Aşkın Pençesi

10.Bölüm: Yurtdışı Gezisi

1 hafta sonra, yurtdışı gezisi olacağını söylediler. Sınıfta neredeyse herkes geleceğini söylemişti bana. Bilmiyorum, bu benim için biraz tehlikeli bir durum. Sonuçta Dylan denen psikopat da geliyor ve annemden uzağım. Gerçi burada da annem beni bir vampirden koruyamazdı.

Bavulumu topladım, yanıma hayati malzemelerimi aldım. Kulaklık, telefon, şarj gibi. Annemin izin vermesini beklemiyordum ama değişiklik olur dedi. İspanyaya uçuyorduk ve 3 gün kalacaktık.   Havaalanına gittik ve uçağa bindik. Lisa, ben ve Skyler yan yana oturuyorduk. Fakat Lisa ortamızda oturuyordu. Hostes kadından bir kahve istedim. Almak için uzandığım sırada Kate ayağa kalktı ve kahve kafasına çarparak üzerine döküldü. Gülmemek için kendimi zor tutuyordum fakat baktım ki, Skyler ve Lisa gülmekten ağlayacak seviyeye gelmişlerdi. Kate bize sinirli bir bakış attıktan sonra yerini değiştirdi. Gelmemize az kalmıştı.

Uçaktan indikten sonra bizi otelimize götürdüler. Lisayla ben aynı odada kalıyorduk. Karşıdaki odada da Skyler ve bir çocuk kalıyordu. İnternet olduğu için ben genelde odada takılıyordum. Lisa Hanım karşı odadaki çocukla sokakları geziyordu. Öğlenleri Skyler geliyordu, akşam olunca odasına dönüyordu.  

Geldiğimizden sonraki gün öğle vaktiydi. Skyler gelmişti, beraber fotoğraf çekiniyorduk. Birkaç anımız olsun diye. Akşama doğru herkes restorana gitmişti. Ben midem bulandığı için gitmemiştim.  

Odada oturuyordum. Birden kapı çaldı. Kapıyı açtığımda Dylan'ı gördüm. Hemen içeri dalıverdi. Belli ki bir şey arıyordu.

-Nerede o?

-Ne nerede, Skyler mı?

-Hayır, kolye. Ucunda anahtar olan.

-Buralarda öyle bir şey görmedim.

-Yalan söylediğini biliyorum. O sende olmalı dedi.    

Dibime girdi ve vampir dişlerini gösterdi. Ellerimi tuttu ve kaçmamam için sıktı. Ağzını boynuma yaklaştırdı. Korkudan gebermek üzereydim. Beni ısırırsa, Lisa ve Skyler beni kurtarmaya yetişemezdi çünkü bir kere kanın tadını alırsa, öldürene kadar emecekti. Tam ısırdı artık öldüm, sonum böyleymiş, derken boynumdan öpmüştü. Henüz ölmediğimi farkedince kurtulmaya çalıştım. Ama çok sıkı tutuyordu.  

-Scarlett, sen benim olmalısın. Vampirler kurtadamlardan daha güçlüdür. Benimle olmayı kabul edersen, seni Skyler'a karşı korurum. Sana hiç bir zarar gelmez. İstersen seni de vampir yapabilirim. Bilmem belki vampirlere karşı bir ilgin falan vardır.

-Şu anda bana zarar veriyorsun. Ayrıca ben seni sevmiyorum. Senden nefret ediyorum. Ama istersen sana fantastik birini araştırabiliriz.

-Seni istediğimi söylemiştim. Bundan sonra hayatın daha zor olacak dedi, ellerimi bıraktı. Kapıyı çarptı ve odadan çıktı.  

Ellerim morarmıştı. Daha kötüsü restorandan dönen Skyler, odaya gelip ellerimi görünce olayı ona anlatmak zorunda kaldım. Yine çok sinirlendi. Nasıl seni öpebilir dedi. Sinirlenmesi normal; düşmanın sevdiğin kızı öpücek, sen de o dakikalarda yanında olmadığın için elinden bir şey gelmeyecek. Ben olsam çoktan dövmüştüm. Bu fantastikler fazla sabırlı. Ayrıca her yere onunla gidecekmişim öyle söyledi. Ya da o benimle kalacakmış. Bir de kendine geldiğinde o kolye işini soracağım.    

Gece olmuşdu ama hala odamdan gitmemekte ısrar ediyordu. Yatağa girmiştim o da kapının önünde beni izliyordu. Lisa çoktan uyumuştu. Skyler'ın gözleri kapanmak üzereydi. Kendini uyumamak için zor tutyordu. Fakat benim hiç uykum yoktu. Yanıma oturdu. Gözünü hiç benden ayırmıyordu. Sonra bir şarkı mırıldandı ve kendimi uyurken buldum.

Yarın sınava girecek olan kuzenime başarılar dilerim ♥