Wade yaklaşık 5 dakikadır Darcy'nin kapısını çalmayı bekliyordu. Bugün yaşananlardan dolayı çok pişmandı hepsi onun hatasıydı eğer oraya gitmeseydi bu olanlar yaşanmazdı. Bugün olanları bir şekilde Darcy'e anlatmalıydı. Bugüne kadar hiç bir şeyi saklamamış, yalan söylememişti bugün de her zaman ki gibi dürüst olucaktı. Derin bir nefes alıp kapıyı çaldı. Darcy koşarak kapıyı açtı. Sevgilisine kocaman sarıldı ama sevgilisi ona aynı şekilde karşılık vermedi. Bir terslik olduğunu anlamıştı.
"Hadi gel. İçeri geçelim."
Wade'in elinden tutup onu içeri soktu ve kapıyı kapattı. Salona geçip koltuğa oturdular.
"Senin neyin var? İyi gözükmüyorsun."
"Darcy.Imm. Benim sana anlatmam gereken bir şey var."
"Anlat sevgilim dinliyorum."
Anlat demesi kolaydı. Nasıl anlatacağını,cümleye nasıl başlayacağını bilmiyordu. Darcy meraklı gözlerle yüzüne bakarken cümleleri toparlamak daha da zorlaşıyordu. Bu konuşma sonunda Darcy ondan ayrıla bilirdi ve Wade onu kaybetmeyi hiç istemiyordu.
"Artık ne olduğunu anlatacak mısın? "
Wade derin bir nefes aldı.
"Geçen gün sana kütüphane de yaşananları anlatmıştım..."
Darcy, Wade'in lafı bitmeden araya girmişti. Yeşil gözlerini kocaman açarak konuşmaya başladı.
"Yine sana mı asıldı? Bu kız beni çıldırtıcak."
"Beni öptü."
Wade ağzından çıkan lafa kendi bile inanamamıştı. Pat diye söylemişti,alıştırarak söylemeliydi. Darcy gözleri yerinden çıkıcak gibi olmuştu. Ağzı bir karış açık sevgilisine bakıyordu.
"Hayatım! İyi misin? "
Darcy tepki vermiyordu,çünkü o sırada hem yaşananları düşünüyor hemde kafasında planlar yapıyordu. Mat bu kadar ileriye gittiyse daha fazlasını da yapa bilirdi ve Mat daha fazlasını yapmadan artık bunun kendisinin yapması gerektiğini düşündü. Wade'i başka birine kaptırmaya niyeti yoktu. Oturduğu yerden kalktı, Wade ne yapıcak diye onu izliyordu. Darcy masanın üzerinde duran ıslak mendil kutusandan bir tane ıslak mendil aldı ve yerine geri oturdu. Wade hala şaşkın gözlerle sevgilisini izliyordu. Kız mendili usulca sevgilisinin dudaklarına götürdü ve silmeye başladı. Sevgilisinin dudaklarını iyice sildi ve mendili yere attı. Kendini iyice sevgilisine yaklaştırdı,aralarında çok az mesafe kaldı. Parmaklarını oğlanın dudaklarında gezdirdi,gözlerini oğlanın gözlerine dikti ve dudağına doğru fısıldadı.
"Bu dudaklar bana ait. Ve benden başka kimse öpemez!"
Lafını bitirdekten sonra Wade'in dudaklarına yapıştı. Bu masum bir öpücük değildi hatta hiç bu kadar ateşli öpüşmemişlerdi. Bir birlerinin dudaklarını açlıkla sömürüyolardı. Darcy kendini Wade'in kucağına yerleştirdi. Dudaklarını Wade'in dudaklarından kaydırıp boynuna götürdü. Minik minik öpücükler bıraktı. Wade'in kalp atışlarını hissede biliyordu. Yüzünü kaldırdığında göz göze geldiler. Wade kızın dudaklarına yapıştı. Darcy kendinden iyice geçmişti. Wade'in üzerinde sürtünüyordu. Wade, Darcy'i kucağına aldığı gibi yatak odasına çıkardı. Hala deli gibi öpüşmeye devam ediyorlardı. Odaya girdiklerinde Darcy'i kucağında indirdi. Darcy Wade'in üzerinden tshört'ünü bir çırpıda çıkardı. Wade,Darcy'i tekrar kucağına alıp ayakları yere değecek şekilde sırt üstü yatırdı. Pantolonunun düğmesini ve fermuarını açıp üzerinden çıkardı. Wade bir an duraksadı, bunu şuan böyle bir durumda yapmak istediğine emin değildi. Darcy, Wade duraklayınca bunu kendisinin yapmasının gerektiğini düşündü. Sevgilisine şuan onu istediğini hissettirmeliydi. Kendini biraz kaldırıp Wade'i kendine çekti. Kulağına fısıldadı.
"Hemen şuan senin olmak istiyorum. SADECE SENİN!"Mat ve Raul bugün ilk defa okula ayrı gidiyorlardı. Mat, Raul'a söyledikleri için küsmüş, Raul ise Mat'e yaptıkları için küsmüştü. Mat sınıfa girdiğinde Raul yerinde oturuyordu. Mat hiç Raul'a bakmadan yerine oturdu. İkisi de birbirlerinden özür dilemelerini bekliyordu. Raul'un bu sefer inadı tutmuştu çünkü gerçekten Mat'in yaptıklarına çok kızmıştı. Onu sevdiği için değil arkadaşı olarak da böyle bir şeyi onaylamadığı için kızmıştı. Mat daha fazla Raul ile küs kalmaya dayanamayıp Raul'u türtükledi.
"Özür dile."
"Hayır! Sen özür dile."
Mat başını öne eğdi. Özür dilemekten başka çaresi yoktu. Bu hayatta onu seven halasından sonra bir tek Raul vardı. Başka kimsesi yoktu. Hem söylediklerinde de haklıydı. Darcy Wade'in hayatında olduğu sürece Matchless hep metres olarak kalacaktı.
"Özür dilerim. Wad'i öpmemeliydim. Sen haklıydın."
Raul bir anda yumuşayı verdi. Zaten hiç bir zaman Matchless ile küs kalamazdı.
"Özürün kabul edildi. Bende özür dilerim o kadar ağır konuşmamalıydım"
Bir birlerine kocaman sarıldılar ve barıştılar. Raul'un bu sarılmayla içi geçmişti. Marchless'ın kokusu okyanusu andırıyordu ve Raul ne zaman bu kokuyu içine çekse kendinden geçiyordu.Darcy okul kapısının önünde Wade'in çıkmasını bekliyordu tam o sırada karşıdan gelen Mat ve Raul'u gördü. Muhabbet ettikleri için onlar Darcy'i fark etmemişlerdi. Darcy usulca yanlarına yaklaştı.
"Bakın burda kim varmış."
Darcy'nin sesiyle Mat ve Raul ayna anda ona doğru dönmüşlerdi.
Mat Darcy'nin neyi ima ettiğini anlamıştı.
"Yaptığım şey için özürdilerim. O gün iyi değildim. Bilinçsizce davrandım."
"Bugüne kadar SÜRTÜKLERİN bilinçli davranıldığı görülmedi zaten."
Raul Darcy'i parçalamamak için kendini zor tutuyordu. Kıza doğru iyice yaklaştı.
"Demek ki bu zamana kadar hep bı yüzden bilinçsizce davrandın Darcy"
Darcy'i Raul'un sözüyle donup kalmıştı söylicek bir şey bulamadı. Tam o sırada Wade'in sesi duyuldu.
"Ne oluyo burda?"
Darcy hemen masum kız rolüne bürünüp suratını astı.
"Bana sürtük dediler."
Utanmasa hemen orda ağlıyacaktı. Mat itiraz edercesine
"Biz ona sürtük demedik. O bana dedi."
"Siz ona sürtük diyemezsiniz zaten ve Darcy sana sürtük dediyse bu konu da haklı "
Raul daha fazla kendini tutamayıp yumruğunu Wade'in suratına geçirdi. O kadar sert bir yumruk atmıştı ki Wade hazırlıksız yakalandığı için yere düşmüştü.
Raul, Mat'i kolundan tuttuğu gibi okuldan çıkardı. Mat göz yaşlarını tutamamıştı. Raul onu kendine çevirip eliyle göz yaşlarını sildi. Mat'i kendine çekip sarıldı.
"Ağlamanı istemiyorum. O adam bu göz yaşlarını hak etmiyor."
"Onun için ağlamıyorum. Bana babam bile katil diye hitap ederken yaptığım şeyi sürtüklük olarak algılamaları beni üzmez."
"Peki neden ağlıyorsun?"
"Wade için seni defalarca sattım, seninle ilgilenmedim. Bak şimdi o karşımda dururken sen yine yanımdasın. Beni affet."
"Şunu asla unutma Mat. Bu kalp sana ait ve hep burada yanında olucak."
Raul hislerini açıkca dile getirmişti ama Mat her zaman olduğu gibi yine anlamamıştı. Bugün hiç bir zaman Darcy'nin yerini alamıyacağını ve Wade'in onu hiç sevmeyeceğini anlamıştı. Onu sevmeyen bir adamın peşinden koşmaya,kendini üzmeye değmezdi. Raul yanında olduğu sürece her şeyin üstesinden gelirdi. Yaşı daha çok küçüktü. Hayat onun için daha yeni başlıyordu...Umarım beğenirsiniz. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum. Destek olan okurlarıma çok teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SÜRTÜĞÜN GÖLGESİNDE +18
Fiksi RemajaDaha gözlerini açtığı ilk anda hayata 1-0 geride başlayan birinin mutlu olması beklenemezdi. Ben Matchless Malik anne ve babamın günahlarının bedelini ödemekle cezalandırıldım. Hayat her zaman adil olmuyor değil mi? Sürtüğün gölgesinde kalan genç b...