Karakolda yeni günün başıydı . Telsizlerin susmak bilmediği bir günde yine görevlerin dolu olacağı bir gündü . Yılan hala bulunamamıştı ama emindim ki yakın zamanda bulunurdu. Gelen ihbar üzerine istanbulun bir semtine operasyon için yola koyulduk . Çok geçmeden eve vardık . Eve vardığımızda çok ilginç bir olayla karşılaştık . Ev çok ürkütücü ,karanlık ve soğuktu. Nasıl oluyorda bukadar soğukta ölümlerini kolaylaştıran madde için duruyorlardı? İçeri girdiğimizde etrafa pis bir koku yayıldı . Ne olduğu çözülmesede diğer polisler bunun ne olduğunu biliyordu . İçeride tahminen 2-3 günlük ceset vardı . Gördüğümde gözümden bir yaş aktı . Mahallemde bir arkadaşımıda bu şekilde kaybetmiştim. Çok geçmeden ambulans geldi ve cesedi kaldırdı. Ardından Dışarı çıktığımız zaman o lanet olası insanı gördüm . Evet Tamda oydu YILAN . Diğer ekiplere haber verip hemen peşinden takip ettik . Gezdiği ve takıldığı mekanları öğrenip tek tek gezdik . Acaba büyük gün bugünmüydü? Akşam saat 6 buçukta yapılacak operasyonda yılanın başını ezicektik . Sabırsızlıkla bekledim . Saat gelmişti yılan artık bizim olcakti . Bunun sevinciyle eve girdik yılan yandaşlarıyla birlikte madde alışverişi yaparken yakalandı . Hah ! Geri zekalı . Eski günlerin siniriyle yılana sağlam bir yumruk geçirdim . Bu daha başlangıç diyerek karakola doğru yol aldık . Operasyonun tamamlanma sevinci ile soluğu deniz kenarındaki balık Ekmekçide aldık . Olacaklar kimsenin dayanamayacağı türdendi... Osman amcadan 2 yarım istedik yemeye başladığımizda 2 şerefsizin bize saldırması üzerine arkadaşım Şahin ağır yaralandı . Bunlar yılanın adamıydı. Her yerde bunlardan vardı . Bana son sözü aklımda. Gözünden bir damla yaş aktı ve "VATAN SAĞOLSUN !!"... Ölümünü gözlerim gördü ya o an bende ölmek istedim . İntikamım daha ağır olcakti . Sevincim bukadar kolay acıya dönmemeliydi....