Multimedia'da çok değerli biricik Pinok'umun hazırladığı Islak İmza Teaser'ı var! Hadi izleyip, hep beraber bayılalııııım! 🙌🌸💞
* * *
İki gün sonra,
Kurtulmalıydım.
Dertsiz tasasız, rahat bir nefes almak ve her şeyi unutmak şu an en çok ihtiyacım olan şeydi. Omuzlarımdaki yükten silkelenmeli ve kendime gelmeliydim. Herkes bu kadar zayıf olmadığımı biliyordu, ben bu değildim. Olan biteni sineye çekip kendi köşesine sinmek için vakit kollayanlardan olmamıştım. Güçlü bir kadındım, her zaman öyle olmuştum. Kendimi cesaretimle sınardım, elimden gelenin en iyisi yapmaya çalışırdım. Çabalamak, her zaman en doğrusu için daha çok çabalamak, bunun için mücadele etmek...beni ben yapan bunlardı. Oyunculuğa başlarken yeterli olmadığımın farkındaydım. Fakat pes etmemiş, elimden gelen her şeyi yapmıştım. Ezberim eksiksiz olsun diye kendimi yalnız başıma kilitlediğim odalar buna şahitti. Duyguyu aktarmak için harcadığım emekler vardı ve hâlâ bunun için vazgeçmiş değildim.
Değil mi?
"Hepsi manyak bunların," diyerek yerimde doğrulduğumda gündüz vakti programlarının kafamı yeterince dağıtmadığını anlayıp televizyonu kapattım. Akşam çekimleri olduğu için gün boyu serbesttim ve bunu dışarıya çıkarak değil de evde tek başıma takılarak geçirmek istemiştim. Kimseyi çekecek halde değildim. Manşetlerdn dolayı telefonum susmak bilmiyordu. Burcu ve Berk'ten sonra Burak bile neler olduğunu sormak için aramıştı ama cevap vermek yerine kaçmayı tercih etmiştim. Bezgin adımlarla salondaki müzik sistemine doğru ilerlerken telefonum sabahtan beri sekizinci kere ötmeye başladı. Koltuğun üstünden doğru ekrana baktığımda gözlerimi devirmeme sebep olacak isimi görmemle kafamı çevirmem bir oldu. Aheste adımlarla müzik sistemini açıp, son dinlediğim listeye bakındım. Dudağımı büzerek listeyi karıştırırken telefonum sustu fakat parmaklarım müzik çaların ekranına dokunup, Sanah Moidutty'nin Duaa parçasını evin bütün odalarından ılık ılık yaymasına sebep olurken yeniden çalmaya başladı. Şarkının muazzam ritminde kaybolmamı engelleyen şey telefonun zil sesiydi, bir an tümden kapatmayı düşünsem de Rahşan'ın gerçeği görmemi sağladığını hatırlayıp kendimi tuttum ve hızla telefonu elime alıp onu cevapladım.
"Gününün aydın olmasını dilerdim ama vereceğim haberden sonra bu pek mümkün olmayacak gibi..." diye hemen konuştuğunda gözlerim kapalı televizyon ekranından duvardaki saate kaydı.
"Bir kere de ağzından güzel haber çıksa dişimi kıracağım," diye söylendiğimde boğazını temizleyip, "Anlayamadım?" diye sordu.
"Anlat diyorum Rahşan," uykusuzluktan dolayı hayli gergin çıkan sesime engel olmak için çabalamadım bile. "Neymiş o, anlat dinliyorum."
"Şey," bir şeyler karıştırdığını işittim. Muhtemelen not defterinin yapraklarının hışırtısıydı. Şarkı nakarata girerken başımı koltuğa yaslayarak gözlerimi kapattım. Bu huzur vericiydi, bir o kadar anlamlı ve güzel olan bu parçayı nasıl keşfettiğimin anıları zihnime su gibi akarken Rahşan devam etti. "Uhm...bir saat sonra Hakan Demiryürek ile bir görüşmen var. Programa zorla dahil olan bir şey, bu yüzden önceden bilgilendiremedim. Ve şey...sanırım olan bitenlerle alakalı seninle konuşmak istiyor." Nefesini kulağımda hissedecek kadar sesli bir şekilde üfledikten sonra sorulabilecek en saçma şeyi sordu. "Gidecek misin?"
Sanki başka seçeneğim varmış gibi.
* * *
Makyaj yapmadan evden çıktığımda saate bakmamıştım. Gerçi plana uymak gibi bir derdim yoktu, birkaç dakika geciksem sorun olmazdı. Sekreteri ve asistanı olduğunu düşündüğüm ve buradaki herkes gibi birbirine benzeyen kızları gördüğümde onlara pas vermeden direkt kapısının yanında koca koca harflerle Hakan Demiryürek yazan ofise girdim. İki kız saniyesinde arkamda belirdiğinde Hakan Bey yerden kaldırdığı bakışlarını önce bana, ardından bir önemi yok dercesine arkamdaki kızlara çevirdi. Kızlar aynı anda gösterişli ofisten çıktığında umursamaz bir ifadeyle boş zamanımdan yararlanıp benimle görüşmek isteyen kibirli CEO'ya çevirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Islak İmza // hantol
Fanfiction❝İlk öpücük dudaklarımdan nefesi çalmıştı, sonuncusu neden bizi ayırdı?❞ hantol fanfiction // @scpattz