KAYBOLAN HAYATLAR

14.BÖLÜM

Multimedya BORA

Bara geldiklerinde en köşede olan masaların birine geçtiler. Müzik son ses devam ederken kalabalık bir grup tüm dikkatleri üzerine çekmişti. Mekanın en köşede karanlık olan masaya oturmuşlardı. Aralarından bir tanesiyle göz göze gelmişti. Genç kız rahatsız olup kafasını masada olan arkadaşlarına çevirdi. 'Eee ne içiyorsunuz.' 'Bira.'
'Öyğ tamam getiriyorum size.'
'Ceyda masada erkek varken sana düşmez.'
'Bende erkek gibi kızımda düşer siz rahatınızı bozmayın.'
'Tam tamam demedik say.'
Masadan ayrılıp barmenin yanına ilerledim. 'Hey'
'Evet güzellik.'
'4 bira ver. Adam gibi konuş.'
Barmen genç kıza sert bir bakış atıp biraları önüne dizdi. Genç kız zorlanıp biraları eline alıp arkadaşlarının yanına giderken birine çarpmasıyla bütün biralar döküldü. 'Lan önüne baksana.' Dedi genç kız dökülen biralara bakarken.
'Bana borçlusun.' Sesi soğuk ve sert çıkmıştı. Genç kızın yanından ayrılıp çıkışa doğru ilerledi genç adam. Genç kız tekrar barmenin yanına gidip 'hey'
'Evet'
'4 bira'
'Az önce almadın mı?'
'Döküldü onlar uzatma hadi.'
Kız sağ salim masaya gelip biraları önlerine bıraktı. 'Sen içmiyormusun'
'Yook. Birimizin sağ kalması lazım.'
'Peki madem.'
Sahnede deli gibi oynayan kızlar, erkeklere yapışmış kızlar ve köşelerde gizemli duran insanlarla kaplıydı. Heleki en köşede olan grup. 'Bana borçlusun.' Ne demek ki bu. İçinden 'amaan bir daha nerde görcem.' Diye geçirdi genç kız. Saat 02:00 bulmuşken o sert çocuk bara geri dönmüştü. Genç kız sert çocuğu görünce kafası döndü fakat sert çocuk çoktan fark etmişti. Genç kızın yanından geçip arka masaya oturdu. Zaman geçtikçe deli gibi dans eden insanlar yere çökmüş otururken bir kısmı hala dans ediyordu. Genç kızın uykusu gelmişti çoktan. 'Benim uykum geldi.'
'Ooo daha gece bitmedi.'
'İçme sen yeter kafan gitmiş.'
'Yok ya.'

Arkadaki genç grup sahnenin ortasına geçip fotoğraf çekme başladılar.
(Alttaki fotoğraftaki gibi.)

Genç kız önde dil çıkarana gülmüştü. Dikkatler ceydaya dönünce gülen yüzü solmuştu. 'Komik olan ne' dedi dil çıkartan çocuk.
'Senin halin.'
'Kafanı patlatırım kızım.'
'Gençler ayıp oluyor. Kusuruna bakma bizim kız delidir biraz.' Dedi Hüdai.
'Bir daha olmaz umarım.'
Hüdaiye sinirli bir bakış yollayıp genç çocuklara dönü Ceyda.
'Bör döhö ölmöz ömöröm.'
'Sen ne dedin?'
'Seni taklit ettim gerizekalı.'
Biraları üstüne döktüğü çocuk, dil çıkaran çocuğun kulağına bir şeyle söyledikten sonra mekandan çıktılar.
'Öff sizle bir yere gelinmez ha'
'Salak mısın ceyda dayak yiyip gebercen buralara.'
'Yok. Ben gidiyorum siz ne yaparsanız yapın.'
'Bulaşma kimseye.'
'He he tamam.'
Koşarak bardan çıktı. Genç kız giden grubun arkasından bağırdı. 'Hey kapanmamış hesap var.'
Hepsi birlikte dönüp genç kıza baktılar. Dil çıkartan çocuk ve üstüne bira dökülen çocuk geri dönüp Ceydanın karşısına dikildiler. 'Ölmek mi istiyorsun.'
'Evet öldürsene beni.'
'Hahaha seni altımda inleterek öldürürüm.'
'Aklın fikrin hep orda zaten. Bende sizi bir bok sanmıştım.' Dedi ve arkasını dönüp ilerlemeye başladı.
'Bora'
'Bora bırak gel.'
'Kes sesini sarp.'
'Ne bok yersen ye.' Dedi dil çıkartan çocuk ve arkadaşlarının yanına gitti.

'Bana bak küçük sürtük.'
Genç kızı kolundan çekip kendine çevirdi.
'Sen o kelimeyi bana mı söyledin. Söyleyeyimde baştan üstüme alınmadım.'
'Uğraşmaman, bulaşmaman en kötü çeteye bulaştın. Şimdi sağ kalabilecek misin? K...' Genç kız , Bora olduğunu öğrendiği kişinin sözünü kesti ve devam etti.
'Bir gün karşılaşacağız. Elim bileğini tutmayacak belki ama kelepçem çok yakışacak o bileğine.'
Bileğini Boradan kurtarıp 'taksi' diye bağırdı. Taksi önünden hızla geçip gitti.
Ofla puflaya arkasını döndüğünde Bora hala ordaydı. 'Ne bekliyorsun'
'Bana borcun var.'
'Bir git Allah aşkına.'
'Gidesim yok.'
'Bir şey istedim onuda burnumdan getirdiniz. Ne biçim insanlarsınız anlamıyorum. Ağır abi havaları ,kızları itip kalkmalar , küfür etmeler bu şekil davranırsanız bir bok olmaz sizden ağır abi bu değil. Bir kızın yanında küfür etmen seni özgüven sahibi olduğunu göstermez ne kadar ahlaksız ve terbiyesiz olduğunu gösterir.'

'Herkesi yargılıyorsun, ama kimsenin seni yargılamasını istemiyorsun.' Dedi genç adam.
'Kimse benden kendim kadar nefret edemeyeceği için istemiyorum. Bana söyleyeceğin kırıcı bir şeyi ben yarım saat önce kendime söylemişimdir zaten.!'