*10. Bölüm- Eski sayfalar*

148 14 21
                                    




Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



Taylor ve James gittikten kısa bir süre sonra Bell düşüncelerinden sıyırıp kendini en rahat ve huzurlu hissedeceği bahçeye attı. Güneş tepeden ona tebessüm ederken bir an bütün bunların çok saçma olduğunu düşündü. Taylor'un onu kıskanması ne kadar harika  bir haz verse de bütün bu olanlar yalnızca Taylor ve O arasında olmuştu. Taylor onu bir tehdit olarak görüyordu fakat Bell bir tehdit olmadığını çok iyi biliyordu. James ona o gözle bakmazdı bile.

Çimlerin üzerinde elbisesi yere sürünürken hala bitkin olduğunun farkındaydı. Artık aşağıya inip kahvaltı da etmek istemiyordu. Bütün iştahını James zevkle kaçırtmıştı.

Ama Bell ne olursa olsun James'in belini tutuşunu ve gözlerine bakışını unutmayacaktı. Onu ilk defa böyle görmüştü. İlk defa ona böyle yoğun duygular içerisinde bakmıştı. 

Hayır, hayır. Bu ilk değildi.

Ama sonda olmayacaktı.



   |||||||-||||||||-||||---||||||||||||||-|||||||||-||||--||||||||||||-|||--||||||||-||||-|||---||-|||||||| 


Kapının çarpmasıyla birlikte James kendini yatağın yumuşak kumaşının üzerine attı. İki elini kafasında birleştirerek gözlerini kapatmaya çalıştı. Ama bir türlü olmuyordu.

Bell'e karşı neden öyle bir tepki verdiğini bir türlü anlamamıştı. Ve kalbinin üzerinde sıcak hava dalgası gibi oluşan şeyi de...

Düşünmemeye çalıştı. Bell ile küçükken uğraşmak güzeldi fakat büyüdükçe bu hareketleri istemsizce azalmaya başladı. O eski oyunbaz halleri yok olmuş, yerini farklı çerçevelerden bakan iki kişi doldurmuştu. Bu onun da hayliyle canını sıkmıştı.

Kendinden iki yaş küçük olmasına karşın zeki ve olgundu Bell. Lafını eksik etmez, kırılgan, cesur ve en önemlisi eğlenceliydi. Ya da onu bir tek James eğlenceli buluyordu.

Büyüdükçe artan güzelliğini de fark etmişti. Beyaz teni, ince kırılgan beli, sıska vücudu, biçimi henüz tam oturmamış dudakları ve en önemlisi gözleri... 

James renkli gözlü bayanları daima uğursuz olarak nitelendirmişti. Bu babasının annesini renkli gözlü bir kadın ile aldatmasından, hoşlandığı renkli gözlü leydilerden birinin onu terk etmesine kadar uzanıyordu. Annesinin ölümünden iki sene sonra babasını da kaybetmiş ve o kadının hala yaşıyor oluşu onda büyük bir kin uyandırmıştı. Yılda belki bir iki kere ziyaret ettiği babasının mezarında çokça o kadını görüyordu. Yeşilimsi gözleri alevler içinde, kumral saçlarının beyazları önüne düşmüş, henüz genç olmasına rağmen gözlerinde kayda değer bir hüzün gizli... Bir saate yakın bir süre mezarın başında duruyor, bir şeyler mırıldanıyor ve gidiyordu.

Arka Bahçeden SevgilerleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin