-14- (Mia)

32 6 2
                                    

MULTIMEDIA: THAD( shawn mendes) VE MIA(camila cabello)

Mia'dan

"Bilemezdim ama şunu bilebilirim. Ben seni çok seviyorum. Sen de Beni..."dedim ve uyumak için gözlerimi kapattım. Bana sarıldı. Ben de ona sarıldım. Sonra da benim kulağıma aynen şunları söyledi:
"Ne desen haklısın burada. Ben de seni deliler gibi seviyorum. Ama ilk birkaç günü çadırda oturarak gecirmelisin. Biliyorum beni dinlemeyeceksin. Ama tek çare bu." sinirlenmistim işte buna. Hemen sarılmayı bıraktım ve onu ittim. Yatakta oturdum ve var gücümle bağırmaya başladım.
"Dex buraya bi gelir misin?" dedim. Dex korkmustu sanki. Hemen koştu çadıra girdi.
"N'oli kızım ne bağırıyorsun."dedi.
"2 şey isteyeceğim. 1. Si; Beni Midori ve jonsen'ın çadırına götür bundan sonra orada kalacağım. 2. Si; bana da koltuk değneği hazırlayın. Aklımda kaçış için bir fikir var. Eğer dediğim 2. Maddeyi yapmazsan söylemem ona göre!" dedim. Bağırmıştım, ama istemiyordum. Hemen yanıma yaklaştı beni kucağına almak için. Ha bu arada biliyor musunuz bilmem ama lider thad, yardımcı lider ise dex seçildi. Yoksa neden ondan istiyim canım.
"Hayır dax. İlk maddeye bir zorunluluk katmadığı için burada kalacak. Ama o 2. Maddeye harfi harfine uyun."dedi thad. Sinirlendim. Zaten sanada değnek yapacaklar. Daha ne istiyon thad efendi.
Ama haklı burada thad. Dex'i zorlayamazsin mia.
Ha Ha, oldu cinım. Başka bi arzunuz?
Bir de sütlü kahve rica edecektim. La mia kafada var mı? Oyun mu oynuyoz la biz burada?
Ağzını topla öyle karşıma geç iç ses!
Yoksa napan looo!
Dalak ile ilişkini karın böbreğe söylerim bak. Ayağını denk al!
Tamam abla büyüksün
Hah şöyle yola gel biraz:l)

Böylece iç ses ile aramızdaki o saçma savaş son buldu.
Hayır bulmadı!!!!
İç ses! Alırım ayağımın altına seni de üşeniyorum.
Yeni nesil hiç olmamış hicccc. Cık cık cık...

Neyse iç ses kendi kendine konusa dursun biz mevzuya dönelim.
Dalaga dönsek olma mı???
İç sessssss!!!!
Tamam tamam. Sustum.
Hah şöyle.

Tamam bu mevzuya dönelim de dex gitmiş. Ve ben yanlışlıkla dışımdan "Hah şöyle" dedim. Thad bana uçan bir balina görmüş gibi bakıyordu. Ona "ne ayak looo" bakışı attım. O da bana "dana yiyen kurt" gibi bir okuyamadığım bir mesaj attı.
"Iyi misin mia? Neden "Hah şoyle" dedin? Anlamadım."dedi.
"Bir sey düşünüyordum da çıkış için. O birden aklıma geldi."
Yaf he he. O da yedi.
İç ses!!!!!!!!!!
Neyse iç ses konuşsa da cevap vermiyecem. Ama siz okuyabilursunuz.
Tekrar yattım. Ama yatağın ucuna sırtımı döndüm ve birkaç yaş yanaklarimdan yere damladi. Agliyordum galiba. Ama istemiyorum ağlamak. Neyse yoruldum ben. Bu günlük bu kadar atraksiyon yeter. Uyuyacam.
🐾🐾🐾🐾
Gözüm aciyo looo. Bu ışık ne böyle aq.
Sabah olduğu için olabilir mi aceb.
İç ses, uyuz, ne diyim kez sesini. Acamiyom gözümü. Kirpiğim batıyor gözüme.
Hemen bir yumruk savurdum. Ve yumuşak bir şeye geldi.
Evet tahminleri alalım.
Ben thad diyorum.
Veeee. Doğru bildiniz tebrik ederim.
Yuppi. Teşekkürler de ne kazandım?
Thad den dayak.
Ben onun için ne yaptım?

Her ne haltsa thad böğürüyordu.
"La mia. Ben napiyim seni mia! Kalbimi durdurdun nefes alamadım." dedi. Aman göğüsüne mi geldi. Yazık..
"Özür dilerim thad. Gözümü açamıyorum. Kirpir kaçmış heralde. Bir bakar misin."dedim en masum sesim ilen.
"Tabi canım başka bi arzun?" dedi fısıldayarak. Sanki ben duymadım.
"Efendim bir şey mi dedin thad?" dedim. Meraklı meraklı.
"Tabi. Yani yok. Demedim. Sadece tabi olarak gözünü acmana yardım edeceğim. Ama senden bir özür bekliyorum. Senin yüzünden dudağımı ısırdım."dedi.
"Özür dilerim. Ama reflex oldu bi anda."dedim. O da bana sert bir osmanlı tokadi attı. 2 gözüm aynı anda açıldı ama ağlamaya başladım. Sonra elleri ile yüzümü tutup:
"Ödeştik. Ama 2 tane ise yaradı bu tokat. Biri gözünü açtı. Diğeri ise ödeşmemizi sağladı." dedi. Sonra tokat attığı yanagimdaki elini çekip yanağımı öptü.
"Çok kötü mü batı? El izi çıkmış mı?"dedim. Kahkahalarla güldük. Sonra da gözümden akan yaşları sildik.
"Burada bekle. Geliyorum" dedi. Sekleyerek dışarı çıktı. Birkaç dakika geçti. Nereye gitmisti ki bu? Bayağı sonra geldi. Elinde şu damlayan bir beş vardı. Diğer yaralı bacağı tarafında bir koltuk değneği. Bezi bana verdi. Sonra da yanıma oturdu. Ben ne zaman oturmustum ki? Her ne haltsa. Sol eliyle benim sağ elimi tuttu. Ardından da sağ yanağımı çok kibar bir şekilde temizlemeye başladı. Sonra sol elini bırakıp benim sol yanağımı tuttu. Ben de kafamı hafif sola eğdim. Temizleme işlemi bitince yatağın yanındaki masadan bir bez daha aldı. Ardından da yanağımın üzerine koydu. Sağ elini bıraktı ve elimi tuttu. Ardından da alnımı öptü. Tam gidecekti ki onu dayanamayıp öpmeye başladım. Tabi ki kara çalı yine geldi. Kim derseniz dex.
"THAD..." dedi. Thad de beni öpmeyi bırakıp ona döndü.
"Aaaa... Şey.. Şey sizin işiniz işiniz var galiba" dedi. Utanmisti sanki. Yere bakıyordu.
"Kişiden kişiye göre değişir anlama kabiliyeti. Ee umarım önemli bir şeydir yl(yardımcı lider)."dedi thad sinirli bir şekilde. Bu ne ya romantik anlarimizin içine ediliyor hep.
"Kahvaltıya gelmediniz. Merak ettik. Bir de mia'nın koltuk değnekleri hazır. Onu söylemeye gelmiştim."dedi. Çok ya umrumda o.
"Aynen mia. Çok da umrumuzda. Simdi git sen dex. Bastonları çadırın girişine bırak ve git. Tabi yaparsan sevinirim."dedi thad. Oha lan. Aklımı nasıl okudu ki? Dex kafasıyla oynayladi. 1 dakika sonra çadırın girişine bıraktı ve gitti.
"Madde kalmıştık mia?"dedi.
"Bekle birşey sorcam."
"Noldu? Ne sorcan?"
"Aklımı nasıl okudun?"
"Bir kere aklını okumadım. Sadece öyle bir durumda o bastonları düşünmeyeceğini biliyordum. Öyle bir tesadüf oldu" dedi.
"Sen nerede kalmıştık dedin ya," dedim heyecanlansın diye. Başıyla onayladı.
"Burada"dedim ve onu tekrar öpmeye başladım. Heyecanlandım. Kim heyecanlanmaz ki? Thad belime sarıldı ve beni kendine çekti. Sonra ben de onun boynuna sarıldım. İkimizin de nefesleri hızlanmıştı. O da heyecanlanmış galiba. Sonra da beni birden opmeyi bıraktı ve alnını benimkine koydu.
"Seni işte ben bu nedenle seviyorum, mia. Çok cesursun." dedi. Nefes nefese konuşuyordu. Sonra da beklenmedik bir şekilde beni öptü. Sanki arkamızdan atlı geliyordu. Çünkü bi o kadar telaşlı öptü. Sonra da opmeyi kestim. Alnımı onunkine koydum. Burnumuzu surttu.
"Thad," dedim. Büyülenmiş gibi duruyordu.
"Evet. Noldu?"dedi. Ama dudağına tekrar baktığımda sağ tarafı yukarı kıvrılmıştı. Gülüyordu.
Eee sen de guluyon ve mia.
Vallaha mı. Cidden farkında değilim.

Seçilmiş Kişi... (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin