Yalnızlık Seramonisi

28 3 0
                                    

Yalnızlık kokan bir güne uyandım. Yataktan kalkmak, Mezardan doğrulmak kadar zordu. Yanı başımda duran saate batkım. Üç ay önce pili bitmesine rağmen hala yanı başımda duruyordu. Duraklamasını izledim bir süre. Uzun zaman sonra gözlerin ilk defa sabahın ilk ışıklarına bakıyordu.Perdeler uzun zaman sonra penceremden ayrılabilmişti nihayet. Masada duran üç beş zeytin, dünden kalma hayaller ve dört duvar arasında sıkışıp kalmış bir ben…  Kısacık bir kahvaltı sonrası, doğruldum masadan. Divanın üzerinde duran kutunu açıp ağzından düşürmediğin nikotin sevdandan bir dal aldım… “Gülme bana ama nasıl içebiliyorsun. Ciğerlerini doldurana kadar dumanı içine nasıl çekebiliyorsun. Çok acı bu” derdim ya hep. Şimdi anlıyorum. İçimde hiç acı yoktu. Hep mutluluk sarmalları doluydu. İçimi yakıyordu çektiğim her duman zerresi, acıtıyordu mutluluklarımı. Şimdi senin kadar olmasa da dumana boğuyorum ciğerlerimi. Biliyor musun artık acımıyor… Tuhaf bir sessizlik kaplıydı duvarlar ve gözümün değdiği her yerdeydin sen. Odanın her yanında sana ait izlere rastlamakla geçiyordu günler. Ciğerlerimi senden kalan nikotin sevdanla doldurana kadar öylece durmuştum divanda...

Tek Oda Yalnızlık || YAKINDA

www.nesetbozkurt.com

Bir kalemin İsyanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin