Beni akşam yemeği için sahil kenarına getirmiştin Luke. Pek de akıllıca bir fikir olmasa da ayaklarımız suda yemek yemiştik.
1. yılımızı kutluyorduk. Böyle romantik şeylerden hoşlanıyorum diye benim için bu kadar özenmen gözlerimi doldurmuştu.
Bana hep minik detayları hatırladığımı ve bunun olağanüstü birşey olduğundan bahsedersin. Seninle ilgili her detayı hatırlamak bir şerefti Luke.
O gün giydiğin takım elbiseyi hatırlıyorum. Bir insana siyah daha fazla nasıl yakışırdı. Kenarında en sevdiğim çiçek olan orkide vardı. Ve en sevdiğim parfümünü sıkmıştın. Tanrım. Beni öldürmeye mi çalışıyorsun Luke?
Yanına yakışmadığımı söylerken bana kızmıştın o gün. Senin güzelliğin yanındak ben bir hiçtim Luke. Ama sen sözlerinle beni göğe çıkarmayı iyi biliyordun.
Yemeğimizi bitirip servisçi arkadaşın gelip önümüzdekiler alırken tam olarak gözlerimin içine bakıyordun.
Bana aşıkmış gibi bakıyordun.
Gök mavisi gözlerin ile beni büyülüyordun.
Sana gerçekten aşığım, Luke.
Zaman hiç akmasa diye içimden dualar ederken bir yandan da seninle olduğum sürece zamanı umursamayacağımı anlıyordum.
Elini tuttuğuda bana en içten gülümsemeni gösterdin.
Yüzünde anlamlandıramadığım bir heyecan vardı. Beni meraktan çatlatıyordun, bilerek sanki.
"Artık ne olduğunu anlatacak mısın yoksa yüzünden anlamamı mı istiyorsun?"
"Meleğim sakin ol sadece cesaretimi toplamaya çalışıyorum."
Tamam Luke. Beni öldürdün. Mükemmelliğin yetmezmiş gibi bana taktığın isimler. Daha fazla mükemmel olunabiliyor demekki. Tezimi kanıtladığın için teşekkür ederim bu arada.
" Benimle Avustralya'ya gelir misin?"
Double update yaptım sizin içinnn xo sizi seviyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rainbow | l.h
Fanficİspanyolca'da seni seviyorum demenin daha orijinal ve bana kalırsa daha güzel bir yolu vardır. Bu seni seviyorum demekten farklı olduğu için benim için anlamı büyüktür " yo quiero comer culo" " hayatımın ışığısın" anlamına gelir. Luke sen benim hay...