-----DRACO----
Uzun zamandır kullanmadığım asamı elime aldım.Şöyle bir inceledim sonra arabanın koltuğuna fırlattım.Bu arabayı zorla almıştım.Nede olsa bir Malfoyuz.Babam her ne kadar muggle dünyasında yaşasada mugglelardan pek haz etmezdi.Arabayı son hız sürüyordum.Radyoyu son ses açtım.Araba o kadar hızlıydı ki yolun kenarındaki ağaçları bile görmek zordu.Oraya gidiyorum.Herşeyin başladığı yere.Peki orada ne yapacağım.Orada oturup onun oraya gelmesini mi bekleyeceğim.Bilmiyorum.Sadece içimden bir ses bana oraya gitmemei söylüyor.İç sesimi dinlemeyeli baya bir olmuştu.Çünkü bunu en son yaptığımda sonucu hiç iyi olmamaıştı.
2YIL ÖNCE 8 OCAK
''Gitmem lazım''sesimde hiçbir duygu barındırmamaya dikkat etmiştim.Haftalardır bu konu üzerinde düşünüyordum.Alex artık ondan ayrılmam gerektiğini sötlemişti.Pek söz dinliyen biri olarak bilinmem ama bu sefer onu dinlemeliydım.Kendim için değil.Onun için.Bir insan sizi nasıl bu kadar değiştirebilir ki.Hayretler içerisindeyim.Heleki benim gibi küstah,bencil,pislik bir çocuğu.Nasıl bu kadar zamanda bir adama çevirebilir.''Beni böyle bırakıp gidebilecek misin''sesi çatlamıştı.Bana acınası bir varlıkmışım gibi bakıyordu.Doğru aslında ben öyleyim acınası bir varlık.''Özür dilerim''.''Bana özür dileme.Sakın''.
D:Sadece bir seçim yapmam gerekti ve-
H:Beni bırakmayı seçtin sende
D:Hayır.
H:Peki ya ne
D:Seçimler çok zordu.
H:Her zorluğun üstesinden gelecektik hani.
D:Bu normal bir seçim hakkı değildi.Seçeneklerim.Sadece.Neyi seçeceğimide söylediler
Bana sen bir pisliksin.Aptal ucube bakışı atıyordu.
H:Seni tanıyamıyorum.
D:Bende kendimi tanıyamıyorum.
Bana son kez baktı ve masanın üzerinde olan montuna yöneldi.Kafasını sallıyor ve birşeyler mırıldanıyordu.Masada duran montunu aldı ve hızlı bir şekilde giyindi.
D:Gitme
Ona biraz yaklaştım.Daha fazla dayanamazdım.Sonuç ne olursa olsun gitmesine izin vermemeliydim.En azından beni böyle hatırlamasını istemiyordum.Eskiden olduğum gibi hatırlamasını istiyordum.Tam kolundan tutacakken.
Bana parmağını kaldırdı ve salladı
H:Malfoy.Bana sakın birdaha gitme deme.Sadece gitmeme izin verme.dedi ve cisimlendi.
Sesi sonlara doğru kısılmıştı.Gitmeme izin verme.
------HERMİONE-------
Flourish Blottsa girdim.Bana karşı büyük bir ilgi vardım.Savaşta çok büyük başarılar elde etmiştik ve oldukça ünlenmiştik.Tam karşımda duran masaya baktım.Onun gözlerine ilk kez o zaman uzun uzun bakabilmiştim.Bir rafa ilerledim ve elime gelen ilk kitabı incelemeye başladım.Kafamı bir türlü kitaba odaklayamıyordum.Kapıdan gelen küçük zil seside bunlardan biriydi.Kafamı kaldırdığımda Malfoy tam karşımdaydı.Deri ceketli ve içinde sadece atlet vardı.Sakalları çok hafif uzamıştı.Benim ona baktığımı fark etmiş olcak ki oda bana baktı.Hızla sandalyede kalktım ve arka çıkışa doğru hızlı adımlarla ilerlemeye başladım.Biliyordum oda beni takip ediyordu.Artık hızlı yürümeyi bırakmış koşuyordum.Neden yanıma silahımı almamıştım ki.Kahroldun.Arkadan bir ses.''Dur''dedi.Emir veren bir ses tonundaydı.Tabiki bu sesin sahibini biliyordum Malfoy.Vede tabiki onu dinlemeyecektim.Daha hızlı koşmaya başladım.Ama koşsam koşmasam neye yarıyacak ki.O bir kurt.''Cidden bunu yapıcak mısın''Bu bir sorudan çok.''Dur dedim sana yoksa çok kötü olacak''anlamı vardı.Ama ben tabiki koşmaya devam ettim.Kalabalıkta bana birşey yapamazdı.Arkadan koca bir el ağzımı kapadı.Bende ellerimi otamatik olarak ağzıma götürdüm.Ellerinden kurtulmaya çalıştım.Ama olmuyordu o çok güçlüydü.Kulağıma yaklaştı ve tek eliyle bir saç tutamımı kulağımın arkasına koydu.Sonrada kulağıma iyice yaklaçtı ve.''Beni ikiletmemen gerekirdi''.Birşey diyemiyordum.Neden mi.Çünkü ağzım kapalı.Elini ağzımdan çekti ve ona doğru dönmemi sağladı.''Bana bak''Oldukça yüksek sesle söylemişti.Neden kimse bizi takmıyordu.Zaten buradada bir görevli ve bir kız vardı.Birdaha tekrar etti.''Sana bana bak dedim''bu diğerinden daha ürkütücüydü.''Hayır''dedim.Sesim biraz cılız çıkmıştı.''Neden.Bu kadar mı açağılık gözüküyorum gözünde.''Biraz evet biraz hayır''dedim.''Sadece sana baktığımda canım acıyor''Çenemden tuttu ve bakışlarımı onda sabitlememi sağladı.Sonrada boşta kalan eliylede buklelerimle oynamaya başladı.''Birini bu kadar özleyeceğim aklımdan bile geçmezdi''.Saçlarıma bakıyordu hiç gözünü kırpmadan.Dalmış gitmiş olacak ki.'Boş bir anını yakaladım ve kaçmaya başladım.Arkamdan gelmediğini anladığımda yürümeye başladım.Ne garip demi ben buraya yeni bir başlangıç yapmaya gelmiştim.Herşeyi bir kenara bırakıp yeni bir başlangıç yapmaya.Ama olmadı.Hala onu unutamadım.Gerizekalı.Pislik.Ne vardı beni bırakacak.Herşeyin üstesinden gelebilirdik oysaki.Ondan ölesiye nefret ediyorum çünkü beni bıraktı.Yapayalnız.Ama onu seviyorum.Hala onu seviyorum.Nasıl olurda insan birinden hem nefret edip hemde sevebilir.Diagon yolunda yürümeye devam ediyordum.Hafif hafif kar yağıyordu.Biri kolumdan kavradı ve tam o an sanki uçurumdan düşüyormuş gibi hissettim.Ne ara kapadığımı bilmediğim gözlerimi açtığımda muggle dünyasındaydık.Hala kolumu tutmakta olan kişiye baktım.O kadar sıkı tutuyordu ki kolumun moraracağına garanti verebilirdim.Çenesi kasılmıştı.''Beni sinir etmeye başladın''dedi ve kolumu bıraktı.Bıraktığı an kolumu ovaladım.Ona baktığımda gözleriyle arabayı işaret etti.Tamam bana ne kadar salaksın diyorsunuz ama öyle olmak zorunda.Her ne kadar dövüş eğitimi almış olursam olayım.Bir kurt'y silahsız öldüremezdim.Veya yaralamak evet evet bu daha iyi.Yaralamk.Arabaya doğru hızla yürüdüm.Arabaya binip kapıyı kapadığım an oda bindi.Ben kafamı cama yasladım.''Nereye gidiyoruz''.''Hımm nereye mi gidiyoruz''.''Bakalım.Bana işkence çektirdiğiniz ve senin gözünü bile kırpmadığın yere ne dersin''doğru söylüyordu gözümü bile kırpmamıştım.''Sen nasıl istersen''dedim ve kafamı cama geri yasladım uzun bir yolculuk olacağa benziyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DRAMİONE ♛
FanficYalnızlık...Yalnızım ben.Hep yalnızımdır zaten.Sende yalnızsındır aslında ne kadar inkar etsende öylesindir kimsesiz bir ucube.En azından ben kendimi öyle avutuyorum.Bende başka ucubelerde var kimsesiz annesi babası tarafından sevilmemiş bir yetimha...