9

121 3 2
                                    

Bir yangın merdiveninden aşağı indiler. Bir araba çalıp saklanabilecekleri, polisin bile aklına gelmeyecek bir yer bulmak için yola çıktılar. Yolda Melisa birkaç defa sinir krizi geçirdi. İki gün sonra bir yer buldular. Sipil Dağı'nın hemen yanındaydı.

Adamın telefonundan da bir şey çıkmamıştı. Melisa tüm telefonları alıp taşlara attı.

- Eve gidebiliriz.

Yola çıktılar. Sekiz saat sonra Demir'in evindeydiler.

- Yokluğumuz insanları ne kadar meraklandırmış! Polis bizi bulmak için çalışmalara başlamış.

Cenk internetten haberleri okuyordu.

Demir ne yapacağını bilmiyordu. Eğer sokağa çıkarlarsa polisi işletmişler gibi bir görüntü oluşacaktı.

- Aşkım çok düşünceli görünüyorsun.

- Beni boşver sen o kadar şey yaşadın, bu kadar sakin olabilmen mucize!

- Her şey o kadar çabuk oldu ki tepki veremedim. Daha yeni anlıyorum neler olduğunu.

- Polise gidip kayıp ihbarını yapmamız gerekiyor. Ama hiç bir şey olmamış gibi gidemeyiz. Cenk, buraya gel!

Demir durumu anlattı ve bir çözüm yolu bulmak için düşünmeye başladılar. Onlarca saçmalıktan sonra aralarından en iyisi Cenk'in planı, en iyi plan olarak seçildi.

Plan basitti; gece bir araba çalıp karakola gideceklerdi. Daha sonra Demir ve Cenk de kaçırılmış gibi ifade vereceklerdi. Araba çalmalarının nedenini ise telefonlarını Manisa'da bırakmış olarak göstereceklerdi.

Polise gittiklerinde biraz şüphe uyandırsalar da kimse üstelemedi.

Sosyal medyada bir bölüm bu olayın tamamen kurmaca olduğunu söylerken, bir bölüm mutluluklarını dile getiriyordu.

Üç hafta sonra bir konser ayarladılar. Konser alanı tamamen doluydu.

İki ay sonra Kaçırılma adlı albümlerini hayranlarının beğenisine sundular. Herkes çok sevdi.

Yeni albümlerinden iki yıl sonra gruba iki elektro gitarist ve bir geri vokal daha katıldı. Adları Eray, Reşit ve Yaşar'dı.

Bir sonraki albümleri Suicide ile Finlandiya'da konser vermeye başladılar.

Kaybolmuşlar ise bazı talihsiz olaylardan dolayı çalışmalarına ara vermiş, bu da onları geriletmişti.

Grup üyeleri bir türlü seçilemiyor, sürekli değişiyordu. Uzun bir arayışın sonunda grup üyeleri Mert, Kürşat, Sami, Kaan ve Hakan oldu.

Bir konserden önce grup toplandı.

"Hep beraber ateş püskürtelim mi?" diye sordu Mert.

Kaan cevap verdi:

— Püskürtmeyi biliyorsun musun ki?

— Öğreniriz...

— On dakikada mı?

— Beş dakikada proje ödevi hazırladım.

— Sakin ol, sadece çal.

Karanlıkta sahneye çıktılar. Girişi yaptıktan sonra yanlardan ateş püskürdü.

Seyircilerin içinden de bir ateş  topu çıktı. Herkes kaçışmaya, birbirlerini ezmeye başladı. Bomba patlamıştı.

Grup konseri sonlandırdı. Polis ve ambulans akın akın geldi.

Olay akşamı her yer karışıktı. En az yüz elli kişinin ölü olduğu sanılıyordu. Güvenlik önlemleri neredeydi? Birinin açıklama yapması gerekiyordu. Sonunda grup açıklamayı yapmış, öldükleri yönündeki söylentileri yalanlamıştı. Zindandaki Kaos sosyal medya hesaplarından olayı lanetlediklerini yazdı.

Sonraki gün, polis canlı bombanın kimliğini tespit etmişti. Saldırgan son sosyal medya mesajı olarak "Bunu Zindandaki Kaos için yaptım." paylaşımını yapmıştı.

Demir bir başka kınama yazısı daha paylaştı. Yazıda böyle fanlara ihtiyaç duymadıklarını, mümkünse dünyadan iz bırakmadan gitmelerini istedikleri yazıyordu.

Bir ay sonra Demir ile Mert bir barda buluştular.

— Muhteşem patlama!

— Dalga geçmek için başkasını bul.

— Sosyal medya hesapları her zaman doğruları söylemez, eski arkadaşım.

— Ne demek istiyorsun?

— O canlı bomba elimde olsa kutlardım.

— Yüzlerce insan öldü!

— Yüzlerce salak...

Mert hışımla kalktı ve gitti. Demir tabii ki onun müziğini dinleyenlerin salak olduğunu düşünmüyordu. O adamı kutlamak da istemiyordu. Sadece Mert'i sinirlendirmek için söylemişti.

Daha sonra da istediği başarıyı elde edemeyen Kaybolmuşlar, dağıldı. Yaşadıkları olaydan sonra insanlar kimsenin konserine gitmek istemese de bu olaydan en çok onlar etkilenmişti.

Mert bir müzik dükkanı açtı. Siftahını Demir'le yaptı. Demir onu mutsuz etmek için elinden geleni yapıyordu.

Ama Demir ve diğerleri ona o kadar yüklenmişti ki en sonunda intihar etti.

Cenazesi fazla kalabalık değildi. Fanlar onu unutmuştu. Zindandaki Kaos'un tüm üyeleri oradaydı.

Zindandaki Kaos sonraki konserini Mert'e adadı. Sonraki albümlerinde ise onun anısına bir şarkı yaptılar.

Satan is Here for Us hem Trash, hem Senfonik parçalar içeren bir albüm oldu. Ayrıca grup bu albüm ile ilk defa Amerika'da konser verdi.

Bu olaylar gerçekleşirken ülke iyice din adamlarına bağlanmaya başlamıştı.

Grup üyeleri tedbirli davranarak Amerika'ya yerleşti. Vatan haini değillerdi ama halk onların Satanist olmasını pek hoş karşılamamıştı. Ayrıca Mert'in intiharından sonra dört metal dinleyen genç de arka arkaya intihar edince herkes onları intihara yöneltiyor diyerek suçladı. Halka belgelerle metal müziğin intiharı engelleyebileceğini açıklasalar bile onlara kimse inanmadı, alay konusu oldular. Onlar böyle ötekileştirilirken onları dinleyenlere de dik dik bakılmaya başlanmıştı. Artık metalciler rahatsız edilmemek için kimsenin uğramadığı yerlerde toplanmaya başlamıştı.

İnsanlar iki kutup olmuşlardı; normaller ve metalciler. Küçük çaplı kavgalar oluyordu.

MetalcilerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin