-Bölüm 12: "Öldü."-

166 15 10
                                    

Herkese merhabaaaaaağ 🙆

Bu bölüm çok ekşınlı valla 👅

Multi Rüzgar 😍 (Multi çok hoj yalnız)

GECE

Sabah kalktığımda dikiş atılan yer biraz acıyordu. Yüzümü buruşturup yavaşca yatakta doğruldum. Yavaş adımlarla odamdaki tuvalete girdim. Yüzüme soğuk suyu çarptıktan sonra kendime gelmiştim.

Odama geldiğimde dolabımdan siyah yüksek bel bir şort ve siyah yarın bir tişört çıkarıp yatağıma fırlattım. Hızlıca üstümü giyindikten sonra siyah dizime gelen çoraplarımı ayağıma geçirmiştim.

Aynamın karşısına geçtikten sonra gözüme sadece bir eyeliner çekmiştim. Topuz yaptığım gri saçlarımı çözerken omzuma dalga dalga dökülmüştü.

Merdivenlerden inerken mutfaktan enfes bir krep kokusu geliyordu. Sırıtıp mutfağa girerken Alev beni fark edip tebessüm etti. Gözüm Yağmur'a takılırken yüzümü buruşturdum. Beyaz tişörtü ve ağzı nutella olmuştu. Buna rağmen krepleri hunharca yemeye devam ediyordu. Bana bakıp öpücük atarken iyice yüzümü buruşturmuştum.

Alev tabağıma krep koyarken üstlerine bende nutella sürüp yemeye başladım. Cidden enfes olmuşlardı. Kahvaltıyı bitirdikten sonra Alev konuşmaya başladı.

"Lunaparka gidelim." tek kaşımı kaldırdım.

"Bugün kapalıdır."

"Daha iyi ya." dedikten sonra mutfaktan çıktı. Omuz silkip salona geçtim ve elime geçen bir kitabı okumaya başladım.

Alev salona girdiğinde Alev'e baktım. Benim giyindiğim şeylerden giyinmişti. Tek farkı tişörtü koyu mordu. Ben sırıtırken göz kırpmıştı.

Yağmur salona girdikten sonra kapının çalması bir oldu. Kapıyı açarken karşısında Deniz'i görünce o sevinçle üstüne atladı. Deniz yere düşerken onlara umutsuz bir vakaymış gibi bakmaya başladım.

Hep beraber evimizin en yakınındaki lunaparka yürümeye başladık. Kapıda bir bekçi gördüğümüzde Alev yanına gidip bir şeyler söyledi ve bekçi kapıyı açtı. İçeri girer girmez hız trenine binme kararı aldık. Sırasıyla gondol, dönme dolap, kamikazeye binerken Alev atlı karıncaya bindi. En sonunda çarpışan arabalara binmiştik.

Lunaparkten çıktıktan sonra eve dönmeye karar verdik. Eve vardığımızda Yağmur konuşmaya başladı.

"Deniz bizim eve taşınsa?"

Kafamla evet dedikten sonra Deniz'e bakıp bir soru yönelttim.

"Baban?"

Omuzlarını silkip cevapladı.

"Annem öldüğünden beri benimle pek ilgilendiği yok. Şirket işlerine yoğunlaştı." dedikten sonra Yağmur Deniz'e sarıldı ve bağırarak konuşmaya başladı.

"Evdeki boş odalardan birinde kalsın. Benim yanımdaki oda boş."

Yağmur ve Deniz mobilya bakmaya giderken bende salona geçip kitap okumaya devam ettim. Kapı zilinin çalmasıyla Alev gidip kapıyı açtı. Bende kapıya giderken kapıda iki polis ve 3-4 yaşlarında ağlayan bir kız vardı. Polislerden genç olanı Alev'e bakıp konuşmaya başladı.

"Alev Yalçın siz misiniz?"

"Evet ne olmuştu?" bu sefer yaşlı olan biraz üzgünce bakıp konuştu.

"Babanız Yunus Yalçın sarhoş bir şekilde araba sürerken, araba yoldan çıkmış ve uçurumdan aşağı taklalar atarak düşmüş maalesef babanız... Öldü...

Kötü KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin