görüyorum.Dolunay,mor bir çiçek ve Malfoy.Galiba geçen hafta yaşadığım olaydan kaynaklanıyor,onun eline dokunuşum.Elleri çok soğuktu,ama yumuşacıktı.Şu el muhabbetini bırakıp rüyama dönersek.Rüya bunlada kalmıyordu.Malfoy birini öldürüyordu,bir çocuğu.Çocuğun boynunu parçalıyordu hemde elleri ile.Çocuğun yüzünü tam hatırlamasamda gözlerini hatırlıyordum.Bir çift ela göz.Düşüncelerimden kurtulup,yataktan kalktım.Üzerimi giyindim saçlarımı açık bıraktım.Yine erken uyanmıştım.Kütüphane'ye gitmeye karar verdim.Kızlar yatakhanesinden çıkıp Koridorda yürümeye başladım.Kütüphane'ye adım attım.Kütüphane'de birkaç 3. sınıf hufflepuf öğrencisi ve Ravenclaw takım kaptanı olan William Aniston vardı.Bu çocuğun burada ne işi vardı ki.Herneyse artık ezberlediğim kitapların arasından geçtim ve gizli sığınağım olan masama oturdum.Buraya benden başkası oturmazdı çünkü burayı büyülemiştim en az 5 metre ileriden bakan herkes burayı hurabe örümcek ağları olan çürümüş bir masa olarak görüyordu.Burayı sevmemin en iyi tarafı ise güneşin doğrudan masama vurması ve buradan herkesi görebilmem.Raflardan bitki bilim'i kitabımı aldım.Sayfaları öğlesine karıştırmaya başladım.Dikkatimi bir çiçek çekti.Bu benim rüyamda gördüğüm çiçekti.Kitaptaki resmin üzerine baktım.''Kurt Boğan''diğer bir adıyla ''Aconitum'' yazıyordu.Biraz araştırdım.Efsanelere göre kurtadamlar için zehirliymiş ve birsürü palavra.Ben efsanelere inanan bir cadı değilim.Bence biri kafasından sıkmıştır, şu şöyle bu böyle diye sonra birsürü aptal büyücü buna inanmış.Ama neden bu çiçeği rüyamda habire görüyorum ki.Derek'in bana aldığı saate baktım bunun için gerçekten baya para harcamıştı.Dersin başlamasına daha 20 dakika var.Şimdi birde Sybill Trelawney'in dırdırını çekeceğim.Kitaplarımı aldım ve masadan kalktım.Yemek yememiştim,çok açtım umarım Ron'dan gizli saklı banada birşeyler alabilmeyi başarabilmiştir Gin.
-----DRACO---------
Şu lanet olasıca derse neden girmek zorundaydık ki sanki.Deli kadın sadece birkaç şey saçmalıyor,bazıları tutuyor bazılarıysa unutuluyor.Zaten bu kadını kimse ciddiye almıyor.Hızla sınıfa yöneldim.Bu günkü dersimiz Gryffindor'laydı yine sınıfa en son giren ben olmuştum.Ama daha o deli kadın girmemişti.Blaise'in yanına geçtim.Granger kitabından kafasını kaldırıp bana baktı sonra geri döndü.Okuduğu kitabın adı Bitki Bilim'di Granger görmeyeli bitki bilime iyice sarmış olmalıydı.biraz sonra sınıfa o deli kadın girdi.Merlin ne kadar büyük gözlükleri vardı.Birşeyler geveledi sonra önümüzde kahve fincanları belirdi.Fincana biraz göz gezdirdim sonra geri yerine bıraktım.Deli kadın Granger'a doğru ilerledi sonra eline fincanını aldı.Biraz inceledi,şoka girmiş gibiydi sanki,aniden elinden fincan düştü,gözleri bana kaydı.Beni parmağı ile göstererek ''Kurt Adam'' diye fısıldadı.Çok geçmeden''Dersimiz bitmiştir''diye bağırdı.Sonra hızlıca sınıftan çıktı.Gözlerimi deli kadından ayırdığımda bana bakan bir çift kahverengi gözle karşılaştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DRAMİONE ♛
FanfictionYalnızlık...Yalnızım ben.Hep yalnızımdır zaten.Sende yalnızsındır aslında ne kadar inkar etsende öylesindir kimsesiz bir ucube.En azından ben kendimi öyle avutuyorum.Bende başka ucubelerde var kimsesiz annesi babası tarafından sevilmemiş bir yetimha...