-BÖLÜM 2-

44 11 2
                                    

Bana doğru yürümeye başladığında heyecanlanmıştım. 

"Ne istersen." dediğimde aramızda 2-3 adım kala durdu. Gözlerini gözlerimden ayırmadan konuştu 

"Benimle yatmanı istiyorum." 

"Höst, ne diyorsun sen pezevenk, uçkuruna düşkün mahlukat" diye sıralarken aynı zamanda omzuna yumruklarımı geçirmekle meşkuldüm

"Bir de gülüyor şuna bak! imdat sapık var." bağırdığımda elini ağzıma koyup gülmeye devam etti. 

"Tamam bak şaka yaptım küçük kız sakin ol başka birşey isteyeceğim. Elimi çekiyorum sakın  bağırma." Elini ağzımdan çektiğinde rahat bir nefes aldım ve azarlamalarıma kaldığım yerden devam ettim.

"Kalbime mi indireceksin aptal!" 

"Abartıyorsun, Buralarda böyle şeyler normal karşılanır. Sen altıma girmek için kaç  kız sıraya giriyor biliyor musun?" 

"Aptal. Ne istiyorsun söyle artık." 

"Elimde bende olmaması gereken birşey var. Onu teslim etmeni istiyorum." 

"Ne, nasıl yani."

"Aracılık yapacaksın, küçük kız."

"Eh, kolaymış ben daha kötü birşey istersin diyordum." Sırıttı.

"Kolay mı, zor mu ona o zaman karar verirsin."

"Pekala. İlk sen bir mahkemede şahitlik yap da."

"Yok öyle, Nereden bileceğim mahkemeye çıktıktan sonra malı teslimata gideceğini?"

"Bak farkındaysan götüreceğim şeyi sorgulamıyorum bile. 
Sözüm söz işte."

"Ne zamanmış bu mahkeme?" 

"2 Hafta sonra." 

"Yapacağın teslimat 2 gün sonra küçük kız. Benimde sözüm söz. Sen malı  götür, bende mahkemeye çıkacağım." 

"Sana güvenebilir miyim?" kararsızlıkla sorduğum soruya tek kaşını kaldırarak konuştu

"Başka şansın var mı?" 

"Sanırım hayır." dediğimde sırıttı. Telefonunu uzatıp

"Numaranı yaz. Arayacağım." 

"Nereden biliyoruz numaramı dağıtmayacağını?" Kaşlarını çatarak, 

"Uzatma küçük kız başka şansın yok." dediğinde hala uzatıyor olduğu telefonu alıp numaramı yazdım ve ona uzattım. 

"İsmin neydi senin?" 

"Duru." 

"Güzel isim küçük kız şimdi gidebilirsin arayacağım." 

"Sana da iyi geceler ukala."diyip arkamı döndüm ve yürümeye başladım.

Boş  yolda taksi bulma umuduyla yürürken öndeki 2 çocuğun attıkları lafları umursamamaya çalışarak yürüyüşümü hızlandırdım. 

"Güzelim sağır mısın ya boğazımız patlayacak bağırmaktan." Adımlarımı daha da hızlandırırken 

"İşinize bakın be" diye bağırmayı eksik etmedim. Bunlar niye benden hızlı yürüyor amk. Kolumdan çekip elini belime sardığında bağırıp çırpınmaya başladım. 

"Bıraksana orospu çocuğu ya imdat!" Korku vücudumu sararken çocuğun üzerimden çekilmesiyle bunun Çağıl tarafından yapılması şaşkınlığımı arttırırken diğer çocuk kaçıyordu. Derin bir nefes alıp Çağılın çocuğu yumruklayan kolundan tuttum. 

"Bırak gitsin lütfen." Bana bakıp ayağa kalktı çocuğa bir tekme daha attıktan sonra 

"O kaçan pezevenge de söyle bir daha sizi burada görmeyeceğim. Duydun mu lan?" Adam titreyen bedeniyle başını tamam dercesine salladığında Çağılı ilk kez bu kadar sinirli görüyordum. Zaten çocuğu ne kadar gördüm ki amk. Bana bakıp  

"Yürü" dediğinde ikiletmeden onu takip ettim. Oradan uzaklaştığımızda konuşmaya başladım.

"Teşekkür ederim."Bana Dönüp 

"Kim olsa aynısını yapardım. Boş buldular burayı pezevenkler. Hadi evine bırakayım." diyerek kumandayla arabasını açtı. 

"Taksiyle gidebilirim gerek yok." dediğimde öyle bir bakış attı ki gerçekten korkmuştum. Yürüyüp arabasının kapısına geldiğinde bende diğer tarafa geçtim ve kapıyı açıp arabaya bindim. 

"Kemerini tak."  Dediğinde ikiletmedim kemerimi taktım. Arabayı çalıştırı sürmeye başladığında nerede oturduğumu tarif ettim.

"Sen beni takip mi ediyorsun? Neden oradaydın?" Merakla sorduğum soruya kaşlarını çattı yola bakarak konuşmaya başladı. 

"Saçmalama kızım ne takip etmesi. Arabaya gidiyordum çığlıkları duydum. Sen olduğunu anlamadım bile." 

"Emin misin." 

"Susacak mısın artık?" Kaşlarımı çatarak, 

"Hayır, kaç yaşındasın sen?" 

"23."

"Aramızda fazla fark da yok küçük kız demeyi kesmelisin." 

"Ona ben karar veririm." 

"Ukala." 

"Ne dedin sen?" dedi bana dönerek, omuz silkip 

"Ukala dedim sağır mısın?" 

"Senin dilin çok uzun." 

"Otopsi mi yaptın dilime?" Tamam iğrenç bir espri anlayışım var ama konumuz bu değil. 

"Konuşarak belli ediyorsun zaten, Sus artık." 

Evin önüne geldiğimizde kemerimi açtım. 

"Sana teşekkür etmeyeceğim çünkü sen ufak bir şahitlik yapmış olsaydın bunlara gerek kalmayacaktı ukala." 

"İn artık küçük kız." 

"Sana da iyi geceler ukala." diyerek inip kapıyı sertçe kapattım. Öküz basıp gitti tabi. Eve girdiğim gibi odama çıkıp kendimi yatağa attım. Ne zaman uykuya daldığımı hatırlamıyordum bile. 

TANIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin